Olay Gazetesi Bursa

Ezber bozan fotoğraf

Fotoğraftaki iki kişiden biri belediye başkanı, diğeri milletvekili. Belediye başkanının partisi CHP, milletvekilinin ise AK Parti… CHP’li Gemlik Belediye Başkanı Uğur Sertaslan, sosyal medya hesabından paylaştı bu fotoğrafı. Şu notu düşerek: “Uzun zamandır Kurşunlu Mahallemizdeki hemşerilerimizin beklediği doğalgaz çalışmaları başlıyor. Bu çalışmaları yapmak üzere ilk doğalgaz hat borularımız Kurşunlu’ya geldi. Yerel yönetim ve merkezi hükümet […]

Fotoğraftaki iki kişiden biri belediye başkanı, diğeri milletvekili.

Belediye başkanının partisi CHP, milletvekilinin ise AK Parti…

CHP’li Gemlik Belediye Başkanı Uğur Sertaslan, sosyal medya hesabından paylaştı bu fotoğrafı.

Şu notu düşerek:

“Uzun zamandır Kurşunlu Mahallemizdeki hemşerilerimizin beklediği doğalgaz çalışmaları başlıyor. Bu çalışmaları yapmak üzere ilk doğalgaz hat borularımız Kurşunlu’ya geldi. Yerel yönetim ve merkezi hükümet işbirliğiyle gerçekleşen projemizle, önümüzdeki yıllarda Kurşunlu’yu doğalgaza kavuşturacağız. Başta Milletvekilimiz Zafer Işık olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Hemşerilerimize hayırlı ve uğurlu olsun.

Fotoğraf ezberimizi bozuyor değil mi?

Öyle ya, uzun yıllardır toplumu kamplaştıran siyaset yapılıyor, politikacılarımız çatışmacı bir dil kullanıyor.

Siyasetçilerin sert dili ve kendisinden olmayanı ötekileştiren, dışlayan politikasıyla toplum cepheleşti.

Üstelik bundan halk zararlı çıkıyor, siyasetçiler değil.

Belediye ile merkezi hükümetin farklı partilerde olduğu birçok yerde, hizmetlerin aksadığını biliyoruz.

Mesela iktidar partisinin yıllardır Dağ ilçelerinde açık ara seçim kazanması tesadüf olabilir mi?

Seçmen, belediye muhalefetten olursa, merkezi hükümetten hizmet alamayacağını düşünüyor nitekim.

Gemlik Belediye Başkanı Uğur Sertaslan, birçok siyasetçi gibi gemileri yakıp, merkezi hükümet ve AK Partili büyükşehir belediyesine savaş açsaydı, bellki tabanını  konsolide edebilir, marjinal kesimlerin desteğini arkasına alabilirdi ama ilçesini cezalandırırdı.

İşte bu nedenle, fotoğrafı önemsedim.

Umarım farklılıklara rağmen uzlaşmayı ve sağduyuyu resmeden fotoğraf, belki bir gün  siyasetin geneline de egemen olur.

Bu ne yaman çelişki?

-Talep nedeniyle ikinci el araba fiyatları arttıkça artıyor.

-O kilometre araba bulmak imkânsız. Bugün almaya karar verseniz, en az 3 ay beklemek zorundasınız.

-Bizzat şahit oluyorum, hafta içi bile kafeler, restoranlar tıka basa dolu.

-İpotekli konut satışları, geçen yıla göre yüzde bin arttı.

Öte yandan…

-Pandemi hız kesmiyor, aksine vaka sayısı artıyor.

-Dolar aldı başını gitti, Euro’yu tutabilene aşk olsun.

-Faiz, istikrarlı bir şekilde artıyor.

-Kısa çalışma ödeneği uygulaması ve işten çıkarma yasağı sürüyor.

Şimdi…

Eğer ekonomi kötüyse ilk bölümde yazdıklarım neyin nesi?

Eğer ekonomi iyiyse döviz neden fırlıyor,  kısa çalışma  ve işten çıkarma yasağı gibi tedbirler neden hâlâ sürdürülüyor ve faizler neden artıyor?

Benim kafam çok karıştı, ya sizinki?

 

Stadyuma isim

Yazılarımda spora, özellikle futbola değinmiyorum.

Bu köşenin sıkı takipçileri de spor yazdığımı hatırlamıyordur.

Çünkü, yıllarca spordaki gelişmeleri takip eden arkadaşlar bu işi gayet güzel yapıyorlar.

Ancak ben, meselenin siyaseti de ilgilendiren boyutuna değiniyorum birkaç gündür.

Sözü şuraya getireceğim:

Efendim Bursa Büyükşehir Belediyesi Stadyumu’na ismini verecek bir babayiğit aranıyor değil mi?

Tam 5 yıldır!

İşte o babayiğit Bursa’da üretilecek yerli otomobil markası neden olmasın?

Mesela Bursa TOGG Park Stadyumu olabilir.

Burada en büyük görev iktidar partisi temsilcilerine düşüyor.

Çünkü, Bursa yıllardır AK Parti’yi hiç üzmüyor.

İktidar partisine genel seçimlerde yüzde 50’inin üzerinde oy veren bu kentin seçmeni, 31 Mart  seçimlerinde de büyükşehir belediyesini AK Parti’ye kazandırdı.

Ayrıca Bursa, AK Parti’nin Türkiye’deki en büyük büyükşehir belediyesi.

Bir stadyuma isim vermeyi mi çok görecek?

 

Öztürk Yazıcı da şirketleşmeden yana

Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın ve Bursaspor Başkanı Mesut Mestan’ın destek verdiği Bursaspor’un  şirketleşmesi düşüncesine,  kulubün eski yöneticilerinden Av. Öztürk Yazıcı da destek veriyor.

Öztürk, son genel kurulda söz alarak Bursaspor’un  kurtuluşunun şirketleşmeye gitmekten geçtiğini söylemişti.

Dün arayan Öztürk’le uzun uzun sohbet ettik.

Şirketleşme konusunda ayağı yere basan fikirleri vardı Öztürk’ün.

Öztürk, Bursaspor’un şirketleşmeye gitmesinin Abramovic örneğinde olduğu gibi kulübü bir para babasına satmak olarak anlaşılmamasını istiyor.

Ve “Esas sözleşmesinde çok ortaklı modelin benimseneceği, pay satışlarının kısıtlandığı, tek kişinin ele geçiremeyeceği, tüm şehrin hissedar olma gururunu paylaşabileceği bir ortaklık” olarak tarif ediyor şirketleşmeyi.

Öztürk, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ile de görüşüp somut adım atılmasına dönük girişimlerde bulunacakmış.