Olay Gazetesi Bursa

MHP Bursa İl Başkanlığı ve 3 ilçe kapandı, jet hızıyla atamalar yapıldı!

Malumu ilam gibi… Ancak yine de, ‘acaba‘ diyenler vardı. Geçen haftadan bu yana, MHP Bursa’nın kapatılacağını yazmıştık. Ancak Meral Akşener’in Bursa gezisi nedeniyle, genel merkezden çıkan kararın tebliği ertelenmişti. Dün ise resmi yazı geldi. Böylelikle MHP Bursa İl Başkanlığı, Yıldırım İlçe Başkanlığı, Osmangazi İlçe Başkanlığı kapandı… Jet hızıyla da atamalar yapıldı. MHP İl Başkanı Tevfk […]

Malumu ilam gibi…

Ancak yine de, ‘acaba‘ diyenler vardı.

Geçen haftadan bu yana, MHP Bursa’nın kapatılacağını yazmıştık.

Ancak Meral Akşener’in Bursa gezisi nedeniyle, genel merkezden çıkan kararın tebliği ertelenmişti.

Dün ise resmi yazı geldi.

Böylelikle MHP Bursa İl Başkanlığı, Yıldırım İlçe Başkanlığı, Osmangazi İlçe Başkanlığı kapandı…

Jet hızıyla da atamalar yapıldı.

MHP İl Başkanı Tevfk Topçu oldu…

Osmangazi’de Yavuz Bülbül’ün yerine Cihangir Kalkancı geldi.

Yıldırım’da Erkan Subaşı’nın yerine Av. Serkan Aydemir atandı.

Nilüfer’de Osman Uçar’ın yerine de Ali Hayri Ozan’ın ataması yapıldı.

Dün akşam konuştuğum yeni İl Başkanı Tevfik Topçu, haberi doğruladı ve, “Atama yazımız geldi, hayırlı olsun” dedi.

Böylelikle MHP’de ikinci Tevfik Topçu dönemi başladı.

 

MHP’de kaotik durumun özeti

 

Kelimenin tam anlamıyla, hadisenin tanımı satranç…

Bir Bahçeli ekibi şah çekiyor, bir muhalifler.

Ancak mat olan yok, son tahlilde.

Muhalifler, Gemerek ve Tosya Asliye Hukuk Mahkeme heyetlerinin kararını iktidarcı, Bahçeli destekçileri de Ankara 12’inci Sulh ve Ankara 2’inci İcra Mahkeme heyetlerinin kararlarını ‘paralelci’ buluyor.

Vaziyete nokta koyacak Yargıtay ise topa girmekten imtina ediyor.

Ankara 2’inci İcra Mahkemesi, mesai saatinin bitimine dakikalar kala muhaliflerin başvurusuna ‘hay hay’ diyor, Gemerek Asliye Hukuk da jet hızıyla yeni bir iptal kararı veriyor.

İşte bu toz duman içinde, pazar günü kongre olur mu?

Çarşı karışacağa benziyor…

 

Her yer kan

 

15 ton bomba yüklü kamyonla, gecenin karanlığında ilerleyen alçakların tek hedefi, olabildiğince kan akıtmak, mümkün olduğu kadar asker öldürmek, verebilecekleri en büyük tahribatı vermek.

Ancak artık makineden farksız, öldürmek üzerine kodlanmış beyinlerinin hesap edemediği birşey vardı o gece.

Kürt köylülerinin direnişi…

Diyarbakır’ın Sarıkamış Köyü Dürümlü Mezrası‘nda yaşayan kahraman köylüler, ölüm kamyonunu görünce, aracın bomba yüklü olduğunu anlıyor ve canlarını siper ederek olası bir vahşeti engellemeye çalışıyorlar.

Kamyonun mezradan geçisi sırasında, köylüler ilk önce tepkilerini gösteriyor ve teröristlerle tartışmaya başlıyorlar.

Teröristleri ikna edemeyen köylüler, silahlanıp, katliama yol alan kamyonun peşine düşüyor.

Ummadıkları bir direnişle karşılaşan teröristler, kahraman köylülerden kurtalamayacaklarını anlayınca, bombalı kamyonu infilak ettiriyor ve ‘Kürt kardeşlerini’ oracıkta infaz ediyorlar.

Dile kolay 15 ton bomba…

Bursa‘da 1 kilo patlayıcının verdiği tahrbatı düşünürseniz, 15 ton bombanın patlaması halinde, neler olacağını hesap edin…

Gecenin, güne devrildiği anlarda bu kez Hakkari’nin Çukurca ilçesi Çığlı Üs Bölgesi‘ne saldırıyor ölüm timleri.

Bu saldırada da 8 şehit veriyoruz…

Katliam şebekesi Şanlıurfa Viranşehir‘de beliriyor son kez.

Bu defa da canlı bomba eylemi hazırlığındalar.

Amaçları, Viranşehir Emniyet Müdürlüğü ve Viranşehir Kaymakamlığını havaya uçurmak.

Diyarbakır’da köylülerin etten duvarına toslayan teröristlerin karşısına Viranşehir’de özel harekaet polisleri çıkıyor.

Üç terörist öldürülüyor, biri ağır yaralanıyor.

Şimdi, bir gün içerisinde yapılan 3 ayrı eylemi yan yana koyalım.

Sivil-asker, köylü-kentli, çocuk-kadın, Türk-Kürt demeden sadece katliamlar üzerine hareket eden böyle bir örgüt, dünyanın en alçak, en vahşi terör örgütlerinin başını çekmiyor mu?

Bu örgütün üyelerine, terörist demeyenin aklından ve insanlığınında şüphe edilmez mi?