Olay Gazetesi Bursa

Önce insan

Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, ikinci dönemini, sosyal belediyecilik dönemi ilan etmiş. Belediyem Benimle projesiyle, ekibiyle mahalleleri tek tek geziyor, yardıma muhtaç insanların kapısını çalıyor. Depremde çocuklarını kaybetmiş yaşlı bir kadın ve omiriliğinde hasar oluşan yaşlı bir adamın kapısını çalan Dündar, “Uzun zamandan beri ilk ziyaretçileri biz olduk. Sadece sohbet etmek onlara iyi geldi” dedi. […]

Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, ikinci dönemini, sosyal belediyecilik dönemi ilan etmiş. Belediyem Benimle projesiyle, ekibiyle mahalleleri tek tek geziyor, yardıma muhtaç insanların kapısını çalıyor. Depremde çocuklarını kaybetmiş yaşlı bir kadın ve omiriliğinde hasar oluşan yaşlı bir adamın kapısını çalan Dündar, “Uzun zamandan beri ilk ziyaretçileri biz olduk. Sadece sohbet etmek onlara iyi geldi” dedi.

 

Osmangazi Belediyesi’nin borcu olmadığını ve mali durumunun gayet iyi olduğunu belirten Dündar, belediye başkanlarının makam kapılarını sökmesini şov olarak yorumladı. Hayalperest olmadığını ve vatandaşa tutamayacağı sözleri vermediğini de anlatan Dündar, sakin kişiliğini suistimal edenleri de uyardı: “İyi niyetimi suistimal edenler, karşılığını alıyorlar.”

 

 

Pazar Söyleşisi‘nin konuğu olan Mustafa Dündar‘la, Ertuğrul Sağlam Spor Tesisleri’nde hem söyleştik, hem de spor yaptık. Söyleşimizin ilk bölümünü gerçekleştiridiğimiz tenis kordunda, Dündar‘ın iyi bir tenisçi olduğunu öğrendik. Daha sonra fitness salonuna geçerek, yürüyüş bandında söyleştiğimiz Dündar, merak edilen konuları içtenlikle aydınlattı.

 

 

Mustafa Dündar kimdir?

 

1965 yılında Yunanistan Dündarlı’da doğdu. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu ve uzun yıllar serbest avukatlık yaptı. Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği‘nde yönetim kurulu üyeliği ve başkanlık yaptı. 22’inci Dönem’de Bursa milletvekilliği yapan Dündar, Mart 2009 yılından bu yana Osmangazi Belediye Başkanlığı görevini yürütüyor. Dündar, evli ve 3 çocuk babasıdır.

 

AMACIMIZ SAĞLIKLI YAŞAM”

 

Sporla aranız nasıl? Düzenli spor yapıyor musunuz?

 

Tenisi, fırsat buldukça oynuyorum. Hafta sonları Osmangazililerle yürüyorduk ancak 2 seçim boyunca aksadı. Düzenli olmasa da tenis oynuyor, fitnessta spor yapıyorum. Havalar düzeliyor artık yürüyüşlere de başlayacağız.

 

Osmangazilileri, spora teşvik etmek için neler yapıyorsunuz?

 

Osmangazi Belediyespor 22 amatör branşta faaliyet gösteriyor. Osmangazi Belediyespor’dan Milli Takım’a yükselmiş sporcularımız var. Özellikle badmintonda başarılarımız var. Bunun dışında vatandaşlarımız da Osmangazi Belediyesi‘nin tesislerinden faydalanıp spor yapabiliyorlar. 2 salon, 5 yüzme havuzu ve tenis kortlarımız halkımızın hizmetinde. Mahalle kulüplerinin maç yaptığı 30’un üzerinde halı saha, 40 bin metrekare üzerine kurulmuş 2 futbol sahamız, yürüyüş parkurlarımız ve fitness salonlarımızla Osmangazilileri spora teşvik ediyoruz. Amacımız her mahallede vatandaşa spor yaptırmak. Yeşil alanlarda, parklarda, gerek çocukların gerekse de yetişkinlerin spor yapmaları ve sağlıklı yaşamaları için çalışıyoruz.

 

“SOSYAL BELEDİYECİLİĞİN GEREĞİNİ YAPIYORUZ”

 

“Belediyem Benimle” ismini verdiğiniz projeyle, vatandaşın evine gidiyorsunuz. Bu projenizden söz eder misiniz?

 

Bu proje yeni değil. İlk hali 6 ay süren “Başkan Mahallemizde” projesiydi. Mahallenin sorunlarını, gezerek, muhtarlarla görüşerek tespit ediyorduk. Daha sonra, “Hizmet Evinizde” projesiyle, 10 kişilik ekiplerle 52 bin haneye gittik. Konunun uzmanı arkadaşlarla, her mahallede 2-3 evi gezerek, Osmangazi‘nin fotoğrafını çektik. Tüm bunların ardından halktan aldığımız önerilerle 2014’ün projelerini geliştirdik. Bu dönem “Belediyem Benimle” isimli projeyle çok daha bilinçlendik. 20 kişilik ekiplerle, yardım edilmesi gereken evlere gidiyoruz. Bugüne kadar 2 binin üzerinde evi ziyaret ettik. Büyükşehirlerde yaşıyoruz ama kalabalıklar içinde yalnız olduğumuzu görüyoruz. 85 yaşında, çocukları depremde ölmüş, kimsesi olmayan bir Osmangazili, bugüne kadar kapısını kimsenin çalmadığını söyledi bize. Sadece sohbet etmek bile ona çok iyi geldi. Yine gençliğinde kaza geçirdiği için omiriliğinde hasar oluşmuş başka bir ağabeyimize gittik ve uzun zamandan bu yana ilk kez evine birilerinin geldiğini söyledi. Yatalak hastalardan, tekerlekli sandalyeye muhtaç olan vatandaşlarımıza, erzak ihtiyacı olanlardan sadece sohbete muhtaç insanımıza varıncaya kadar herkesi ziyaret ediyoruz. Bize göre sosyal belediyeciliğin gereği budur.

 

Bir de bu dönemki projelerinizden Kaliteli Yaşam Merkezi’nin detaylarını anlatır mısınız?

 

Projelerimizi geliştirirken şehir, demokrasi ve insan dedik. Vatandaşı dinliyoruz demokrasi dediğimiz budur. Yani vatandaş doğrudan yönetime katılıyor ve biz bunu çok önemsiyoruz. Vatandaşın söylediklerini ve önerilerini arkadaşlar projeye çeviriyorlar. Plansız kente plan getiriyoruz. Yani şehirciliğin gereğini yerine getiriyoruz. İnsan deyince de, sosyal belediyecilik yapıyor, “Belediyem Benimle” projesiyle vatandaşın sorunlarını çözüyoruz. Aile Danışmanlık Merkezi de sosyal belediyecilik örneklerimizden bir diğeri. Kaliteli Yaşam Merkezi ise 16 makro projemizden biriydi. Yaşlılarımızın, alzheimer hastalarımızın gününü geçirebileceği, hastaneler dışında buluşacakları bir mekan olacak. Tüm bunlar, Osmangazi Belediyesi‘nin sosyal belediyecilik örneklerindendir.

 

Billboardlarla, sokak hayvanlarına sahip çıkılmasını, onlara yemek ve su verilmesini istiyorsunuz? Osmangazi Belediyesi’nin sokak hayvanlarına yönelik çalışmaları nelerdir?

 

Sokak hayvanlarıyla ilgili en ciddi yatırımı gerçekleştiren, hatta Avrupa‘da bile örneği olmayan, 114 dönüm araziye kurulu Sahipsiz Hayvanlar Doğal Yaşam Merkezi‘ne sahip bir belediyeyiz. Bu merkezimizde, sahipsiz sokak hayvanlarını barındırıyoruz. Ama bunun dışında, sokakta yaşayan, özellikle kış günlerinde onların aç kalmamasını sağlayacak projeler geliştiriyoruz. Billboardlarda, vatandaşımızı hayvanlara bir kap yemek vermeye çağırıyor, su odaklarıyla susuzluklarını gideriyoruz. Hayvanlar sağlıklı olunca, toplum da sağlıklı olur.

 

“BORCUMUZ YOK”

 

Belediyenin kasası ne durumda? Mali durumunuz nasıl?

 

Mali durumumuz gayet iyi. Belediyenin kasasında para yok ama sürekli iş yapıyoruz. Kentsel dönüşümler için kredi kullandık, bunun ödemesi var. Soğanlı Kentsel Dönüşümü için 70 milyonu Çevre Bakanlığı, 70 milyonunu da Osmangazi Belediyesi’nin karşıladığı 140 milyon liralık kredi kullandık. Kent Meydanı’na gerçek bir meydan yapıyoruz ve bu proje için de kredi kullandık. Diğer projelerimiz de yürüyor.

 

 

Yani borç yok mu?

 

Sıfır borcumuz var. Geçen dönem borçlarımızı erittik. Dediğim gibi, sadece kentsel dönüşüm için kullandığımız kredilerin borçlarını ödüyoruz. Kentsel dönüşüm sayesinde kent kazanacak.

 

“BELEDİYE BAŞKANLIĞINI DAHA ÇOK SEVDİM”

 

Hem milletvekilliği yaptınız hem de belediye başkanlığı yapıyorsunuz. İki görevde de deneyiminiz var? Milletvekilliği ve belediye başkanlığı arasında kıyaslama yapmak gerekirse, neler söylersiniz?

 

İkisi de çok önemli görevler. Milletvekilliğinde genel düzenleyici işler yapıyorsunuz. Yerel yönetime geldiğiniz zaman, şehirle daha çok diyalog kuruyorsunuz. Osmangazi, birçok ilden daha büyük bir ilçe, sorumluluk sahası çok geniş. Osmangazi‘nin tarihi yapılarını aslına uygun bir şekilde ayağa kaldırma noktasında ciddi sorumluluklarınız var. Bir yandan da vatandaşın işlerini görüyorsunuz ve bir sorun olduğu zaman müdahale ediyorsunuz. Belediyecilikte 24 saat hizmetin içindeyiz. 43 farklı noktada işlerimiz var ve sürekli hareket halindeyiz. Eskiden belediyecilik farklı bir noktadaydı ama şimdi sosyal belediyecilik ön planda. Vatandaş, çöpleri topladın mı diye sormuyor artık. Çöp toplama dışında ne yapıyorsun diye soruyorlar. Bir spor tesisi kurduğunuzda, o yapının en üst kalitede olmasını sorguluyorlar. Ve en ufak bir eksiklikte eleştirilerini yapıyorlar. Vatandaş artık çok daha bilinçli.

 

Hangisini daha çok sevdiniz?

 

Burası sonuçta bizim şehrimiz. Vatandaşla sürekli diyalog halindeyiz. Daha çok tercih ettiğim belediye başkanlığı.

 

Belediye başkanları çok sayıda taleple karşılaşırlar. Taleplerle nasıl başa geliyorsunuz?

 

Zaten bizimle görüşmek isteyenler, bir taleple geliyorlar. Bizler de bu talepleri mümkün olduğunca karşılamaya çalışıyoruz. Ancak Osmangazi’de yaşayan 800 bin kişinin kişisel taleplerini karşılamak imkansız. İş taleplerini, vatandaşı özel sektörle buluşturarak çözmeye çalışıyoruz. 2014’ten bu yana 250’den fazla vatandaşımızı fabrikalara soktuk.

 

“KAPI SÖKMEK ŞOV YAPMAKTIR”

 

Bu dönem, belediye başkanları makam kapılarını söküp, seçmenle randevusuz görüşüyorlar. Siz makam kapınızı sökmeyi düşünmüyor musunuz?

 

Bunlar bana göre çok gerçekçi uygulamalar değil. Daha çok şova yönelik hareketler. Kapının açık olması mesaj vermek için. Ama önemli olan kapının gerçekten açık olmasıdır. Osmangazi‘nin nüfusu 800 bin. Diyelim ki nüfusun yüzde 10’u hatırı sayılır kişilerden oluşsun. 80 bin kişi yapar. Bu 80 bin kişinin yüzde 10’unun da kendini üst düzeyde gören ve belediye başkanıyla direkt görüşmek isteyen insanlardan oluştuğunu varsayalım. 8 bin kişiyle görüşmeye 5 yıl yetmez. O zaman, kurumsal bir yapıyı oturtmanız lazım. Benim başkan yardımcılarım, müdürlerim var ve bu arkadaşlar sürekli eğitim alıyorlar. Amacımız hizmet olduğu için, profesyonel destek alıyorlar. İşleri de bu arkadaşlarımız yapıyorlar. Ben işin aksadığı yerde müdahale ediyorum.

 

Geriye dönüp baktığınızda yapamadığınız iş var mı

 

Hayal kurarım ama hayalperest değilim. Yapılabilecek işlerin hayalini kurarım. Genellikle söz vermem, çünkü söz verdiğin iş olur mu olmaz mı, bilemezsin. Vatandaşa bir kez yalan söyleyebilirsin, ikinci kez söyleme şansın yok. Ben iki kez söz verdim vatandaşa. Sözlerimizi ikinci dönemin başında gerçekleştirebildik ancak. Neticede geriye dönüp baktığımda, söz verip de yapamadığımız şey yok. Bizde günlük proje olmaz, ileriye dönük proje olur. Şehir büyürken, hayalinizin gerçekleşmesi uzun zaman gerektirir. Mesela kentsel dönüşüm 30-40 yılınızı alabilir.

 

“AZ PERSONELLE ÇOK İŞ YAPIYORUZ”

 

Son günlerde, belediyelerin personel harcamaları gündemde. Osmagazİ Belediyesi’nin personel harcaması, bütçenin ne kadarını oluşturuyor?

 

Bizim personel harcamamız, yasal sınır olan yüzde 30′un altında, yüzde 15’ler civarında. Az personelle çok iş yapıyoruz. Önemli olan personeli verimli çalıştırmak. Arkadaşlarımızın tümü çalışkan ve özverili bir şekilde çalışıyorlar.

 

Belediyede kaç kişi çalışıyor?

 

800’ü kadrolu, bin 200’ü taşeron olmak üzere, 2 bin çalışanımız var.

 

“İYİ NİYETİMİ SUİSTİMAL ETMESİNLER”

 

 

Sakin bir yapınız var. Sakinliğinizi suistimal edenler oluyor mu?

 

Evet sakinim. Ama insanız sonuçta, makine değiliz. Yorgun olduğumuz, sinirli olduğumuz zamanlar oluyor ama mümkün olduğu kadar sakinliğimi korumaya çalışıyorum. Bunu suistimal edenler, karşılığını alıyorlar. Bir yere kadar sabrederim. İyi niyeti suistimale gerek yok.

 

Bundan sonraki hedefleriniz nedir?

 

Biz sürekli çalışıyoruz ve 2019’a da daha çok var. Belli hesaplarla, ileriye dönük planların içine girmem. Amacım, seçim öncesi verdiğim sözleri yerine getirmek. Zamanı gelince de illa ben şuraya aday olacağım, buraya seçileceğim diye birşey yok. Zaten siz değil, partiniz karar veriyor adaylığınıza. Ondan sonra da asıl karar verici, yani millet karar veriyor. O yüzden, işimizi en iyi şekilde yapmak dışında hiçbir düşüncem yok. Gerçekten de Osmangazi‘ye ciddi işler yapmak istiyoruz. Kentsel dönüşüm bunun örneğidir. 

 

FOTOĞRAFLAR: AYKUT GÜNGÖR