Olay Gazetesi Bursa

Başkanların definecilerden nedir şu çektiği?

Tarihi bir yeri restore ettirmeye kalkmasınlar, hemen etrafını sarıyor define meraklıları… Maç izler gibi çalışmaları heyecanla izliyorlar… Bakalım kaç küp altın çıkacak? Bugüne kadar çıktığını pek gören olmamış ama olsun ya çıkarsa? Bu konuda en dertli, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe zannediyordum… Meğer Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de define meraklılarından az çekmemiş! Hafta içindeki […]

Tarihi bir yeri restore ettirmeye kalkmasınlar, hemen etrafını sarıyor define meraklıları…

Maç izler gibi çalışmaları heyecanla izliyorlar…

Bakalım kaç küp altın çıkacak?

Bugüne kadar çıktığını pek gören olmamış ama olsun ya çıkarsa?

Bu konuda en dertli, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe zannediyordum…

Meğer Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de define meraklılarından az çekmemiş!

Hafta içindeki İstanbul gezisi sırasında sohbet ederken anlattı, başından geçen trajikomik bir olayı…

 

*

 

İlçede tarihi bir mekanı restore ettirmeye karar veriyor…

Veriyor ama işi alan yüklenici firma aldığına bin pişman…

Sonunda dayanamayıp gidiyor firmanın yetkilisi, Bozbey’e :

“Başkanım, bizim çocuklar hiç rahat çalışamıyorlar. Define meraklıları her gün sabahtan akşama kadar oturup onları izliyor, kazı sırasında kiremit parçası çıksa inşaat alanına koşturuyorlar. Güya, zamanında buraya deve yüküyle altın saklamış Yunanlılar, Osmanlı’dan kaçarken… Kim uydurmuşsa işte o efsanedeki altınların çıkmasını bekliyorlarmış! Ne olur bu işe bir el atın!”

 

*

 

Düşünüyor taşınıyor ve sonunda definecileri inşaat bölgesinden uzaklaştıracak güzel bir formül geliyor aklına, Başkan’ın…

“Eski bir küp bulun, içine kömür ya da çakıl taşı filan doldurup, geceden gömün toprağa… Sabah defineciler geldiğinde tesadüfen bulmuş gibi çıkarın ortaya ve onların gözleri önünde kırın küpü. İçinden altın çıkmadığını görünce heyecanları geçer, gelmezler bir daha” diyor…

Bu ilginç formül yüklenici firma yetkilisinin baştan hoşuna gitse de sonradan vazgeçiyor…

Kaygıyla soruyor Başkan’a:

“Ya bunlar altınları buldular, gizlice çıkarıp yerine taşları kömürleri doldurdular derlerse sağda solda, ne yaparız?”

Zan altında kalmaktan korkup vazgeçiyorlar formülü uygulamaktan.

O tarihi mekânın restorasyonunu güçbela bitirmişler ama bölgedeki define meraklıların altın bulma umudu hala bitmemiş!

Bitmez de!

 

İki değil üç bölge olmalı!

 

YSK, referandumla 600’e çıkan milletvekili sayısına göre illere dağılımı yaptı.

Bursa’yı iki seçim bölgesine ayırarak, milletvekili sayısını da 18’den 20’ye çıkardı.

Her bölgeden 10 vekil olacakmış…

Bölgelere ayrılan ilçelere bakınca; seçmen sayısına göre değil de sanki referandum sonuçlarına bakarak bir siyasi denge kurulmuş, çok ince oy hesapları yapılmış gibi…

Olası bir seçimde, CHP’nin 1.nci bölge milletvekili adayları daha şanslı görünüyor, 2.nci bölgede de AK Parti’nin adayları çok rahat…

Aslında üç bölgeye ayırmak lazım Bursa’yı…

Üçüncü bölgede de ithal adaylar yarışırdı!   

 

Yorgun siyasetçi!

  

-Abi duydun mu Reis, yorulan kenarı çekilsin demiş…

-Kime demiş?

-Partide ve Meclis’te uzun yıllar görev alanlara, koltuğa yapışanlara…

-Doğru söylüyor Reis, yorulan gitmeli kardeşim, kimse vazgeçilmez değil!

-Sorması ayıp, önümüzdeki seçimlerde sen de yine aday olacak mısın?

-Ne demek yine aday olacak mısın? Olacağım tabii… Ben daha yeni başlıyorum!

-Yorulmadın mı peki?

-Dava peşinde koşan siyasetçi yorulmaz! Seçmenlerinin ilgisi, yaptığı hizmetlerin verdiği mutluluk alır tüm yorgunluğunu…

-İyi de sen yıllardır dava peşinde koşuyorsun da, biz ızgara tava peşinde mi koşuyoruz diye ya sorarsa partililer?

-!!!!????……