İrfaniye’de, Cuma namazını kılıp, köy kahvesinde lokma, zeytin, peynir ve çay eşliğinde Bursaspor’u konuştuk

 

“Ne zaman köyde Cuma namazını kılsam o hafta kazanıyoruz. Bu hafta da galibiz inşallah” diyen Başkan Ali Ay’la, hem doğduğu yerleri hem de kulübün son durumunu masaya yatırdık…

 

Sabahki antrenmanın ardından, daveti üzerine Erkan Sağlık’la beraber Başkan Ali Ay’ın doğduğu köye İrfaniye’ye gittik…“Hem yaptırdığımız camiyi görün hem de Cuma namazını beraber kılarız” dedi başkan, biz de peşine takıldık.

“İlay” adını verdiği çok güzel bir camii kazandırmış köye… “Neden aileden birinin adını vermedin?” dedim, “Bütün çalışanlarımızın emeği var burada o yüzden şirketimizin ismi daha doğrusuydu” cevabını verdi Ali Ay…

Dedesi yıllar yıllar önce Rize’den gelmiş İrfaniye’ye… Babası ve kendisi bu köyde doğmuş… Annesi de İrfaniye’ye bağlı bir mahalleden… 4,5 yaşındayken babası ailesini Bursa’ya taşımış… Kiremitçi Mahallesi’ne… Bazı akrabaları hala İrfaniye’de yaşamlarını sürdürüyor… Doğduğu evin bulunduğu yeri gösterdi ama şuan arsa, üzerinde bir yapı yok; “Babam sattı buraları” dedi.

Köyün hemen arkasında bir dere varmış… “Hatırlıyorum, dedem orada tuttuğu balıkları eşeğiyle zor eve getirirdi. Büyük balıklar vardı. Şimdi tutuluyor mu bilmiyorum ama biz çocukken yüzmeye de giderdik oraya” dedi.

Köy eşrafından biri de, “Ben de zamanında 36 kilo yayın balığı tuttum. Eskiden o derenin suyu içilirdi ama şimdi o temizlik yok” diye ekleme yaptı…

İrfaniye’de Cuma namazlarından sonra lokma dağıtımı bir gelenek olmuş. Hayırseverler, mevlüt okutup, lokma dağıtıyormuş… Lokmalarımızı aldık, köy kahvesine geçtik… Yine cemaatten biri lokmayla birlikte köyde gelenekselleşen bir söz söyledi: “Camii Bursaspor başkanından, dualar hocadan, zeytinler muhtardan.”

Bu söz üzerine zeytin, peynir ve çaylar geldi…

Eski anılar konuşuldu, tabii futbol da… Bir köylünün torunu varmış 8 yaşında “Başkanım aynı Messi’ye benzetiyorlar benim torunu… Ne yapmalıyız” diye sordu. Başkan da, futbol okuluna yönlendirdi…

Kısa da olsa, köy doğallığını yaşamak hepimize iyi geldi…

Dönüş yolunda başkan Ali Ay, “Ne zaman köyde Cuma namazını kılsam o hafta kazanıyoruz. Bazen şehir dışında olduğum için gidemiyorum kazanamıyoruz. Bu hafta geldik, inşallah galibiz” bir söz söyledi gülerek…

 

ŞUAN DÜŞÜNMÜYORUM!

Tabii, her zaman olduğu gibi Bursaspor’un sportif ve mali yapısına geldi… Mali yapı içler acısı… Bunu sadece başkan söylemiyor, yöneticiler, kulübün profesyonelleri de dile getiriyor… Önümüzdeki ay futbolcu ödemeleri 4,5 milyon liraya kadar düşüyormuş ama yönetimi en çok düşündüren geçmişten gelen borçlar… Başkanın cebinden verdiği rakam 11 milyon Euro… Ay sonu yaklaşıyor, yine kara kara düşünceler başlamış… Başkan, “Dün gece uyuyamadım yine” dedi. “Ben artık nereye kadar vereceğim. Şirketimi tehlikeye sokarım. Mayıs ayı gelse de kongre olsa” diye de devam ediyor…  “Adaylığı düşünmüyor musun” diye sordum; “Şuan düşünmüyorum ama o gün gelsin bakacağız” yanıtını verdi…

 

2,5 MİLYON EURO

FAZLADAN ÖDÜYORUZ

Serdar Kurtuluş’la görüştüğünü söyledi… “Sakatlığına çok üzülüyorum. Kendisine bir formül sundum, ailesiyle görüşüp karar verecek. Çok iyi niyetli ve düzgün bir çocuk. Bizim durumumuzun farkında ama o da haklı Bursaspor için sakatlandı. Bir orta yol bulacağız” diye konuştu. Başkan… Takımdan gitmeyen, göndermek istedikleri oyuncularla da sürekli görüştüğünü anlatan Başkan Ali Ay, “2,5 milyon Euro fazladan para ödüyoruz. Yazık günah” ifadelerini kullandı.

 

RADİKAL KARARLAR!

“Tek kurtuluşumuz stadın isim hakkı ve arazi işi” diye beklentilerini de yineliyor Ali Ay… İsmini açıklamak istemedikleri için ben de yazmıyorum; bir devlet bankasıyla görüşme olmuştu 10 gün önce… Hala yanıt bekliyorlar… Dün de, Arap sermayesinden bazı temsilcilerle görüşmesi oldu Başkan Ali Ay’ın… Detaylar daha sonra…

Yalnız, başkan mali anlamda devre arasında kulüpte bazı radikal kararlar alabilir… Ne/neler olduğu yine şimdi bizde kalsın… Yalnız, kafasındaki uygulamayı hayata geçirebilirse kimin/kimlerin Bursaspor’u çok sevdiği daha net gözükecek…

 

BİREYSEL ANTRENÖR!

Başkan takımın çalışma temposundan ve Paul Le Guen’den çok memnun… Hocayla sürekli iletişim halinde… Tabii, Kembo ve Delarge’ın özel hayatlarıyla ilgili bir iki sıkıntı oluşmuştu. Hocayla birlikte bunu çözmüşler gibi duruyor… Tabii, genç oyuncuların hayal kırıklığı yaratan performansları da Başkan ve hocanın gündeminde… Belki bir bireysel antrenör mü dersiniz, yaşam koçu mu bilemiyorum ama destek almaları konusunda görüş birliğine varmışlar. Bir de, altyapıdan gelen Nijeryalı oyuncuların idmanlardaki agresif performansları diğer futbolcuları hem sakatlık anlamında korkutuyor hem de öfkelendiriyormuş… Paul Le Guen’in bu yönde de bir önlem alacağını belirtelim.

 

BİR SİZİ İZLİYOR OLABİLİR…

..Ve altyapı… Paul Le Guen’in yardımcısı Yves Colleu bir çalışma yapıyormuş… Birkaç kez Vakıfköy’e gitmiş, şartları görmüş… A’dan Z’ye bir rapor hazırlayıp yönetime sunacak… Başkan şunu söyleyeyim; gidişattan çok memnun değil… Özellikle, hocaların kendilerini geliştirmemelerine tepkili… Gençlik Geliştirme Kurulu’ndan Dr. Recai Özdemir’le sürekli temas halinde… Oradaki antrenörlere, çalışanlara, oyunculara şöyle bir ipucu verebilirim; dikkat edin, tahmin bile edemeyeceğiniz bir gizli göz sürekli sizi izliyor ve çalışmalarınızla alakalı not veriyor… Artık, gerisini siz getirin… 

 

ÖZLEMİŞİZ… TEŞEKKÜRLER…

Pilot takım Yeşil Bursa’da da beklenen değişim geçen hafta yaşandı… Turhan Şen ayrıldı teknik adam koltuğuna Beyhan Çalışkan oturdu… Beyhan hocayla alakalı sadece şunu yazacağım; Yeşil Bursa yönetimiyle yaptığı görüşmede konu paraya gelince, “Bursaspor’la bugüne kadar hiç para konuşmadım bundan sonra konuşmam. Yıllarca kaptanlığını yaptım… Para konuşmak bana yakışmaz” demiş… Ki doğrudur, Beyhan Hoca’nın bunları söylediğine inanırım… Bu tür söylemleri duymayalı ne kadar oldu bilmiyorum ama gerçekten özlemişiz… Teşekkürler Beyhan Hoca, hatırlattığın için…

 

ASLA OLMAZ

Başkan Ali Ay, bu hafta Fernandao bombasını patlattı… Olur, olmaz orası ayrı ama ben Bursaspor’un İstanbul kulüplerinden her oyuncuya talip olması taraftarıyım… Onlar bunu nasıl hak olarak görüyorsa Bursaspor’un da en doğal hakkı… Yalnız, bu talip olmanın altında yatan gerçekler de var tabii… Fernandao, Fenerbahçe’de mutsuz… Bursaspor’daki eski arkadaşları, hemşerileriyle de sürekli görüşüyor… Bursaspor’a gelmeye sıcak baktığı için Başkan Ali Ay’ın böyle bir çıkış yaptığı kanaatindeyim… Ne olursa olsun, bence yerinde bir hamle… Bu arada, yönetim, Paul Le Guen’e bu hafta forvetle alakalı başka bir ismi daha götürmüş; Dinamo Kiev’den Dieumerci Mbokani’yi… 32 yaşında Kongolu, 9 kulüp gezmiş. Kongo Milli Takımı’dan da 40 maçta 18 golü var. Peki, Mbokani için Paul le Guen, yönetime nasıl bir cevap vermiş; “Asla olmaz. Ben onu tanıyorum. Disiplinsiz davranışları var. Zaten, gezdiği takımlara bakın ne demek istediğimi anlayacaksınız.”