Belma Şahin’in avukatı Eda Salman tarafından İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine sunulan dava dilekçesinde, yıllardır müzik sektöründe yer alan söz yazarı ve besteci Şahin’in 21 Mart 2019’da, kendisi tarafından seslendirilmek üzere yaptığı dava konusu besteyi cep telefonuna kaydettiği anlatıldı.
Şahin’in, üzerine söz yazılması amacıyla besteyi 3 Nisan 2019’da Özlem Melda Gürbey isimli söz yazarına WhatsApp üzerinden gönderdiği ifade edilen dilekçede, Gürbey’in davalı Bilal Sonses ile birçok esere imza attığı aktarıldı.
Dilekçede, Şahin’in bestesini 3 Nisan 2019’da Tarık İster isimli aranjöre de WhatsApp üzerinden gönderdiği belirtilerek, İster’in yaptığı aranjeyi iki gün sonra WhatsApp üzerinden ve mail yoluyla Şahin’e gönderdiği anlatıldı.
Özlem Melda Gürbey’in de bestenin üzerine iki ayrı söz yazdığı, ancak bu çalışmaların Şahin’in içine sinmediği vurgulanan dilekçede, “Müvekkil daha sonra Gürbey’den yeni bir söz yazmasını talep etmemiş, çıkmak üzere olan diğer single çalışmasına ağırlık vermiştir.” denildi.
– Taraflar arasında arabulucuda anlaşma sağlanamadı
Yakın arkadaş olan Gürbey ve Sonses’in sosyal hayatlarında bir arada bulundukları, birlikte söz yazıp besteledikleri bazı eserlerin yayımlandığı belirtilen dilekçede, Sonses’in Belma Şahin’in bestelediği eseri, MESAM (Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği) ve dijital platformlara, besteci ve söz yazarı olarak kendi adına kaydettirdiği savunuldu.
Dilekçede, Sonses’in Yıldız Tilbe ile gerçekleştirdiği ve 13 Kasım 2020’de yayımladığı “Hasbelkader” isimli düette, Şahin’in bestesini birebir kullandığı aktarılarak, Sonses’in basında ve sosyal medyada, söz konusu eserin bestesinin kendisine ait olduğu yönünde beyanatlar verdiği kaydedildi.
Dava konusu eserin 13 Kasım 2020’de, davalılar reklam firmasının yapımcılığı ve müzik şirketinin lisanslamasının ardından dijital mecralarda yayına sokulduğu anlatılan dilekçede, bestesinin çalındığını öğrenen Belma Şahin’in konuyu ilettiği Sonses’in uzlaşmaya yanaşmadığı, görüşmeler sonrasındaki arabuluculuk sürecinde de anlaşma sağlanamadığı aktarıldı.
– “Şarkı her türlü mecrada durdurulsun”
Arabuluculuk sürecinin ardından, davalı Sonses’in MESAM kayıtlarını güncelleyerek başka bir kişinin ismini “besteci” olarak yazdırdığına dikkat çekilen dilekçede, besteyle ilgili görüşü sorulan müzisyen Genco Arı’nın da eserlerin birebir olduğunu belirttiği uzman görüşü raporunun dosyaya sunulduğu dile getirildi.
Davacı Belma Şahin’in Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun (FSEK) ilgili maddeleri gereğince eseri işleme, çoğaltma, yayma, temsil ve umuma iletim haklarının ihlal edildiği öne sürülen dilekçede, “Hasbelkader isimli eserin, dava konusu besteyle birebir aynı olduğu husususun tespiti yönünde karar verilmesi, eser yayınının dava süresince her türlü mecrada durdurulması, sonrasında ise gerçek hak sahipliğinin, besteci’ sıfatıyla MESAM ve yayın yapılan tüm mecralarda belirtilmesi yönünde, tecavüzün ref’ine (durdurulması) yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmekteyiz.” ifadesi yer aldı.
Dilekçede, ayrıca Belma Şahin’in uğradığı manevi zarara karşılık 15 bin lira manevi tazminata, dava konusu eserden elde edilen kardan, haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1000 liranın Şahin’e ödenmesine ve verilen kararın en yüksek tirajlı 3 gazetede ilanına hükmedilmesi de talep edildi.
AA