Bursa’nın belediye binasını Ahmet Vefik Paşa yapmış. Heykel’deki o tarihi bina Yunan işgali sırasında da 2 yıl karargâh olarak kullanılmış. İşte bu binadan 136 yıl sonra yenisini yapmak Recep Altepe’ye kısmet oldu.

Eskiden Yenihal’in bulunduğu alanda, üstelik Yıldırım Belediye Meclisi Üyesi olduğu 1999-2004 döneminde önerdiği projeyi gerçekleştirmek de yine kendisine nasip oldu.

Cavit Çağlar önderliğinde Olay Medya ekibi olarak bu yeni binada Büyükşehir Belediye Başkanı recep Altepe’yi ziyaret ettik.

Gerçekte…

İçi ve dışı görkemli bir yapı olmuş. Bursa’ya yakışan bir Büyükşehir Belediyesi binası yapılmış.

Kuşku yok ki…

Yeni Büyükşehir binası, üzerinde bulunduğu Ankara Yolu’nun tüm çehresini değiştirecek. Cadde üzerindeki binaların görünümlerinden projelerine, hatta kullanım amaçlarına kadar değişim getirecek.

Bir anlamda…

Kendiliğinden bir kentsel dönüşüm için tetikleyici olacak.

Aslında…

Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe de kentin önceliğini kentsel dönüşüme veriyor. Hatta, kentin merkezinde dönüşüm için çağrı yapıyor.

Ziyaretimiz sırasındaki sohbette, “Yıldırım’da yeni bir kentsel dönüşüm çalışmasını 14 binayı yıkarak başlattık, oradan buraya geldim” diye başladı ve şunu vurguladı:

“Bursa hızla kabul değiştiriyor. Onun için kentin merkezinde dönüşüm daha önemli. Örneğin Büyükşehir binasını yaptığımız bu güzergah, metro hatlarıyla birlikte şu anda Bursa’nın en değerli güzergahı haline geldi.”

Bu noktada…

“İstanbul Caddesi’nde tramvayla Terminal’e ulaşım sağlıyoruz. Bu yol üzerine köprü ve üstgeçitler yapıyoruz. Yine yol güzergahında kentsel dönüşüme başladık” dedi ve çarpıcı bir örnekle açık bir çağrı yaptı:

“Gelin asıl dönüşümü Küçükbalıklı’da birlikte yapalım.”

İsteği şu:

“Lüks konutlar yapmak için şehrin dışında yer aramaya, uzağa gitmeye gerek yok. Küçükbalıklı artık güzel konutların bölgesi olabilir.”

Anladığımız şu:

Eski ve kötü yapıların kent merkezini oluşturduğu, lüks konutların uzak mesafelere yapıldığı bir Bursa yerine; merkezi modern yapılarla dönüştürülmüş bir Bursa hedefi var.

Yani…

Başkan Altepe yatırımlara yöneldiği bir dönemin ardından, yine yatırımlardan gaz kesmeden kenti değiştirmeye yönelik adımlara hazırlanıyor.

 

Nilüfer’de özel okul yerine izin yok

 

Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, kentin gelişmişlik haritasını dengelemek üzere bir adım daha atıyor. Onu da şu sözlerle dile getirdi:

“Nilüfer’den sürekli olarak özel okullar için yer talebi geliyor. Meclis’te karar aldık, bundan sonra Nilüfer’den özel okul yeri isteklerini kabul etmeyeceğiz.”

Düşüncesi şu:

“Bu okulları artık kentin başka yerlerine de yaymak gerekiyor. Osmangazi de olabilir, Yıldırım da olabilir. Yalnızca Nilüfer’e yoğunlaşmak doğru değil.”

 

Sanayide dönüşüm: Savunma sanayi Bursa’ya gelmeli

Bir yandan yaşam alanlarını modernleştirecek kentsel dönüşüm planlamaları yapılırken, Bursa bir yandan da sanayide dönüşüm yaşıyor.

Çünkü…

Kentin ağırlıklı yapısını oluşturan geleneksel sanayi yerine artık dış dünyayla rekabet edebilmek için ileri teknoloji üretimi gerekiyor.

Bu yönde ilk adım, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin desteğiyle başlayan tramvay üretimi oldu. Başlangıçta dudak bükülen tramvay üretiminde kullanılan yerli parça oranı yüzde 70’e ulaştı.

Bu da…

Sanayideki üretimin ihracat kilo bedeli 5 Euro’yken, İpekböceği üretimiyle birlikte 55 Euro’ya çıktığını söyleyen Başkan Altepe’nin umudunu arttırdı.

Nitekim…

Cavit Çağlar önderliğinde Başkan Altepe’ye dün yaptığımız Olay Medya ziyareti sırasında, masasındaki tramvay ve uçak maketlerinin yanına bir de tank maketi koyduğunu görünce “Sıra savunma sanayinde mi?” diye sorduk.

Sorar sormaz da heyecanını gördük:

“Aslında Bursa’da savunma sanayi var. Hatta ünlü Wikileaks belgelerinde adı geçen firmalarımız var. Onları yabancılar görüyorlar, ama Ankara göremiyor.”

İsteğini de söyledi:

“Devlet, savunma sanayi firmalarını teşvik etmeli, bu sektörü desteklemeli.”

Sonra da şunu söyledi:

“Bursa’da biz her şeyi yapabilecek güce sahibiz. Uçak da yaparız, tank da yaparız, istenen başka ne varsa hepsini yaparız.”

Şunu da ekledi:

“Bakın makine imalatımızı kilosu 5 Euro’dan ihraç ederken tramvayla 55 Euro’ya çıktık. Savunma sanayi üretimi olsa yüksek katma değerle kilosu 255 Euro. Bunlar kentin değerleri.”

 

İşitme engelliler çiniden sonra ev tekstilini öğreniyorlar

 

Tam 50 bin üyesi var. Bu da Türkiye’nin en büyük engelli derneği olmasını sağlıyor. 1992’de Bursa’da kurulan Duyum İşitme Engelliler Eğitim ve Kültür Derneği, üstlendiği sosyal sorumluluğun yanında işitme engellileri üretime katarak topluma kazandırma yolunda da önemli adımlar atıyor.

Daha açık söylemek gerekirse, engellilere yardım ederek balık dağıtmak yerine, olta verip balık tutmalarını öğretiyor.

Nitekim…

20 yıl derneğin başkanlığını yapan Recep Şahin’in geçen yıl vefat etmesi üzerine Duyum İşitme Engelliler Eğitim ve Kültür Derneği Başkanı olarak görevi Rahmi Kurtkaya devraldı.

Yılların eğitimcisi Kurtkaya, bir yandan yönetiminde olduğu Şahin’in başlattığı çini atölyesini büyütmek üzere projeler geliştirirken, bir yandan engellilerin üretim çeşitliliğini arttırıp ev tekstili üretimini başlattı.

Sohbet ederken de şunu anlattı:

“Adliye’nin hemen yanındaki Uluçarşı’da bulunan dernek merkezimizde çini fırını ve atölyemiz üretmeye devam ediyor. Onun yanına ev tekstili de ekledik. Orada da çeyiz ürünleri üretiyoruz.”

Gördüğümüz kadarıyla…

Gerek çini ve gerek yeni başlayan ev tekstili üretiminde sorun yok. Ama ürünlerin pazarlaması önemli. Dernek işte o konuda Bursalıların ilgisini ve desteğini bekliyor.