Çarşamba günü koalisyon öncesi TBMM Başkanı seçimi nedeniyle gözler Meclis’teydi. Çıkacak sonucun koalisyonun rengini göstereceğine inanılıyordu.

Fakat…

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin sonucun belli olacağı dördüncü turda MHP’nin boş oy kullanması kararı, bütün süreci değiştirdi.

TBMM Başkanlık makamında yine bir AK Parti milletvekili var. Bu sonuç, yüzde 60 blok olarak tanımlanan AK Parti karşısındaki cephe için elde edilen çoğunluğa karşın yenilgi anlamına geliyor.

O nedenle…

Meclis’te oylamanın sona erdiği andan beri siyasetle ilgilenen herkesin dilinde MHP lideri Bahçeli var.

Özellikle de…

7 Haziran’daki sandık sonucundan “AK Parti’siz yeni dönem” mesajı çıkarıp buna göre formül geliştirenlerin Bahçeli’ye tepki gösterdiklerini, bu tepkinin sosyal medyada öfkeye dönüştüğünü görüyoruz.

Galiba…

Fitili ateşleyen de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Sözcü Haluk Koç’un oylama sonrası yaptıkları “Kimin koltuk tedarikçisi olduğu görüldü” şeklideki sözleri oldu.

Peki…

Gerçekten öyle mi? Bahçeli son anda AK Parti’ye koltuk değneği mi oldu?

Soruyu…

Ankara’da kulislerin tam göbeğinde olan çok deneyimli bir dostumuza sorduk.

“Bahçeli çok kritik ve stratejik bir karar verdi, başarılı da oldu” diye söze başlayıp farklı bir tespit yaptı:

“Bu kararı tamamen kendi tabanına yönelik. Kısaca büyük oynadı.”

Sonra da…

Kritik ve stratejik bulduğu Bahçeli kararını üç maddede yorumladı:

Bir…

“Bahçeli daha ilk günden beri ‘HDP’nin olduğu yerde yokum’ diyordu, gerçekten de olmadığını gösterdi.”

İki…

“Yine HDP’nin içinde yer alacağı bir bloğa destek vermeyeceğini söylüyordu. Vermediğini gösterdi.”

Üç…

“Deniz Baykal elbette çok değerli bir isim. Fakat MHP’nin eli solcu bir adaya oy vermeye gidemezdi. Solcu bir adaya da oy vermemiş oldu.”

Düşüncesi şu:

“Kızanları ve tepki gösterenleri izliyorum, ama Bahçeli’yi ve kararını bir de bu yönden değerlendirmek gerekiyor. Seçimde sarsılan MHP tabanı bu kararla birlikte toparlandı. Bahçeli de amaca ulaştı.”

Kısacası…

Bahçeli bundan sonrasının siyasi sürecini de, koalisyon arayışı ve hatta pazarlıklarını da değiştirdi, süreci belirleyen lider oldu.

 

Bahçeli’nin kafasındaki hükümet!

 

Önce AK Parti-CHP koalisyonu beklentisi öne çıktı, sonra Meclis Başkanı seçimiyle birlikte AK Parti-MHP koalisyonu kafalara yerleşti.

Fakat, Ankara kulislerinin tam göbeğindeki dostumuz öyle düşünmüyor:

“Aslında CHP de MHP de hükümet olmak istiyor. Fakat Bahçeli’nin kafasında daha değişik bir formül var.”

Tahmini şu:

“Seçim şartıyla AK Parti azınlık hükümetine dışarıdan destek vermek istediğini düşünüyorum.”

Bu noktada, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Azınlık olmaz” mesajını anımsatınca, “CHP azınlık hükümeti isteyenler vardı, Cumhurbaşkanı bence mesajı oraya verdi” dedi.

 

Meclis Başkanlığı AK Parti’yi rahatlattı

 

TBMM Başkanı seçimi dördüncü turunda MHP’nin boş oy vermesini “MHP tabanına yönelik çok hamle” gören deneyimli siyasetçi dostumuz, ortaya çıkan sonucu AK Parti açısından da değerlendirdi:

Bir…

“Meclis Başkanı’nı seçimiyle AK Parti kalelerinden birini korudu.”

İki…

“Cumhurbaşkanı vekaleti yine bir AK Parti milletvekilinde kaldı.”

Üç…

“Seçimde moral çöküntüsü yaşayan AK Parti teşkilatları, Genel Merkezi, milletvekilleri moral buldu, güven duyguları geri geldi. Artık moral olarak daha güçlüler.”

 

Zulme tepki, Uygur’a destek için Mahfel’de renkli eylem

 

MHP Yıldırım kongresi öncesi aday olarak geldiğinde “Yıldırım’da muhalefetin nasıl yapılacağını göstereceğiz” demişti. MHP Yıldırım İlçe Başkanı Erkan Subaşı seçildikten sonra ses getiren muhalefet örneklerine devam ediyor.

Bazen yerel yönetimleri uyarıyor, bazen de hükümete sesleniyor.

Bizim de…

MHP Yıldırım İlçe Başkan Yardımcısı Emin Seymen sayesinde tüm etkinliklerden haberimiz oluyor, hatta an be an izlemiş gibi de oluyoruz.

Son olarak…

Setbaşı’ndaki tarihi Mahfel önünde Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur Türkleri’nin oruç tutmalarını engellemek amacıyla Çin’in yaptığı zulme tepki için renkli bir eylem düzenledi.

MHP milletvekili adaylarının da katıldıkları renkli eylemin çevreden de büyük ilgi gördüğünü ve amaca ulaştığını söylemek mümkün.

Bununla birlikte…

Subaşı’nın konuşmasındaki iki cümle dikkatimizi çekti. İlkinde Çin’in çelişkili değişimini ironik dille anlatmış:

“Bugün kapitalistleşen Komünist Çin, Doğu Türkistan Uygur Müslüman Türküne baskı, işkence ve vahşi katliamlarına devam ediyor.”

Bir çelişki ironisi de kendi toplumumuz için gelmiş:

“Bir taraf Çin’de kesilen köpekleri dert edindikleri kadar kardeşlerimizi dert edinmiyor. Bir taraf Mısır’la dertlenip, Rabia’ya kederlendiği kadar soydaşı ve dindaşı olan öz kardeşini sahiplenmiyor. Diğer tarafta da Kobani’ye ağlayanlar, Kaşgar’a gülüyor ve zulme ortak oluyor.”

 

Yıldız dostlarını arıyor!

 

AK Parti için en zor ilçede görev yaptı. Fakat AK Parti Nilüfer İlçe Başkanı Alpaslan Yıldız başarılı olmaya çalıştı. Yerel seçim sonrası görevini kaybederken belki de haksızlığa uğradı.

Dün akşam sosyal medyadan dostlara seslendi:

Dostlara kırgınlığımız okyanuslarda damla kadar / Dostluğumuz ve sevgimiz 
okyanuslar kuruyana kadardır.

 

Batman’a konsere gidiyor

 

Bursa’nın yetiştirdiği tasavvuf müziği sanatçısı Mürşid Kavurmacı değişik kentlerde konserlerini sürdürüyor.

Bu akşam Batman Valiliği organizasyonuyla 5 bin kişiye tasavvuf müziği konseri verecek olan Kavurmacı’ya semazenler de eşlik edecek. Bursa’nın Erenleri ana temalı konserle bir anlamda Bursa-Doğu kültür köprüsü kurulacak.