Ahmet Emin Yılmaz
Ahmet Emin Yılmaz
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Bu bombalar hem canlara, hem turizme ve ekonomiye patlıyor!

Geçen hafta pazar akşamı bomba, Türkiye’nin kalbi başkentinde, Ankara’nın kalbi kabul edilen Kızılay’da patladığında hedefin devlet olduğu anlaşılıyordu.

Dün de…

Ülkenin en büyük şehrinde, İstanbul’un kalbi bilinen Beyoğlu’nda canlı bomba kendini patlattı.

Akla önce “İstihbarat ne yapıyor?” sorusu geliyor, ama Ankara’da Amerikan Elçiliği internet sitesinden, İstanbul’da Alman Başkonsolosluğu’ndan yapılan uyarılar istihbaratın bilgiyi getirdiğini anımsatıyor.

O zaman da…

Yeterince güvenlik önlemi mi alınamıyor?” sorusu akla geliyor. Fakat iki bombanın da polisin tam da beklediği yerde patladığını görüyoruz.

Öfkeliyiz, sinirliyiz, içimiz içime sığmayacak kadar tepkiliyiz.

Ülkenin her yeri, polisin çektiği sarı renkli olay yeri inceleme şeritleriyle dolmaya başladı. Bu normal bir durum değil. “Alışalım mı, itiraz mı edelim?” tartışması da çoktan gerilerde kaldı.

Başkentteki bombanın hedefi devletti. İstanbul’daki bomba ise daha çok Türkiye’nin ekonomisi ve turizmine zarar vermeyi hedefliyor gibi.

Çünkü…

Bombanın patladığı saatte Beyoğlu’nda turist sayısı daha fazlaydı. Zaten açıklanan yaralı listesi de turist çeşitliliğini, yani her milletten insanın orada olduğunu gösteriyor.

Cuma akşamı turizmci bir dostumuzla konuşurken şunu söylemişti:

Antalya turizmine darbe yalnızca Putin’in Rus turistleri göndermemesi değil. Sultanahmet bombası Avrupalı turistİ ürküttü. Avrupalı turist korktuğu için Antalya boş kaldı.”

Söylediğine göre…

Akdeniz sahillerinde adları çok bilinen bazı büyük tatil köyleri bu sezon hiç açmama kararı almışlar. Bazı oteller erken rezervasyon sonuçlarına bakarak karar vereceklermiş.

Bunları anlatan dostumuz, “Yerli turist bu büyük tesisleri kurtaramaz” diyordu.

Kısacası…

Kimsenin alışmasının mümkün olamayacağı bu bombalar, canlarımıza mal oluyor, sinirlerimizi bozuyor, paniğe yol açıyor, günlük yaşamı da öldürüyor.

Yüksek İhtisas Kavşağı’nı hiçbir cumartesi dünkü kadar sakin ve boş görmemiştik. Ama insanlar bir yere gitmeye çekinir oldular.

Huzurumuz da, toplumsal ayarlarımız da bozuldu. Bir çıkış yolu vardır elbette.

 

HDP bileşenleri ve seçmenini sıkıntıya soktu

 

Selahattin Demirtaş’ın cumhurbaşkanı adaylığıyla HDP’ye gelen sol bir yapı var. Onlara 7 Haziran seçiminde AK Parti karşıtı cephe ve CHP’nin bir kesimi eklendi.

O süreçte, AK Parti’ye karşı umut bağlayanların buluşması HDP’nin Bursa’dan milletvekili çıkarmasını sağladı.

Son süreçte tırmanıştaki söylemler yerine terörün altında kalan bir yaklaşım sergilemesi, HDP’nin hem bileşenlerinde, hem de seçmeninde sıkıntıya yol açtığı görülüyor.

Nitekim…

Bursa’da 21 Mart dışında nevruz kutlamasına izin verilmeyeceği açıklamasına karşın dün Arabayatağı’nda planlanan gösteriye katılım çok düşük kaldı. Zaten polis meydanı boş bırakmadığı için dağıldılar.

 

Bursa çiftçisini 4 bin kilometre uzaktan İsveç güldürdü

 

İlk adımları şubat ayının başında bu sütunlardan duyurduk… İsveç’in en büyük, Avrupa’nın da sayılı gıda ithalatçılarından biri olan Elsanta firması sebze-meyve ithal etmek üzere Türk pazarına yöneldi.

Bağlantıyı da…

Osmangazi Ziraat Odası Başkanı Hakan Ekim kurdu. İsveç firmasının yöneticileriyle Bursa çiftçisini bir araya getiren Ekim, giderek gelişecek bir bağlantıyı da sağlamış oldu.

Yapılan karşılıklı görüşmeler sonunda, İsveç’in Elsanta firması Bursa’dan öncelikle şeftali, armut ve incir almak üzere çiftçilerle anlaştı.

Ardından…

Yine Hakan Ekim’in arabuluculuğuyla domates pazarına yönelen firma, Antalya seralarında yetişen domates ve biberler için de anlaşma yaptı.

Hatta…

Antalya’dan alınan domates ve biberleri taşıyan 6 tırla İsveç’e doğru yola çıktı.

Gelişmeyi konuştuğumuz Osmangazi Ziraat Odası Başkanı Hakan Ekim, 4 bin kilometre uzakta bulunan pazardan umutluydu:

Rus pazarının kapanması Bursa’yı çok etkiledi. İsveç firması bu nedenle çiftçimiz için umut oldu. Bursa’dan ilk etapta şeftali, armut, incir alacaklar. Fakat ürün çeşidimizi arttıracağız. Bu daha başlangıç.”

 

Kapalıçarşı’daki kumaşçı dükkanı tiyatro oyunu oldu!

 

Oyunu… Bursa tiyatro sanatçısı ve yazar Serhat Can yazdı. Mekan, konu, çevredeki kişiler Bursalılar için hiç de yabancı değil.

Çünkü…

Kapalıçarşı’daki bir kumaşçı dükkanı sahibinin ailesinde yaşananları konu alıyor.

Gerçi…

Bugünkü Kapalıçarşı’da kumaşçı kalmadı, kuyumcular çarşının neredeyse tamamına egemen oldu, ama senaryodaki zaman bugüne ait değil, 1960 yılının Bursa Kapalıçarşı’sında geçiyor.

Kapalıçarşı’dak kumaş dükkanı sahibi olan oğlu, gelini ve 2 torunuyla yaşayan Alzheimer hastası babaannenin yaşadıkları anlatılıyor.

5 kişilik oyunda, yazarı Serhat Can’la birlikte Türk Anneler Derneği Bursa Şubesi Başkanı Hande Gençosman ve küçük oğlu Cenk Gençosman ile Şule Yenice Can, Meltem Durdurak oynuyorlar.

En önemlisi…

Türk Anneler Derneği Bursa Şubesi etkinliği olarak 27 Mart Pazar günü saat 20.00’de Merinos Orhangazi Salonu’nda sahnelenecek olan Babaannem Unutmamış adlı oyunun geliri, Nilüfer’de yapılacak Alzheimer Konuk Evi’ne bağışlanacak.

 

Mudanya sahilleri film-dizi platosu oldu

 

Şu sıralar Mudanya’da başrollerini Nejat İşler ve Serenay Sarıkaya’nın oynadıkları sinema filmiyle Gürkan Uygun ve Ayça Varlıer’in oynadıkları televizyon dizisi çekiliyor.

O nedenle Mudanya ve Burgaz sahilleri kurulan setlerle platoya döndü. Çekimleri izleyenler, sektörün ne kadar meşakkatli olduğunu da görüyorlar.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X