Ahmet Emin Yılmaz
Ahmet Emin Yılmaz
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Çadırdan fırlayıp meydana koşan göçerler Edebali’yi duygulandırdı

15 Temmuz gecesi yaşanan darbe girişimine karşı kendi yaşamını hiçe sayarak sokaklara çıkanların pek çok öyküsü var. Bu öyküleri gazetelerde okuyup televizyonlarda izlemeye devam ediyoruz.

Kuşkusuz, hepsi birer demokrasi destanı elbette ve ileride kitap olarak dünya darbeler tarihi içinde yerlerini alacaklar.

Bununla birlikte… 

Kamuoyuna yansımayan, hatta gözden ırak kalan öyküler de var.

İşte…

Öyle bir 15 Temmuz öyküsünü önceki akşam Olay Televizyonu’ndaki Her Açıdan programında konuk ettiğimiz Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali anlattı.

Anlatırken de gözleri yaşardı.

Söze…

Yıldırım’daki insanlarımız değerlerine, kültürlerine bağlıdır. Medeniyetin temsilcisi konumunda olduklarının bilincindeler” diye başladı ve devam etti:

Toplumsal dayanışmayı, komşuluk ve aile ilişkilerini en üst düzeyde tutarlar.”

Sonra da…

Cuma günü önüne gelen dosyada okuduklarını anlattı:

Bir sosyolog arkadaşımız var. Yıldırım’daki tüm mahallelerde yaşama yönelik araştırmalarını sürdürürken, Değirmenönü Mahallesi’ne yerleşen ve 4-5 çadırda yaşayan ailelere de gidiyor.”

Şu bilgiyi verdi:

Orada çadırlarını kuran Roman vatandaşlarımız Karabük’ten gelmişler. Çok zor bir yaşam sürüyorlar. Çocukları da var.”

Şunu vurguladı:

Bir yandan hastalıklarla boğuşuyorlar, bir yandan iş bulamamaktan şikayet ediyorlar. Öyle olunca beslenmeleri de sıkıntılı oluyor, sağlıklı gıdalarla beslenemiyorlar.”

Şunu da ekledi:

Sosyolog arkadaşımızla yaptıkları görüşmelerde, göçebe yaşamın kendi tercihleri olmadığını, zorunluluktan böyle yaşadıklarını söylüyorlar.”

Sonra da…

Duygulandığı bölüm şu:

Arkadaşımıza 15 Temmuz gecesini anlatırken, ‘O gece darbe olduğunu duyunca hemen bayraklarımızı kaptık ve çadırlarımızdan fırlayıp meydana koştuk’ diyorlar.”

Değerlendirmesi de şu:

İşte olay budur. Söz konusu vatan ve memleket olunca, çadırda yaşayıp dereden su getiren göçebe ailenin hassasiyetini okurken çok mutlu oldum ve çok duygulandım.”
 

Yıldırım’da 6 bin kaçak yapı suya kavuştu

 

Türkiye’nin gündemine Bursa’dan girdi, AK Parti’nin seçim vaadi oldu, seçim sonrası da yasalaştı. Böylece, kaçak yapılara kentsel dönüşüm şartıyla elektrik, su, doğalgaz bağlanmasının önü açıldı.

Ne var ki…

Yasaya öncülük etmesine karşın Bursa’da uygulama tıkanıp kaldı. Aşma formülünü ise Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali buldu. ve uyguladı.

İşte…

Edebali formülüyle Yıldırım’da elektrik, su ve doğalgaza kavuşan ev sayısı 6 bini geçmiş. Edebali, gelinen noktayı “Elektrik, su alan nüfusunun yarısında sorunun çözülmesi” olarak görüyor.
 

Yıldırım Belediyesi kentsel dönüşüm şirketi: Yeşil Yıldırım

 

Bursa merkezdeki belediyeler arasında en fazla kentsel dönüşüm planlaması ve projesi üreten belediye olarak Yıldırım Belediyesi öne çıkıyor.

Kentsel dönüşüm için 21 bölge oluşturan Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali, 5 hektardan başlayan alanlarda dönüşüm projelerini hazırlarken farklı bir adım daha attı.

O adımı da şöyle açıkladı:

Belediye bünyesinde bir şirketimiz var. Yüzde 100 Yıldırım Belediyesi ürünü olan bu şirketimizin adı Yeşil Yıldırım.”

Şirketi şöyle tanıttı:

Bizim şirketimiz kentsel dönüşümdeki mülk sahipleriyle yükleniciler arasında koordinasyonu sağlıyor. Mülk sahibinin mağdur olmaması, borçlandırılmadan güvenli bir yapıya sahip olabilmesi için çalışıyor.”

Devam etti:

Masanın öbür tarafına geçip yüklenici gibi düşünüyor. Bu kez de en ideal mimari çözümleme, emsal değerlendirme gibi noktalara çalışıyor. Sosyal donatı alanlarının nasıl daha değerli hale geleceğini düşünüyor.”

Şunu da ekledi:

Bir yandan, masanın bu kez başka tarafına geçip belediye gibi düşünüyor.”

Amacı da şöyle açıkladı:

Teraziyi doğru tutmak lazım. Teraziyi doğru tutacak el de belediyedir.”

Kriteri şu:

Uygulama yapacağımız alanın şehrin diğer parçalarına olumlu ya da olumsuz etkilerini düşünmemiz gerekiyor. İşte Yeşil Yıldırım şirketimiz de küçük parçanın bütün içindeki etkisinin değerlendirmesini yapıyor.”
 

Kantarın Topuzu kaçmasın: Yaşamın her alanında terazi var

 

Açıkça söylemek gerekirse… İpeker Fabrikası olarak bildiğimiz, gazetecilikte polis-adliye muhabirliği dönemindeyse Talimhane’deki Merkez Jandarma’ya gidip gelirken önünden geçtiğimiz eski binaya uzun yıllardır uğramamıştık. 

Daha açık söylemek gerekirse, Tofaş Anadolu Arabaları Müzesi ilk açıldığında ziyaret etmiştik. Neredeyse 10 yıl olmuş. Aradan geçen bunca yıldan sonra yolumuz Tofaş Anadolu Arabaları Müzesi’ne düştü.

Bir kere…

Artık tek müze yok orada. Mahallenin odunlu tarihi hamamını da içine alan bir sanat kompleksi oluşmuş. Hele botanik bahçesi özelliğinde, tarihi eser kalıntılarının da ortaya çıkarıldığı bahçeye hayran kaldık.

Bahçesinden kafeteryasına, konser alanından çocuklar için trafik eğitim pistine kadar resmen bir yaşam alanı ortaya çıkmış.

Zaten…

Günün içindeki saatlerde cıvıl cıvıl kalabalık.

8 yıldır Tofaş Anadolu Arabaları Müzesi Müdürü olarak görev yapan Aylin Tatlı önce araba müzesini gezdirdi. Dolaşırken at arabasının demir kaplı tekerliğinin şose yollarda çıkardığı ses efekt olarak kulağa geliyor.

Tahtadan yapılmış öküz ve at arabalarının en ilkel modellerinden en son model faytonlara kadar her tür var. Tofaş’ın otomobilleri de müzede yerini almış.

Ardından…

Sergi salonuna dönüştürülen tarihi Umurbey Hamamı’ndaki Kantarın Topuzu sergisini gezdik ve orada sergilenen terazileri Aylin Tatlı’dan dinledik.

Müzenin işletmeciliğini de üstlenen Naim Arnas’ın 35 yıl önce bir vitrinde görüp almasıyla başlayan terazi koleksiyonu gerçekten çok ilgi çekici.

Yaşamın her alanında dünden bugüne dünyanın her yanında kullanılan teraziler mükemmel dekorasyon içinde izlenime açılmış. Etkileyici terazi hikayeleri de dinledik Müze Müdürü Tatlı’dan.

Gezip görmekte yarar var.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X