Gelişmeler artık günlük skor bildirimine dönüştü. Nitekim, değişim için olağanüstü kurultay toplamak üzere harekete geçenler 604 imzaya ulaşıldığını açıklarken, yönetimden de 438 imza toplandığı açıklaması geldi.
Peki…
Bursa’da durum ne?
Onu da…
Bugün yurtdışından dönecek olan CHP İl Başkanı Hüseyin Akkuş açıkladı:
“İmza vermek, ya da vermemek herkesin demokratik hakkı. Benim elimdeki bilgilere göre Bursa’da imza veren delege sayısı şu an 18.”
Bu noktada…
8 ilçe başkanının imza verdiği yönünde bilgiler olduğunu anımsatıp, “İmza veren ilçe başkanlarının istifalarının isteneceği konuşuluyor” dediğimizde şu cevabı verdi:
“İmza veren ilçe başkanlarımız var, ama söylenen sayıda değil. İstifa istenmesi gibi bir durum yok, böyle bir şeyi düşünmüyorum da.”
Şunu ekledi:
“Bazı ilçe başkanlarımız var, onları anlayamıyorum. Örneğin İnegöl İlçe Yönetim Kurulu imza verilmemesi yönünde karar aldı, ama İlçe Başkanı arkadaşımız bu karara rağmen imza verdi. Ben bunu etik bulmuyorum.”
Ardından ekledi:
“Bütün bunları oturup konuşacağız ve aramızda tartışıp bir karara varacağız.”
Yol haritası şu:
“Pazartesi günü milletvekillerimiz ve il yönetim kuruluyla değerlendirme yapacağız. Salı günü de ilçe başkanlarımızla toplanacağız.”
Hesabı şu:
“Şu an 18 imza var. Pazartesi ve salı yapacağımız görüşmeler ve girişimlerden sonra 12-13’e ineceğini düşünüyorum.”
Düşüncesi de şu:
“Yani, pazartesiden itibaren onarım çalışmalarına başlıyoruz. Yerel seçime gidilirken birbirimizi kıracak bir ortam olmamalı. Parti içinde barış olması gerekiyor.”
Akkuş, Tansal’a Yalova’yı soracak
Değişim için imza kampanyası başladığında yurt dışında olan, fakat her gelişmeyi yakından izleyen CHP İl Başkanı Hüseyin Akkuş bugün dönüyor.
Akkuş’un gündeminde bir de özel görüşme var:
“Nilüfer İlçe Başkanımız Mehmet Turan Tansal’a bazı şeyleri neden yaptığını soracağım. Özellikle de Bursa’da toplanan imzaların Yalova İl Başkanı’na verilip verilmediğini öğreneceğim. Eğer verilmişse parti suçu olacağını, komşuluk ilişkilerine de ters düşeceğini söyleyeceğim.”
Bayram Kazancı’dan sert çıkış: İYİ Parti fitne yayanların yeri değil!
İYİ Parti’de seçim sonrası teşkilat değerlendirmelerinin yapıldığı ve teşkilatta bazı isimlere Selçık Türkoğlu’nu sorulduğu söylentileri üzerine İYİ Parti İl Başkanı Bayram Kazancı’dan mesaj geldi.
Mesajında…
İYİ Parti’nin Afyon kampında olduğunu belirten Kazancı, söylentilerle ilgili sert tepki gösteriyor.
Söylediği şu:
“Biz ülkemizin ve partimizin geleceğine yön vermek için çalıştay yapıyoruz. İYİ Parti’nin gelişmesine engel olmak isteyen bazı şer odakları ise asparagas ve asılsız haberlerle sadece partimize zarar vermek için fitne üretiyorlar.”
Mesajı şu:
“İYİ Parti iyilerin ailesidir. Fitne yayanların yeri İYİ Parti değildir.”
Anıları canlandıran ilan: Gazeteci, profesörün kariyerini nasıl sarstı?
1982 yılı şubatıydı… Çalıştığımız Doğru Hakimiyet gazetesinde tek sütunluk bir ilanda Toraks Derneği bilgi değişimi toplantısını görünce kalkıp gittik. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nihat Özyardımcı ile orada tanıştık. Çalışmalarına basının ilgi göstermemesinden yakınıyordu.
Kürsüye çıkan doktorlar Latince kelimelerle sunumlar yapıyorlardı. Nihat Hoca’nın Başasistanı olan rahmetli Dr. İsmail Faki yanımıza oturup tercüme etti. O akşam müthiş bir dost kazandık.
Son konuşmacı Nihat Hoca sigaranın yaşamı kısalttığını çarpıcı örnekle anlattı:
“Günde 1 paket sigara içenin şu kadar, 2 paket içenin bu kadar, 3 paket içenin şu kadar ömrü kısalır, 4 paket içenin kısalmaz. Çünkü kısalacak ömür kalmaz.”
Ertesi gün Doğru Hakimiyet’te tam sayfada dinlediklerimizi yayınladık.
Sonraki günse, Milliyet gazetesinin 3. sayfasındaki “Bu nasıl profesör?” manşetiyle yerimize çakıldık.
Haberde, “bir bilim adamının nasıl günde 4 paketten fazla sigara içenin ömrü kısalmaz diyebileceği” tartışılıyordu. Nihat Hoca tam o sırada aradı.
Habere şaşırdığımızı söyledik, ama Hoca öfkeliydi, “Doğru Hakimiyet’teki yazıda sorun var mı?” desek bile “Orada yok, ama toplantıya sen geldin ve akademik kariyerimi sarstın” diyordu.
Haberin sırrını sonradan çözdük:
Anadolu Ajansı Bölge Müdürlüğü yerel gazetelerde çıkan haberleri gündeme alınıp Ankara’ya geçiyormuş. Haberler teleksle geçildiği için sayfası sayısı hesabı yapılıyormuş.
Teleks operatörü bizim yazıyı sayfaya dökerken, son cümle sığmamış. Başka haber olmadığı için de son cümle atıverilmiş. İşte o cümlede “Çünkü kısalacak ömür kalmaz” ifadesi varmış.
Bunu Prof. Dr. Nihat Özyardımcı’ya anlatamadık. 4-5 yıl bizimle küs kaldı. Toraks Derneği de, bir gazetecinin katıldığı ilk toplantıdan sonra kapandı.
Bu anımız…
Olay’da cuma günü yayınlanan vefat ilanıyla canlandı. Prof. Dr. Nihat Özyardımcı’yı kaybettiğimizi o ilandan öğrendik. Allah rahmet eylesin.
Nihat Hoca’nın adı bu kentte yaşamalı
Kaplıkaya’daki Göğüs Hastanesi’ni kişisel çevresinin yardımlarıyla Bursa’ya kazandıran, ilk başhekimi olan rahmetli Dr. İsmail Faki hastaneye Türkan Akyol adı verilmesinden sonra bir gün şunu söylemişti:
“Türkan Akyol ilk kadın Sağlık Bakanı, ama Bursa’ya göğüs hastalıkları alanında en büyük hizmeti Prof. Dr. Nihat Özyardımcı verdi. Onun adı bu hastaneye daha çok yakışır.”
Öneri dikkate alınmadı ve Hoca’ya yaşarken jest yapılamadı, ama vefatından sonra Dr. İsmail Faki ile birlikte adı yaşamalı.