Tarih 18 Temmuz 2017… Meyve ve sebzede bölgenin ürün ambarı topraklara sahip olan, Karacabey ve Mustafakemalpaşa’ya sabah 06.30’da görülmemiş şiddette dolu yağışı başladı.
Daha açık söylemek gerekirse, gökten resmen afet indi.
Üstelik…
Hasat zamanıydı ve uzun süre devam eden dolu yağışıyla, Karacabey’de 10 bin, Mustafakemalpaşa’daysa 80 bin dönüm arazide ürünler parçalandı, toplanamaz hale geldi.
O gün…
Daha yağış tam kesilmemişken İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Ömer Ceylan hemen araziye çıktı.
Mustafakemalpaşa Ziraat Odası Başkanı Mehmet Aydemir ve Karacabey Ziraat Odası Başkanı Erhan Erdem’le birlikte parçalanmış ürünlerin olduğu tarlaları ve bahçeleri dolaşan Ceylan aynı hızla dönemin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı olan Faruk Çelik’i bilgilendirdi.
Çelik de…
Önce Karacabey ve Mustafakemalpaşa’daki Ziraat Odası başkanlarıyla telefon görüşmesi yaptı, sonra da aynı hızla devletin ilgili birimlerini harekete geçirirken, “zarar tespitinin çok hızlı yapılmasını ve çiftçinin yaralarının çok hızlı sarılmasını” istedi.
Aslında…
Çiftçileri bu gibi dolu başta olmak üzere afetlerden korumak için Tarsim modeliyle sigortalama getirilmişti. Arazileri sigortalı çiftçiler için zararın giderilmesi sigorta şirketinin hareketine bağlıydı.
Ancak…
Yapılan tespitler sırasında başka bir tarım gerçeği ortaya çıktı. Doludan zarar gören ekili arazilerin büyük bölümü miraslı arazi oldukları için kayıtlı değildi. Bu nedenle de Tarsim kapsamına girmedikleri için afet sigortaları da yoktu.
Ayrıca…
Zarar gören arazilerin önemli bir bölümü de mülk sahipleri tarafından ekilmemişti. Yani icara verilen arazi olarak işlenmişlerdi.
Sorunun nasıl aşılabileceği görüşmeleri yapılırken hükümette değişiklik oldu ve Faruk Çelik bakanlık görevinden ayrılırken, Hakan Çavuşoğlu hükümete Başbakan Yardımcısı olarak girdi.
Sorunu bilen Çavuşoğlu hemen Karacabey ve Mustafakemalpaşa’da afet mağduru çiftçilere yardımı gündemine aldı.
Dahası…
Yağış anından beri hızlı hareket eden devlet, Başbakan Yardımcısı Çavuşoğlu’nun da özel ilgisi ve çabasıyla hızlı hareketi sürdürdü, dolu mağduru çiftçi için 4 milyon lira yardım çıkardı.
Böylece…
Sigorta dışında Türkiye’de ilk kez mağdur çiftçiye yardım yolu açıldı. Bir anlamda Karacabey ve Mustafakemalpaşa çiftçisi için özel uygulama yapıldı.
Çiftçiye dolu yardımı eşit dağıtılacak
Karacabey ve Mustafakemalpaşa’da dolu mağduru çiftçiler için Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı olarak Faruk Çelik’in girişimlerini sonuca Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu ulaştırırken özel bir durum da ortaya çıktı.
Çünkü…
Devlet ilk kez çık hızlı hareket etti ve ilk kez Bursa’ya özel yardım yaptı.
Çavuşoğlu’nun özel takibi ve çabasıyla çıkan 4 milyon lira bu nedenle önemli.
Gerçi…
Resmi açıklama yapılmadı, ama kulağımıza geldiği kadarıyla “4 milyon lira yardımın dolu mağduru çiftçilere eşit dağıtılması” planlanıyor.
AK Parti’deki yeni dönemin ilk fotoğrafı
2 dönemdir Şanlıurfa Milletvekili olsa da Bursa’nın siyasetçisi olan Faruk Çelik 10 yıllık bakanlık görevi ardından Bursa’da dostlarıyla bir araya geliyor.
Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu da her fırsatta Bursa’da resmi ve siyasi programlara katılıyor, partilileriyle buluşuyor.
Çavuşoğlu ve Çelik önceki akşam AK Parti Kurucu İl Yönetim Kurulu’ndan Seyfettin Sivri’nin oğlunun düğününe katıldılar, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin kıydığı nikahta AK Parti İl Başkanı Ayhan Salman’la birlikte şahitlik yaptılar.
Masada AK Parti Bursa Milletvekili Emine Yavuz Gözgeç ile eski milletvekili İsmet Su ve AK Parti Osmangazi İlçe Başkanı Ali Yılmaz da vardı.
Çelik tanımadığını söylediği yeni il başkanı Salman’la da burada tanıştı.
Otoyol elbette istiyoruz, ama maliyet hesabını yanlış yapıyoruz!
1999 yılıydı… Dönemin siyasetçilerinin, özellikle de ANAP İl Başkanı olduğu süreçte siyasi gücünü Ankara’ya kabul ettiren rahmetli Mehmet Gedik’in çabaları sonucu Bursa Çevre Yolu yapımı İstanbul-Bursa-İzmir Otoyolu kapsamında ihaleye çıkarılmıştı.
Ortada otoyol yoktu ve inanan da yoktu, ama Bursa Çevre Yolu için ödenek çıkmayacağını gören Gedik, dönemin Başbakanı olan Mesut Yılmaz’ı ikna etmiş ve olmayan otoyolun Bursa geçişi için ihale yaptırmıştı.
İhale sonrası…
Karayolları Genel Müdürlüğü ve yapımcı firma temsilcileri ÇED kapsamında Demirtaş’ta halkı bilgilendirme toplantısı yaptılar.
O toplantıda…
Eğitim Fakültesi Dekanı olarak Prof. Dr. Ulviye Özer’in sözleri hala kulaklarımızda çınlıyor:
“Bu yola kimse karşı değil, hepimiz destekliyoruz. Fakat ovanın en verimli topraklarından geçiyor. Gelin yolu yüzeyde yapmak yerine, Avrupa’daki gibi viyadükler üstüne yapalım, üstten araçlar geçerken aşağıda topraklar ekilsin.”
Herkes heyecanlandı, ama Karayolları temsilcileri “bütçenin yetmeyeceğini” söylediler. Ulviye Hoca’nın önerisi de bütçe maliyetine kurban gitti.
Hafta içinde Hürriyet Gazetesi’nde Ahmet Hakan’ın köşesinde ormandan viyadükle geçen otoyol fotoğrafı ve “Bizde neden olmuyor?” yazısını görünce aklımıza bunlar geldi.
Ne yazık ki…
Maliyet hesaplarını yanlış yapıyoruz. Toprağın ve doğanın değil, betonun ve asfaltın maliyetini önemsiyoruz.
Nilüfer Köy-Terminal yoluna iyileştirme yapılamaz mı
Kent merkezinde yoğunluğu azaltmak için ovada alternatif yollar üreten Büyükşehir Belediyesi’ne bir öneri de okurumuz Ercan Bayramlı’dan geldi.
Nilüfer Köy’den başlayıp Terminal yanından İstanbul Yolu’na ulaşan yolun 1998 yılında dönemin Bursa Valisi olan Orhan Taşanlar tarafından asfaltlandığını anımsatan Bayramlı, bugün aşınan kaplamaya dikkat çekerken yoğun trafiğin yol açtığı sıkıntıları da anımsatıyor.
Sonra da…
“Büyükşehir Belediyemiz fazla masraf gerektirmeyen bu yolu iyileştirirse İstanbul ve Mudanya yolları arasında önemli bir bağlantı yolu kazanır” diyor.
Öneri bizce de yerinde.