Siyaset çok değişken… Geçen hafta hükümet umuduyla koalisyon görüşmelerine odaklanmıştık. Hükümet kurulabilmesi için Anayasa’nın tanıdığı 45 günlük sürenin son haftasına girerken bu kez umutlar tükendiği için erken seçim dediğimiz yeniden seçim üzerine kafa yoruyoruz.
Hatta, Genel Merkezler hazırlıklara başladı bile.
Bu gibi durumlarda…
Yani seçime gidilen ortamlarda siyasi tablo hep merak edilir. Bilimsel yöntemler ve kriterlerle yapılan araştırmaların ne gösterdiği daima önemsenir.
Biz de…
Son siyasi tabloyu öğrenmek için İstanbul merkezli Ada Araştırma Yönetim Kurulu Başkanı Metin Ünal’ı aradık. Pazar günü olmasına karşın, yoğun bir değerlendirme toplantısının tam ortasındaydı.
Yaptıkları araştırmalar kapsamında izlenimlerini sorduk. Önce şunu söyledi:
“Geçen haftaki araştırmalar koalisyon görüşmeleri sırasındaydı. Şimdi seçim sürecine girdik. O nedenle bu hafta yeniden sahaya çıkıyoruz.”
Sonra da izlenimlerini aktardı:
” AK Parti yüzde 3’e yakın artışla yüzde 44’e gelmiş gözüküyor. CHP ise yüzde 1 artışla yüzde 26’yı aşma noktasında.”
Şunu da paylaştı:
“MHP yüzde 2.5-3 puanlık azalmayla yüzde 13 civarına geriledi. Seçimde yüzde 13 oy alan HDP’nin de yüzde 10-11 bandına gerilediği gözüküyor.”
Ardından…
Seçimden 2 ay sonra oylarında artış görülen partilerin değerlendirmesini yaptı.
Bir…
“AK Parti’nin tek başına iktidar olabilmesi için 18 milletvekiline ihtiyacı var. Yüzde 41 oy aldı, araştırmalar yüzde 35’e düşse bile bugünkü kadar milletvekili çıkaracağını gösteriyor. Ama böyle bir düşüş olası değil.”
Yorumu şu:
“Hem bugünkü siyasi tablo, hem süreç yönetimi, hem de ülkedeki terör ortamı ‘süreci yönetebilecek parti’ görüldüğü için AK Parti’ye yarıyor.”
İki…
“CHP de koalisyon görüşmelerinde sergilediği olumlu ve samimi yaklaşım nedeniyle küçük de olsa yukarıya doğru bir hareket sergiliyor.”
Bir de…
Araştırmalardaki izlenimleri doğrultusunda inişteki partiler yorumu yaptı:
Bir…
“MHP, koalisyon görüşmelerinde Genel Başkanı’nın tavrı nedeniyle oy kaybediyor. Seçmen, açıklamaları sorumluluktan kaçmak olarak görüyor.”
İki…
“HDP barış isteyerek geldi. Fakat ortada barış yok, aksine terör hortladı. “
Özel bir vurgu yaptı:
“HDP’nin hem Batı’da, hem de en güçlü olduğu Güneydoğu ve Doğu’da oy kaybetmekte olduğu görülüyor.”
Küçük bir örnek verdi:
“HDP 7 Haziran’da İstanbul’da üçüncü parti olmuştu. O sıraya MHP geri geldi, HDP ise dördüncü sıraya geriledi.”
Sokaktaki vatandaş da seçim istiyor
Bursa siyaset kamuoyunun Ar-Ge Deniz olarak tanıdığı ve sokaktaki vatandaşın eğilimini belirlemeye yönelik anket çalışmaları yapan Deniz Üzülmez de ekibiyle sahaya çıktı.
Bursa merkez ve 17 ilçede 3 bin 250 kişiyle sokak anketi yapan Üzülmez çalışmasında “Erken seçim olmalı mı?” diye sordu.
Sokaktaki anketten yüzde 51.8 “erken seçim şart” cevabı çıkarken, koalisyon isteyenler yüzde 24.5’te kaldı.
Ankete cevap verenlerin yüzde 17.3’ü erken seçimi gereksiz bulurken, yüzde 6.4 de fikri olmadığını söyledi.
Turgay Mesci’den öneri: Karacabey Yolu 3 şerit olmalı
Turgay Mesci 2006-2011 arasında Karayolları 14. Bölge Müdürü olarak hem Bursa, hem de bölgedeki illerde önemli Karayolları projelerine imza attı.
Çevre Yolu’nun Doğu’da Gölbaşı’ndan Yenişehir Kavşağı’na uzatılması onun önerisiydi.
Mudanya Yolu’nun 3’er şeritli olarak yeniden yapılmasında da onun imzası var.
Yine…
Görevden alındığında attığı son imza Samanlı-Çevre Yolu arasındaki bağlantı yoluydu.
Şimdilerde…
Karayolları’ndaki yol ve makine deneyimlerini Uludağ Üniversitesi’nde verdiği derslerde öğrencileriyle paylaşıyor. Ayrıca kitap yazarak kamuoyuna da bilgilerini aktarıyor.
Dün…
“ İzmir Yolu yaz gelince Heykel trafiği gibi, kurtuluş otoyolda” başlıklı yazımız üzerine aradı. Deneyimli Karayolcu’yla, özellikle bayram tatilleri ve yaz dönemlerinde İstanbul’un Ege’ye geçiş güzergahı olması nedeniyle trafik yoğunluğu yaşanan Karacabey Yolu’nu konuştuk.
Önce şunu söyledi:
“Trafiğin arttığı ve yolun yetersiz kaldığı tespitine katılıyorum. Gerçekten Karacabey Yolu yaz dönemleri hafta sonlarında adeta şehir içi gibi oldu.”
Öngörüsü şu:
“Otoyol yapılsa bile İzmir Yolu’nun Bursa-Karacabey arasındaki yoğunluğun azalmayacağını, hatta sanayileşme ve yeni kentler nedeniyle önümüzdeki süreçte daha da artacağını söyleyebiliriz.”
Önerisi ise şu:
“Tek çare Bursa-Karacabey arasındaki yolda şerit arttırmak. Yani, 2 şeritli olan Karacabey Yolu 3 şeride çıkarılmalı. Sorun ancak böyle çözülür.”
Sonra da şunu ekledi:
“Görevden ayrılmadan önce Karacabey Yolu’nun gidiş-geliş 3’er şeritli hale getirilmesi için proje hazırlanması talimatını vermiştim. O çalışmanın yapılıp yapılmadığını bilmiyorum.”
Otoyolda Bursa-Balıkesir arası belirsiz!
Otoyolun Körfez Köprüsü’nden Bursa’ya kadar olan bölümünde tünellerden ve zeminden kaynaklanan inşaat tekniği sorunları gecikmeye yol açtı.
Bursa’dan Balıkesir’e kadar olan bölümdeyse, kamulaştırma bedeli ödemeksizin arazi elde edilmesini amaçlayan toplulaştırma uygulamasına itirazlar da bu bölümün henüz başlamamasına neden oldu.
O bakımdan…
2016 yılı sonunda Körfez Köprüsü ve otoyolun Bursa’ya kadar olan bölümü bitse de, Bursa’dan İzmir’e ulaşım için henüz bir öngörü yok.