Yüzyıllardır yaşadığımız dünyanın en karışık coğrafyasında, üstelik bizden koparılıp cetvelle sınırları çizilen bölgede önemli gelişmeler yaşanıyor.

Bu gelişmeleri…

Olay Televizyonu’ndaki Her Açıdan programında konuk ettiğimiz Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu değerlendirirken önce geçmişteki dış politika anlayışını eleştirdi:

“Türkiye bölgede önemli müttefik olmasına rağmen, kendi dış politikasını hayata geçiremiyor, çizilen çerçeve ve sınırlar içinde hareket ediyordu.”

Sonrasında…

2002’de AK Parti iktidarı ve Recep Tayyip Erdoğan’ın paradigmayı değiştirmesiyle “sınırlarına hapsedilen ülke” olmaktan çıktığını söyledi.

Şunun da altını çizdi:

“Bölgede harita çalışmaları yapanlar, proje hazırlayanlar, yeni bir dünya kurgulayanlar artık masa başında başarı elde edemeyecekler.”

Ardından…

“Çünkü bu bölgede Türkiye var ve bu coğrafya bizim medeniyet alanımız” deyip devam etti:

“Türkiye’yi tehdit edecek, risk oluşturacak ne varsa biz de kendi tezlerimizi ortaya koyacağız.”

Şunun altını çizdi: 

“Pısırık, ne söyleniyorsa yapan değil, kendi tezlerimizi dikkate alarak adım atmak zorundayız. Yoksa bu coğrafyadaki stratejik varlığımız sancılı sürece girer. Bunu da kabul etmek mümkün değil.”

Devam etti:

“Suriye’yle 900, Irak’la 350 kilometre sınırımızın öbür tarafında olan bitene seyirci kalamayız. Savunma hattımız Suriye’den, Irak’tan başlıyor.”

Şuna dikkat çekti:

“Eğer müdahale etmezsek bu ateşi bir gün içimizde görmemiz kaçınılmaz.”

Şunu vurguladı:

“Binlerce tır silahın terör örgütlerine verildiği, terörün terörle bitirilmeye çalışıldığı ortadayken, Türkiye de kendi adımlarını atıp kendi güvenliğini sağlayacaktır.”

Bu nedenle…

Küresel ittifakların Türkiye’yi baskılamaya çalıştığını kaydeden Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu daha yeni yaşanan NATO rezaletini anımsattı ve şunu söyledi:

“Türkiye’nin uluslararası platformlara üyeliği önemli, ama ilkelerinden taviz vererek her şeye rağmen sürdürmesi, sesini çıkarmayıp görmezden gelmesi de mümkün değil.”

Bu noktada…

“O eski Türkiye’de, 16 yıl öncesinde kaldı” deyip yeni Türkiye’yi tanımladı:

“Artık dik duran, gerçeği söyleyen, söylerken de haklılığını haykıran Cumhurbaşkanımız var. Türkiye’nin liderliğini, devlet geleneğini ve büyüklüğünü artık herkesin dikkate alması gerekiyor.”

Şunu da ekledi:

“Malazgirt’ten bu yana şehitlerimizin kanlarıyla suladığımız vatanımızı vatan kılmak ve ilelebet yaşatmak için her türlü fedakarlığı yapacağız.”
 

“Milletin içinde olmadığı adımlar atılmayacak”

 

Küresel platformlar ve kimi ülkeler ne yaparlarsa yapsınlar her şeyin dünyanın gözü önünde cereyan ettiğini milletin oyunların farkında olduğunu kaydeden Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu net bir ifadeyle şunu söyledi:

“Türkiye’nin kutlu yürüyüşüne daha emin adımlarla yürümek; 2023, 2053 ve 2071 hedeflerimize ulaşmak için çalışacağız, çalışacağız.”

Şunun sözünü verdi:

“Milletimiz ne derse o olacak, milletin içinde olmadığı adımların taraftarı olmayacağız.”
 

“Rıza Sarraf üzerinden baskı”

 

Amerika’daki mahkemeyi sorduğumuzda Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu yakın geçmişi anımsattı:

“Gezi sürecinde Türkiye’yi sokak hareketleriyle teslim alamadılar. 17-25 Aralık’ta yargı susturucusu takılmış darbe girişimiyle karşı karşıya kaldık. 15 Temmuz’da da tüm güçlerini toplayıp saldırdılar.”

Ardından…

“Bunları yapanların bundan sonra yapmayacaklarının garantisi yok” dedi ve ekledi:

“Zaten vazgeçmiş değiller. Amerika’da Rıza Sarraf üzerinden Türkiye’ye baskı kurmaya çalışıyorlar.”
 

Cumhurbaşkanı’nın Bursa hakkındaki özel bilgisi şaşırtıyor

 

Bursa’daki ilk televizyon programında Olay TV’de konuk ettiğimiz Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu’na, milletvekili olarak Bursa sorunlarını takip ederken, Başbakan Yardımcısı olup karar mekanizmasına geçtiğini anımsattık ve “Merkezi yönetim Bursa’ya nasıl bakıyor?” diye sorduk.

O da…

“Sayın Cumhurbaşkanımız Bursa’ya çok büyük önem veriyor. Her görüştüğümüzde, Bursa’yla ilgili sorduklarından bunu anlıyorum” diye söze başlayıp, çok özel bir bilgi paylaştı:

“Bursa’yla sürekli iletişim halinde olduğunu, siyasi ya da ekonomik ne varsa hepsiyle ilgili bire bir bilgi sahibi olduğunu görünce şaşırıyorum.”

Sonra da şunu söyledi:

“Milletvekilliği dönemimizde takip ettiğimiz, başarılı olduğumuz ya da olamadığımız ne varsa Başbakan Yardımcılığı makamımızın sağlayacağı avantajları sonuna kadar kullanmak için elimden geleni yapacağım.”

İçtenlikle de ekledi:

“Bursa’nın milletvekiliyim, Bursa’da doyuyorum, Bursa’da bulunuyorum, siyasetten sonra da Bursa’da yaşamaya devam edeceğim. Sokakta selam verdiklerimden Bursa’ya bir şeyler katabildiğimi duymak isterim.”
 

Bursa’ya kararnamede sürpriz var

 

Bursa’nın sorunlarını bilen ve zaten takip eden bir siyasetçe olarak, Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu şu mesajı verdi:

“İnşallah çok uzun sürmez, Bursa’yla ilgili güzel haberleri hep birlikte Ankara’dan alacağız.”

Israr edince de, açıklamadı ama küçük bir ipucu verdi:

“Aksilik olmazsa, önümüzdeki kararnameyle Bursa’ya beklenen bir fayda sağlamış oluruz.”
 

Görevini devredecek İlçe Başkanı gibi değil, yeni seçilmiş gibi 

 

Fotoğraf ilgimizi çekti… AK Parti Nilüfer İlçe Başkanı Celil Çolak ve Kadın Kolu Başkanı Fatoş Şahintürk perşembe günü Öğretmenler Günü kutlaması için Nilüfer’in en uzaktaki dağ köyleri olan Güngören ve Yaylacık’a gitmişler.

Oysa…

Çolak’tan AK Parti Nilüfer kongresinde aday olmaması istendi, yerine de yeni başkan aranıyor. O nedenle görevdeki son günleri.

Buna karşın…

Sanki göreve yeni gelmiş gibi, Kadın Kolu Başkanı’yla köyleri dolaşması siyaset anlayışı adına önemli.