Mahkeme kararı gereği… MHP kurultayı yarın tüzük değişikliği yapmak üzere toplanıp “olağanüstü kongrelerde seçim yapılamaz” maddesini kaldıracak.

Ne var ki…

10 Temmuz’da seçimli kurultay ilan eden MHP Genel Merkezi pazar günü yapılacak toplantıyı korsan ilan etti ve katılmayacaklarını açıkladılar.

Hatta…

“Tüzük gereği, kurultayı Genel Başkan ya da görevlendireceği bir Merkez Yönetim Kurulu Üyesi açabiliyor. Genel Başkan ve yönetim gitmeyeceğine göre o kurultay başlayamaz” diyorlar.

Bunu söylerken de, Çağrı Heyeti görevinin kurultay salonunu belirleyip üst kurul delegelerini çağırmakla sınırlı olduğunu, “görevinin salonun kapısında biteceğini” öne sürüyorlar.

Buna karşın…

Kurultayın yapılabilmesi için imza toplayanlar Çağrı Heyeti’nin kongreyi açacağını ve Kongre Başkanlık Divanı oluşunca da görevinin sona ereceğini söylüyorlar.

Tartışmalar da…

Tam bu noktada düğümleniyor. MHP olağanüstü kurultayı pazar günü toplanıp açılabilir mi, açılırsa neler yapılabilir?

Aslında…

Bugün MHP’nin yaşadığı krizin bire bir aynısı 6 yıl önce Bursa’da CHP Osmangazi’de yaşandı. Aralık 2010’daki olağanüstü kongrenin mimarı da CHP Osmangazi’nin eski ilçe başkanlarından Ahmet Memişoğulları’ydı.

Arayıp “o yaşananları” sorduk. Memişoğulları da anlattı:

“Ben il başkanlığına aday olunca Osmangazi’ye Sabit Şerbetçioğlu önce atandı. sonra seçildi. İl Başkanı Gürhan Akdoğan’dı, Sabit Şerbetçioğlu’nu görevden alıp Kurtuluş Akdeniz’i getirdiler.”

Devam etti:

“Biz de olağanüstü kongre için imza topladık. İl ve Genel Merkez kabul etmedi. Biz de mahkemeye başvurduk. Mahkeme bizi haklı buldu, kongre toplaması için Mehmet Çalım’ı kayyım olarak atadı.”

Şu nokta tıpkı bugünkü tartışmalara benziyor:

“İl ve Genel Merkez kayyımı tanımadığını açıkladı. Örgütten Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olan Önder Sav yönetimin düşmediğini ve görevi başında olduğunu söyleyip kayyıma defterleri teslim etmedi.”

Anlattıkları, bugün yaşananlara bire bir uyuyor:

“Kayyımın çağrısıyla toplanan kongreye İl Başkanı Gürhan Akdoğan ile İlçe Başkanı Kurtuluş Akdeniz gelmediler. Kongreyi de Kayyım Mehmet Çalım açtı. Divan Başkanlığını Yahya Şimşek’in yaptığı kongrede Recep Tek seçildi.”

Söylediği şu:

“Seçimin sonucu da hukuk mücadelesi gerektirdi, ama Önder Sav gibi bir dehaya rağmen kazandık. Bakıyorum da o yaşananların hepsi şu anda MHP’de tekrarlanıyor.”

Bir de bilgi verdi:

“Hatta bizim mahkeme kararlarımız ve süreç Saadet Partisi için de emsal oldu. Numan Kurtulmuş’un ayrılıp Mustafa Kamalak’ın geldiği kurultay bizim emsal kararla yapıldı.”

 

Ali Sağır açacak, seçim önergesi verilecek

 

Ali Sağır, Mehmet Bilgiç, Ayhan Erel’den oluşan Çağrı Heyeti’nin davetiyle yapılacak yarınki MHP kurultayı yol haritası belli oldu.

Buna göre…

Kurultayı, Çağrı Heyeti içinde en yaşlı üye olan Ali Sağır açacak. Adayların bir araya gelip belirleyecekleri Divan Başkanı yönetimi devraldıktan sonra gündeme seçim maddesi eklenmesi için önerge verilecek.

Ancak…

Seçimli kurultay Seçim Kurulu denetiminde yapıldığından 15 gün gerekiyor. O nedenle yarın seçimli kurultay tarihi belirlenecek, ama Genel Merkez’in duyurduğu 10 Temmuz’dan öncesi olacak.

Kulislerde 9 Temmuz konuşuluyor.

 

Akşener’in izlediği kurultay stratejisinden yansıyanlar

 

Hep birlikte izledik… Meral Akşener farklı bir kurultay stratejisi izledi.

Örneğin…

Bursa’ya gelişinde 47’si seçilmiş, 4’ü doğal 51 üst kurul delegesiyle toplantı salonunda buluşmak yerine Atatürk Spor Salonu’nda miting gibi toplantı yapıp halkla buluşmayı tercih etti.

Böylece…

MHP’deki değişim isteğini parti içi konu olmaktan çıkarıp kamuoyuna yaydı ve halkı da sürecin içine kattı.

Başarılı da oldu.

Gittiği her yerde bir partinin genel başkan adayı gibi karşılamanın çok ötesine geçen ilgi gördü. Bu özel strateji Devlet Bahçeli ve yönetimini rahatsız etti, ama MHP’yi de en çok konuşulan parti konumuna getirdi.

Görüntü şu:

Bugün, MHP’li olmayanlar dahil Meral Akşener’in gelmekte olduğunu konuşuyorlar. Adına siyasi rüzgâr denilen de bu. Akşener o rüzgârı yakaladı.

Elbette kurultay toplanmadan delegenin iradesi konuşulmaz, ama Meral Akşener’in bu yarışın favorisi olduğu gözle görülüyor.

Kuşku yok ki…

İşin bu noktaya gelmesinde MHP Genel Merkezi’nin izlediği politika da etkili. Kontrolündeki konuyu, “mahkemeye gidin, karar alın” diyerek, kontrolü dışına itti.

Diğer adayların durumları da ilginç.

15 Mayıs’ta yapılamayan kurultay buluşması sonrasında diğer adaylar rakip gördükleri için Akşener’e yönelik eleştiriler yapmışlardı. Görünen o ki Meral Akşener artık diğer adayların da güvencesi.

Çünkü…

Bahçeli devam ederse, bu kurultayda adı geçenlerin hiçbirine siyaseten yaşam şansı kalmaz. Onların varlıklarını sürdürebilmeleri Akşener’in seçilmesine bağlı. Onun için artık eleştirmiyorlar.

 

İhsan Bilgili kararını verdi: Gitmiyorum

 

MHP Yıldırım’ın eski ilçe başkanlarından, halen de Yıldırım ve Büyükşehir Belediye Meclisi Üyesi olan İhsan Bilgili’den elektronik posta geldi.

Bursa’nın seçilmiş 47 delegesinden 41’inin katılacağını teyit ettiği yarınki kurultay için 43 delege bekleniyor. Ancak Bilgili b.eklenen o delegelerden olmayacağını duyururken “Seçilmiş Genel Başkanı yok farz edemem” dedi ve yarınki kurultaya değil de 10 Temmuz’da Genel Merkez’in kurultayına katılacağını açıkladı.

 

Demirel’i ölüm yıldönümünde yalnız bırakmadılar

 

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel yaşamında toplumla hep iç içe bir siyasi liderdi. Isparta İslamköy’deki anıtmezarda dün ölümünün birinci yıldönümü nedeniyle yapılan devlet töreninde de bu bir kez daha görüldü.

Yıllarca birlikte siyaset yaptığı yol arkadaşları Türkiye’nin her yerinden gelip törene katıldılar.

Bursa’dan Milli Eğitim ve Milli Savunma eski bakanı Turhan Tayan ile DYP eski milletvekili Fethi Akkoç’un yanı sıra, DYP’nin eski il başkanlarından Hüseyin Çiftliklioğlu, Abdullah Biçen ve eski yöneticilerden Kemal Gemlik dün anıtmezardaydılar.

Törenden sonra Çiftliklioğlu ile konuşurken çok duygulandığını fark ettik. O da “Nasıl duygulanmam” dedi ve şunu söyledi:

“Zincirbozan’a uğurlarken de, Osmaniye’de karşılarken de vardım. Son dakikada iptal edilen Baro toplantısı için Bursa’ya gelişinde yanındaydım. “

Şunu da ekledi:

İslamköy’deki anıtmezarda güllerin altındaki kabrinde, ama biz yine beraberiz.”