Sinema önemli bir sanat dalı, basketbol hikayelerinden beyaz perdeye uyarlanan çizgi film karakterleri, NBA yıldızlarının oynadığı filmler çekildi. Önemli olanlarına bir bakarsak.
Hosiers (1986), küçük bir kasaba lisesinin koçluğunu üstlenen beden eğitimi öğretmeni Norman Dale’ın (Gene Hackman), öğrencileri cesaretlendirerek, takımı eyalet şampiyonasına taşımak için verdiği müthiş mücadeleyi anlatıyor. White Men Can’t Jump (1992), Billy Hoyle (Woody Harrelson) ve Sidney Deane (Wesley Snipes) profesyonel olamayan yetenekli basketbol oyuncularıdır. Hayata tutunmak için Los Angeles sokaklarında fırsat arayan bu ikili komik ama tehlikeli hikayede dostluk ve güvenin sınırlarını zorluyor. Hoop Dreams (1994), yoksul ailelerden gelen Arthur Agee ve William Gates adında iki Afro-Amerikan öğrencisinin hayatını ele alıyor. Amerika’daki ırk ve sosyal yaşam gibi temel problemleri ele alan bir yapım. Blue Chips (1994), NCAA’de amatör basketbolculara verilen illegal para ve hediyelerle akıllarını çelmeye çalışan gruplarla mücadele eden koç Pete Bell (Nick Nolte) ve takımının hikayesi. Filmde Shaquille O’neal, Penny Hardaway de var.
The Basketball Diaries (1995), Jim (Leonardo Di Caprio), basketbol yıldızı olmak isteyen bir lise öğrencisidir. Arkadaş çevresinin de etkisi ile kötü alışkanlıklara bulaşan genç, bu bataklıktan kurtulmak zorundadır ve bunun tek kurtuluşu gönülden bağlı olduğu basketboldur. Space Jam (1996), animasyon ve gerçek karakterlerin bir arada yer aldığı bu macerada, tüm Looney Tunes yıldızları, gerçek NBA oyuncularının yeteneklerini çalan canavar bir takıma karşı basketbol maçına çıkacaktır, yardım edecek kişi ise efsane basketbolcu Michael Jordan olacaktır. Eddie (1996), bir limuzin şoförü ve koyu Knicks taraftarı olan bayan Edwina (Eddie-Whoopi Goldberg) uzun yıllardır Madison Square Garden’daki Knicks’in evsahibi maçlarını kaçırmamaktadır. Sezonun ortasında takımın sahibi Bill Burgess (Frank Langella) gerçek koçu kovar ve Eddie’yi koçluk görevine getirir.
He Got Game (1998), altı yıldır cezaevinde olan Jake Shuttlesworld (Denzel Washington) şartlı tahliye ile salınır. Ancak salınmasının altında bir neden vardır. Son derece yetenekli bir basketbolcu olan oğlu Jesus’u (Ray Allen) mezun olduğu üniversitede oynaması için ikna etmelidir. Love&Basketball (2000), Los Angeles’ta NBA oyuncusu olma hayalleri kuran Quincy ve kız olmasına karşın basketbolda bir hayli yetenekli olan Monica’nın basketbola olan aşklarının aralarında oluşan eşsiz bağa dönüşmesini anlatıyor. Coach Carter (2005), sıradan bir lise takımının basketbol antrenörlüğünü yapan Ken Carter (Samuel L. Jackson), farklı kesimlerden gelen ve çok anlaşamayan bir grup ile takım ruhunu yakalamayı başarır. Ancak bir sorun vardır. Bu grup akademik kontratlarını sonlandırmak isteyen bir lise yönetimi ile karşı karşıyadır.
Glory Road (2006), Don Haskins’in lise kız takımı çalıştırarak başladığı koçluk kariyeri, Texas Western Üniversitesi’nin başına geçmesi ile farklı bir hal alır. Siyahlara karşı ırkçılığın hat safhada olduğu dönemlerde ilk 5’in hepsini siyahi oyunculardan kurarak NCAA şampiyonluk hikayesi. More Than a Game (2008), NBA yıldızı LeBron James’in şöhrete ve mükemmelliğe giden yolda, 4 takım arkadaşı ile lise hayatında yaşadığı sıkıntılı deneyimleri, yokluk içinde azimle nasıl büyüdüğünü anlatıyor. Iverson (2014), NBA tarihinin en önemli figürlerinden biri olan Allen Iverson’ın inişli çıkışlı yaşamı, basketbol ile hayata tutunmasının ve bir NBA ikonu oluşunun anlatıldığı film.
Tekrar görüşmek üzere…