Geçen hafta Manisa’daki Akhisar faciasının ardından, “Rakipten daha çok kazanmayı istemezsen sonuç hüsran olur. Zirve takımı olmak varken, sıra takımı olmayı tercih edenler umarım dünkü görüntülerinden utanırlar” yorumunda bulunarak yazıma nokta koymuştum.

Dün akşam bir kez daha gördük ki bizden başka utanan yokmuş…

Bu takımı bu hale getirenlere yazıklar olsun…

Beşiktaş maçında ağızlara çalınan bir parmak bal tadındaki görüntüyle camiaya yalancı bahar yaşatanların hesap verme zamanı…

Atatürk Stadı’nda boş tribünler önünde oynanan maçta, bir tarafta sahada ne istediğini bilen Kayserispor, diğer tarafta ipini koparmış uçurtma gibi sağa sola savrulan bir Bursaspor vardı.

Kendi sahasındaki maça baskı yiyerek başlayan Bursaspor, 19’da duran toptan yenik duruma düşmesine rağmen ilk isabetli şutunu 27’de Dzsudzsak’la çekebildi. Macar oyuncunun köşe atışında Dany skoru dengelese de yeşil beyazlılar bir türlü oyunu rakip alana yıkamadı.

Belki de hocalarının ipini çekmek için söz birliği yapan futbolcu grubundan bunu beklemek hayalcilikti.

İkinci devrenin hemen başında Bursaspor patentli oyuncu Oğulcan’ın direkten dönen şutu da Timsah’ı kış uykusundan uyandıramadı. 50’de Zeki’nin 35 metreden kaleye gönderdiği topu içeri alan Harun için söylenecek söz bulamıyorum.

12 haftadır yedekte beklerken hiç mi çalışmadın, yan top çıkışların felaketti.

Son 40 dakikayı çöpe atan Sağlam ve talebeleri, 13 haftaya 8. mağlubiyeti sığdırarak rezaletin son perdesini yaşattılar.

Maç sonu basın toplantısında, “Oyuncularımızda anlayamayacağımız bir isteksizlik hakimdi” diyen Ertuğrul Sağlam’ın görevinin başında kalması zaten mümkün değildi.

İstifasını Atatürk Stadı’nda değil, Özlüce’de yönetimle görüşerek vermesi doğal karşılanmalı.

Tabii ki Sağlam ile yolların ayrılması tek başına bu takımın ayağa kalkması için yeterli olmayacaktır. Bu formanın ağırlığını hissedemeyenlere de kapı gösterilmeli.

Yeşil beyazlı takımla Süper Lig şampiyonluğu yaşayan ve dün akşam 200. maçına çıkıp Başkan Recep Bölükbaşı’nın elinden anı plaketi alan Ertuğrul Hoca keşke başarılı olsaydı da 1 Haziran 2011’de temel atma törenine katıldığı Timsah Arena’da takımın başında olabilseydi.

Ne diyelim kaderin cilvesi…

Bize yaşattığın başarılar için teşekkürler hocam.

Bu kez aşı tutmadı…

Yolun açık olsun…