16 Mayıs 2010’da Süper Lig şampiyonu olarak Türk futbol tarihini yeniden yazan Bursaspor ne yazık ki şampiyonluk sonrasında göreve gelen yönetimlerin har vurup harman savurması ve beceriksizlikleri yüzünden 1.Lig’de alt sıralardan kurtuluş mücadelesi veriyor.

Geçen sezon altyapı patentli genç futbolcularıyla onur mücadelesi veren takımı göreve gelir gelmez dağıtan ve üstüne 17 transfer yapıp kulübü borç batağına sürükleyen Emin Adanur’un Trabzonspor’a sattığı 3 pırlanta gibi gence karşılık aldığı 29 milyon liraya adeta el koymasını affetmek mümkün değil.

Camiayla dalga geçer şekilde açıklamalar yapıp istifa eden sonrasında da “geri dönmeme izin verin tahtayı açıp Tamer Tuna’nın istediği transferleri yapayım” söylemleri şehirde kaale bile alınmadı.

İstifa kararı kabul edilmiş, olağanüstü kongre süreci başlamıştır…

Bundan sonra ancak taraftar olarak maçlara gelebilirsiniz.

Divan Başkanı Galip Sakder, BPFDD Başkanı Ahmet Suphi Evke’nin yönetim kurullarıyla birlikte yoğun görüşme trafiği sonucunda maçtan bir gün önce Özlüce Tesisleri’ne giden Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Emniyet Müdürü Tacettin Arslan ve beraberindekilerin moral motivasyonu dün kendisini fazlasıyla hissettirdi.

Tabii ki burada karşılaşma öncesinde Bitci Timsah Park’ta düzenlediği basın toplantısında Bursaspor’un genel fotoğrafını çekip bugüne kadar yapılan hataları alt alta sıralayıp nelerin yapılıp, nelerin yapılmaması gerektiğini tüm camiaya anlatan Teknik Direktör Tamer Tuna’nın da hakkını vermek lazım.

Tüm yapılan yanlışlara karşın takımı bırakıp gitmeyeceğini, kalıp savaşacağını söyleyen Tamer Hoca’ya helal olsun.

2003-2004 sezonunda yeşil beyazlı formayı terleten Tamer Tuna Bursaspor’un dün itibarıyla başlattığı kurtuluş savaşının başkomutanı olarak Altınordu galibiyeti sonrasında hem talebeleri tarafından havaya fırlatıldı hem de taraftarın isteği üzerine tribünlere üçlü çektirdi.

Antalya kampında neredeyse çalıştıracak futbolcu bulamayan Tamer Tuna, onca zorluğa ve eksiğe rağmen takımını çok iyi hazırlamış. Yine takımın eski futbolcularından Sportif Direktör Deniz Kolgu’nun da hakkını teslim edelim. O kadar yalana dolana karşın Bursaspor’un haklarını savunup, kalan futbolcuların motivasyonunu üst seviyeye çekmeye çalıştı.

Altınordu karşısında savaşçı bir takım gördük. Sezon başında yüzüne bakılmayıp Vakıfköy’e gönderilen Hasan Ayaroğlu attığı şık golle adeta hayal öpücüğü verdi. Kaleci Erhan’ından, Zalazar’ına, Furkan Emre’sinden en uçtaki Namık Alaskarov’una kadar herkes Bursaspor’un kazanması için savaştı.

Pes etmemek bu takımın ruhunda var.

Bu galibiyetin daha bir anlam kazanabilmesi için şehir dinamikleri daha fazla sorumluluk alıp öncelikle salı gününe kadar transfer tahtasını açıp Tamer Tuna’nın oyuncu isteklerini yerine getirmeli.

Tabii ki iş bununla da bitmiyor; 13 Şubat’a kadar bu şehir tek ve güçlü bir başkan adayı belirleyip bu sezon olmasa bile gelecek sezon Tamer Tuna yönetiminde Bursaspor’u yeniden Süper Lig’e taşımalı.