Kızılay’ın yardım eli yurt dışına da uzanırken, son 10 yılda 138 ülkede  doğal ve insan kaynaklı afetlere müdahale edildi, ihtiyaç sahiplerinin barınma ve beslenme gib temel ihtiyaçları karşılandı. Kızılay Bursa Şube Başkanı Özcan Susmaz, her geçen gün insani yardım alanında yürüttükleri yardım çalışmaları ile kapasitelerini arttırdıklarını belirterek, “Son 10 yılda aralarında Filistin, Sudan, Endonezya, Sri Lanka, Kırgızistan, Kosova, Somali ve Pakistan gibi 138 ülkeye yardım götürdük” dedi.

Bursa’nın insani profil olarak  hamiyetperver bir yapısı olduğun kaydeden Susmaz, “ Bağışseverlerimiz, Kızılay Bursa Şubesi’nin kuruluşundan bu yana şubemize gayrimenkul bağışları da yapmıştır. Bu gayrimenkuller genel merkeze aittir, tasarruf hakkı onlarındır. Bize yetki verildiği kadar gayrimenkuller konusunda çözüm üretmekteyiz. Elimizdeki imkânları samimi ve gayretli bir çalışma ile birleştirince de son yıllarda performansı ile hep şubeler arasında Türkiye birincisi olma onurunu ve mutluluğunu yaşamış oluyoruz” diye konuştu.

———————-

Pazartesi Söyleşileri’nin bu haftaki konuğu Kızılay Bursa Şube Başkanı Özcan Susmaz.

Geçen aylarda şube başkanlığı görevini devralan Susmaz, Kızılay ile ilgili merak edilen soruları yanıtladı.

 

“SİYASET ÜSTÜ KURUMUZ”

Sizden önceki Şube Başkanı Davut Gürkan, iktidar partisinin il başkanı olduğu için yerine siz göreve geldiniz. Özcan Susmaz kimdir sorusuyla başlayalım.

1968’de Mustafakemalpaşa’da doğdum. İlk ve orta öğrenimini Mustafakemalpaşa’da tamamladım. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra mesleğimi icra ederken birçok sivil toplum kuruluşunda da aktif olarak görev aldım. Fakir ve Muhtaçlara Yardım Derneği’nde uzun yıllar başkan yardımcılığı görevini yürütmenin ardından Bursa Yardımlaşma Derneği’nde yine uzun yıllar iyiliği yaymak için çalıştım. Son olarak Türk Kızılay Bursa Şubesi Yönetim Kurulu’nda sekreterlik görevinin ardından Türk Kızılay Bursa Şubesi Başkanı olarak çalışmalarımı sürdürüyorum.

Kızılay’ın siyaset ile ilişkilendirildiği iddiasına ne dersiniz?

Türk Kızılayı bir devlet kurumu değil, yasal dayanağı Cenevre Sözleşmesi olan kamu yararına dernek statüsünde özerk bir ulusal kuruluştur. Gelirlerimizin tamamı bağış, fon ve Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türk Kızılayı’na verilen maden suyu tesisleri gibi gelir getirici şirket faaliyetlerinden oluşuyor. Devlet bütçesinden herhangi bir pay alınmıyor. Kızılay’ımız 153 yıldır gerek bağışçıları açısından gerekse yaptığı yardımlarda sadece insan odaklı olarak çalıştığı için güvenin sembolü olmuştur. Kaldı ki böyle bir insani yardım cemiyeti, siyaset üstü anlayışla vatandaşa elini uzatıyor olmasaydı bugüne dek varlığını sürdüremez ve böylesine köklü bir oluşum haline gelemezdi. Tüm siyasi partilere ve organizasyonlara eşit mesafede duruyoruz. Bursa özelinde her ilçe belediyesine ziyaretlerimizi gerçekleştiriyor, işbirlikleri yapıyoruz. Türk KızılayI her zaman kamuoyu ile şeffaf, doğru, açık ve karşılaştırılabilir bilgi paylaşımında bulunarak hareket ediyor. Dernekte görev alan yöneticiler ve çalışanlar, yetki ve sorumlulukların kullanıma ilişkin her zaman hesap verebilirlik ilkesiyle eleştiri ve talepleri dikkate alarak sorumluluk bilinciyle hareket ediyor.

 

“PANDEMİDE 150-200 YARDIM TALEBİ  ALMAYA BAŞLADIK”

Pandemi koşullarının yarattığı ekonomik tablo malum. Bu durum Kızılay’dan yardım talep edenlerin sayısında artışa yol açtı mı? Sayısal verileri paylaşır mısınız? Günde kaç kişi sizden yardım talebinde bulunuyor?

Kızılay’ın faaliyet ve yardımları yıl boyunca devam ettiği gibi, dönemsel olarak ramazan destekleri, vefa sosyal destek çalışmaları gibi özel projelerle de ihtiyaç sahiplerinin her zaman yanında yer alıyor. 21 yılı aşkın süredir tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi sürecinin ekonomiye olumsuz yansımaları ne yazık ki devam ediyor. Bununla birlikte ihtiyaç sahibi olarak tanımladığımız dezavantajlı kesimi kapsayan kişi sayısı da bu doğrultuda  artmış durumda. Türk Kızılay Bursa Şubesi olarak günde yaklaşık 150-200 arasında yardım talebi alıyoruz.

Ne gibi talepler alıyorsunuz?

Herkes ihtiyacına göre yardım talep ediyor. Her kalemde yardım talebi aldığımızı söyleyebilirim. Ama ihtiyaç sahibi olduğunu dile getiren vatandaşlar doğal olarak en çok para talebinde bulunuyor. Gıda ve giysi malzemesi talepleri ile de karşılaşabiliyoruz.

Yardım talep edenler kadar yardım yapanların sayısında artış var mı?

Halkımızın bağış konusundaki duyarlılığı, her dönem nispeten yükselen bir grafik çiziyor. Özellikle ramazan döneminde bu duyarlılığın, belirgin bir şekilde arttığını söyleyebilirim. Yardımlaşma geleneğimizin daha da canlandığı bir dönemin içindeyiz.

Hilal Olsun Türkiye kampanyasını bir basın toplantısıyla kamuoyuna duyurdunuz. Kampanyada son durum nedir?

Hilal Olsun Türkiye kampanyası, Bursa özelinde her gün 2 bin kişilik sıcak yemek dağıttığımız, iftar çadırında yemek düzenleyemediğimiz için ihtiyaç sahiplerini sıcak yemekle buluşturduğumuz bir yardımlaşma projesi. Bağışçılarımızın desteği ve gönüllülerimizin yoğun çabasıyla sıcak yemekler her gün ihtiyaç sahibi olarak belirlenen evlere ulaşıyor. Ramazan başından itibaren yemekler herhangi bir sorun olmadan sofralara ulaşıyor. Türk Kızılay Bursa Şubesi olarak gönüllü ve profesyonellerimizden oluşan ekiplerimizle dağıtım araçları sayesinde vatandaşımıza hizmet veriyoruz.

 

“YIL BOYUNCA İHTİYAÇ SAHİPLERİNİN YANINDAYIZ”

Kızılay denilince akla çadır gelir. Oysa Kızılay’ın sosyal sorumluluk projelerinin ve yardımlarının yelpazesi çok geniş. Kısaca sosyal projelerinizden ve yardımlarınızdan söz eder misiniz?

Türk Kızılayı sosyal hizmet alanında, geliştirdiği örnek projelerle insan onurunu koruyarak sosyal yardım çalışmaları da yürütüyor. Vekâletle kurban kesimi kampanyası,adak kurban kesimi, zekât, sevgi bohçası, özel eğitim sınıfları projesi, büyük alışveriş zincirleriyle gerçekleştirilen iş birlikleri, hayırseverlerin bağışlarıyla hazırlanan gıda paketleri ile şubeler aracılığıyla ihtiyaç sahiplerinin yıl boyu yanında olmaya çalışıyoruz. Kızılay ayrıca, ülke çapında faaliyet gösteren şubeleri ile 13 aşevi, 3 huzurevi, 8 öğrenci yurdu, 5 giyim yardım merkezi ve kimsesizler evi ile mağdurların ihtiyaçlarına yönelik çözümler üretiyor.

 

“YARDIM ELİMİZİ YURT DIŞINA DA UZATIYORUZ”

Yurt dışına yaptığınız yardımlardan da söz eder misiniz?

Türk Kızılay olarak, çalışmalarımızı dil, din, ırk ayrımı gözetmeden sürdürüyoruz. Dünyanın farklı bölgelerinde milyonlarca insana yardım elimizi uzatmaya çalışıyoruz. Her geçen gün insani yardım alanında yürüttüğümüz yardım çalışmaları ile kapasitemizi artırıyoruz. Bugün geldiğimiz noktada, insani yardım çalışmalarında küresel bir aktör haline gelmiş durumdayız. Son 10 yılda 138 ülkede doğal ve insan kaynaklı afetlere müdahale ettik, ihtiyaç sahiplerinin barınma ve beslenme gibi temel ihtiyaçlarını karşıladık. Türk Kızılayı, Filistin, Sudan, Endonezya, Sri Lanka, Kırgızistan, Kosova, Somali ve Pakistan gibi ülkelere insani yardımlar yaparken bunun dışında birçok kalıcı çalışmaya da imza attı. İhtiyaç sahibi ülkelerdeki projelerimiz konut, okul, toplum merkezi, ibadethane, kamu tesisleri inşası, geçim kaynaklarının temini ve desteklenmesi, sağlık, eğitim, sosyal yardım, tarım ve sulama gibi alanlarda yoğunlaşmış durumda.

 

“BAŞARIMIZI GÖNÜLLÜLERE BORÇLUYUZ”

Biraz da gönüllülerinizden söz edelim. Kızılay Bursa Şubesi’nin kaç gönüllüsü var. Gönüllülerin katkıları nelerdir?

Türk Kızılay Bursa Şubesi olarak toplamda bini aşkın gönüllümüzle birlikte çalışıyoruz. Gerçekten böyle yardım kuruluşlarında gönüllülük esasıyla çalışmak, büyük özveri gerektiriyor. Hiçbir kazanç sağlamasa da vicdani ve insani sorumluluğunuzu yerine getirmenin verdiği hissiyat çok başka. Diğer şubeler arasında çok başarılı gösterilmemizi, gönüllülerimizin özverili çalışmalarına borçluyuz. Gece-gündüz, uzak-yakın demeden her yere ulaştırdığımız yardımlar, gönüllülerimiz sayesinde ihtiyaç sahiplerinin yüzünü güldürüyor. Buradan bir kez daha iyilik hareketimize durmaksızın katkı sağlayan gönüllülerimize teşekkür ediyorum.

 

“TÜRKİYE BİRİNCİSİYİZ”

Kızılay Bursa Şubesi’nin, mal varlığı bakımından en zengin şube olduğu öne sürülüyor. Şubenizin mal varlıklarını ve  maddi karşılığı hakkında bilgi verir misiniz?

Bursa’mız Türkiye’nin refahına önemli katkılar sağlayan üretim ve ihracat merkezi bir kent. Şükürler olsun ki insani profil olarak da hamiyetperver bir yapısı var Bursa halkının. Bu ayrıcalıklar Kızılay gibi güven veren bir kuruluşla bütünleşince birçok kentimize örnek gösterilen bir potansiyel ortaya çıkıyor. Bağışseverlerimiz, Kızılay Bursa Şubesi’nin kuruluşundan bu yana şubemize gayrimenkul bağışları da yapmıştır. Bu gayrimenkuller genel merkeze aittir, tasarruf hakkı onlarındır. Bize yetki verildiği kadar gayrimenkuller konusunda çözüm üretmekteyiz. Elimizdeki imkânları samimi ve gayretli bir çalışma ile birleştirince de son yıllarda performansı ile hep şubeler arasında Türkiye birincisi olma onurunu ve mutluluğunu yaşamış oluyoruz.

Şubenizin aylık geliri ne kadardır?

Şube olarak bağışçılarımızdan gelen menkul ve gayrimenkul desteklerinin yanı sıra yatırımlarımızdan kaynaklı sabit gelirlerimiz söz konusu. Bununla birlikte dönemsel proje ve kampanyalarımız sayesinde bu destek miktarı ve bağışçı sayısı aylara göre pozitif anlamda değişiklik gösterebiliyor.

Düzenli kaç bağışçınız var?

Giderek artan bir yardımsever kitlemiz var. Bu vesileyle bir kez daha hayırsever insanlarımıza ve kurumlarımıza destekleri için teşekkürlerimizi arz etmek istiyorum.

 

“DENETİM MEKANİZMAMIZ ÇOK GÜÇLÜ”

Kızılay’ın iç denetimi nasıl sağlanıyor?

Bakanlar Kurulu kararı ile kurulmuş özer bir dernek olarak şeffaflık ve hesap verebilirlik açısından Kızılay örnek bir kurumdur. Şubelerimizde bulunan şube denetçisi, şubenin her türlü üyelik kayıtları ile altı aylık dönemler halinde gelir giderleri ve mali tablolarını, şubenin her türlü faaliyetlerini denetleyerek şube yönetim kuruluna ve genel kuruluna sunar. Ayrıca, genel merkez denetim kurulu da dernek içi denetim görevini yerine getirmekle yükümlü ve sorumludur. Bu maksatla Kızılay yönetimi tarafından gerçekleştirilen çalışmaları, işlevlerin etkinliği ve verimliliği, mali raporlama sisteminin güvenilirliği, kanun ve düzenlemelere uygunluk açısından inceler, değerlendirir ve denetim sonuçlarını genel merkez yönetim kuruluna ve genel merkez genel kuruluna rapor eder. Denetim kurulu, Kızılay’ın bütçe, hesap ve işlemleri ile ilgili defter ve belgeleri üzerinde en az altı ayda bir inceleler ve raporlar. Bunlara ilaveten görev yapan Türk Kızılayı Teftiş Kurulu ise şubeler ve temsilcilikler ile genel müdürlüğe bağlı hizmet birimlerinde denetleme, inceleme ve gerektiğinde soruşturma işlemlerini yürütmektedir. Böylesine yoğun  denetim mekanizmaları sayesinde, Kızılay her anlamda profesyonel ve başarılı bir noktaya taşınmıştır.

Kızılay’ın bir başka sosyal fayda projesi de kan bağışı. Toplumda kan bağışı bilinci var mı?

Türk Kızılay denildiğinde aslında ilk akla gelen çalışmalardan biri kan bağışı. Bunun sebebiyse, konu hakkında uzun yıllardır bilgilendirici ve özendirici çalışmalar yapmamız. Aslında toplumda bir bilinç olduğunu söylemek mümkün ancak kan her zaman ihtiyaç olan bir alan. Bundan dolayı bizim bilinçlendirme çalışmalarımız da artarak devam ediyor. Bölge kan merkezlerimiz, kan bağış merkezlerimiz ve mobil kan bağış araçlarımızla ülkemizin ihtiyacı olan kanın tamamını gönüllü ve sürekli bağışçılardan karşılamayı hedefliyoruz. Ramazan aylarında kan bağışında nispeten düşüş yaşanıyor. Bunun artması için de çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Kan bağışı kampanyanızda istediğiniz sonuca ulaşabiliyor musunuz?

Tam istediğimiz hedefe yüzde 100 ulaşamasak da çok büyük bir ihtiyacı karşılamaya yönelik çalışmalar yaptığımızı rahatlıkla söyleyebilirim. Şehrin en işlek noktalarında ve büyük kurumlarla birlikte yaptığımız özel çalışmalarla hem bağış sayısını, hem de farkındalığı arttırma noktasında çok önemli mesafeler aldık.  Geleneksel tanıtım ve medya araçlarıyla birlikte özellikle sosyal medya üzerinden sürekli hatırlatmalarla kan bağışı yapma bilincini  daha da sağlamlaştıracağımız kanaatindeyim.