Genç İşsizler Platformu’nun hazırladığı Kasım 2021 İşsizlik ve İstihdam Raporu’na göre 15-24 yaş arası dar tanımlı genç işsizlerin oranı yüzde 22.

Yaklaşık 1 milyon üniversiteli de işsiz.

Ayrıca 6 milyon 327 bin mezunun yalnızca 4 milyon 77 bini iş bulabildi.

Ve mezunların birçoğu da alanları dışında iş bulabiliyor.

Peki iş yok mu?

Var ama üniversite mezunlarının öğrencilik yıllarında hayal ettikleri işler yok.

O halde üniversite mezunu olmak artık karın doyurmuyor.

Aksine işsiz kalmanız kuvvetle muhtemel.

Birçok yazımda sayıları pıtrak misali artan üniversitelerin, genç işsizler ordusu yarattığını belirtmiştim.

İstatistikler de bunu teyit ediyor.

Oysa üniversite açmak yerine, kalifiye eleman açığını kapatmaya dönük hamleler yapılsaydı, bugün bambaşka bir tablodan bahsedebilirdik.

Geçen gün Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Eğitim Vakfı’na yolumuz düştü.

Bugüne kadar 40 bin kişi, BUTGEM kurslarından mezun olduktan sonra iş bulmuş.

Süreç şöyle işliyor:

Önce BUTGEM’e başvurup, iş sahibi olmak istediğinizi beyan ediyorsunuz.

Ardından yazılı ve sözlü mülakata giriyorsunuz.

Zor olmayan aşamalarla, algı yeteneğiniz ölçülüyor.

Sınav ve mülakattan sonra 4 aylık uygulamalı ve teorik eğitime alınıyorsunuz.

Ve iş başı yapıyorsunuz.

İş garantisi var mı?

Yok.

Ama bugüne kadar iş bulamayan da yok.

Üstelik, nitelikli eleman sorununu iliklerine kadar hisseden sanayicilerin fabrikalarında, asgari ücretin üzerinde işe başlama olasılığınız kuvvetle muhtemel.

Yeni mezun mühendislerin, asgari ücretle bile iş bulamadıklarını duyuyorum.

İşsiz mühendis olmak mı, yoksa dolgun maaşla tornacı olmak mı yeğdir?

Bu da gençlere kalmış.

 

Öğrencilere burs müjdesi

Bugün eğitimle başladık, eğitimle devam edelim.

Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Eğitim ve Kalkınma Kooperatifi, üniversite öğrencilerine burs verecek.

Aylık 500 liralık burstan, ilk etapta 3 bin öğrenci yararlanacak.

Eğitim adına son derece değerli bir adım.

 

Pakdemirli’nin gidişi

Gece yarısı istifa eden bakanlar kervanına Bekir Pakdemirli de katıldı.

Pakdemirli, kabinenin en tartışılan bakanlarından biriydi.

Tarım ve hayvancılık sektöründe kiminle konuşsam, Pakdemirli’den rahatsızlıklarını dile getiriyorlardı.

Evet Pakdemirli’nin görev dönemi rahat değildi.

Nitekim önce pandemi, ardından kuraklık ve son olarak da Rusya’nın işgali, tarımın çanına ot tıktı.

Ancak usta kaptan, fırtınalı denizde belli olur derler.

Pakdemirli bu krizlerin hiçbirinin üstesinden gelemedi.

Rusya işgalinin tarıma olan olumsuz etkisiyle de baş edemeyeceği düşünülmüş olsa gerek ki Bakanlık’tan alındı.

Yani Pakdemirli’nin gidişi sürpriz değildi.

 

Akaryakıt zammına karşı sağlıklı yaşam seçeneği

Malum savaş nedeniyle akaryakıtın freni tutmuyor.

Motorin 20 liraya dayandı, benzin de aynı noktaya doğru koşar adımla ilerliyor.

Bu tatsız durumdan sadece son tüketici etkilenmiyor.

Akaryakıt istasyonları da iflas noktasında.

Bursa’da çok sayıda akaryakıt istasyonu satılığa çıkmış durumda.

Net bir bilgi veremiyorum çünkü Enerji Gaz İkmal İstasyonları İşverenleri Sendikası yetkilileri bilgi vermiyor.

Neyse biz son tüketiciye, yani vatandaşa bakalım yine.

Fiyatları nedeniyle eskiden ihtiyaç olan araçlar  lüks olmuştu.

Artık araç kullanmak da yürek istiyor.

3 yol var vatandaşın önünde.

Ya bisikletle ulaşım sağlamak ya yürümek ya da toplu taşımayı tercih etmek.

Bisikletle yolculuk ve yürüyüş hem  sağlıklı   hem de masrafsız olduğu için ilk 2 şıkkı öneririm.