Ön seçim ve demokrasi talep eden 800 CHP’linin imza attığı dosyayı, Çalışma Grubu adına Müberra Akgün, Kılıçdaroğlu’na teslim etmişti.

Kılıçdaroğlu ise dosyayı almış ve ‘tabii güzel olur’ sözleriyle, en azından ön seçime  karşı olmadığı mesajını vermişti.

Peki CHP milletvekili adayları hangi yöntemle belirlenecek?

Kulisleri yokladım ve bazı bilgiler edindim.

Net bir karar henüz yok ancak bazı kulis bilgileri var.

Milletvekillerinin hangi yöntemle seçileceğini Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığı belirleyecek.

Eğer Kılıçdaroğlu aday olmayacak, yani partisinin başında kalmaya devam edecekse, ön seçim ihtimali çok zayıf.

Nedeni şu:

Kılıçdaroğlu, ön seçimle aday olan bazı milletveklillerinin, “Ben bileğimin hakkıyla milletvekili oldum, örgüt beni seçti” havasından hayli rahatsız olmuş.

Kılıçdaroğlu’nun aynı durumun bir daha yaşanmaması için, bu kez ön seçime sıcak bakmadığını duyuyorum.

Ancak Kılıçdaroğlu aday olursa, işin rengi değişecek.

Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığı nedeniyle genel başkanlıktan ayrılması bekleneceği için  ön seçimin önü açılacak.

Ne var ki  bu kez sıkışık takvim sorununun aşılması gerekecek.

Yani Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığını erken açıklaması gerekir ki, ön seçime vakit kalsın.

Diğer yandan, parti içinde ön seçime karşı olanlar da var.

Kim onlar?

İl başkanları elbette.

Malum, il başkanı demek potansiyel milletvekili adayı demek.

Aynı zamanda, milletvekilliğini hedefleyen CHP’llerin de en dişli rakipleri demek.

Birçok il başkanının merkez yoklamasıyla milletvekili olma şansı, ön seçim sandığından çıkmasından daha yüksek  olduğu için 81 il başkanının büyük bölümünün ön seçime karşı olduğunu söyleyebilirim.

İYİ Parti’de de ön seçim olabilir

CHP’de ön seçim belirsizliğini koruyor.

İYİ Parti’de de  benzer bir durum var diyebilirim.

Milletvekillerinin hangi yöntemle belirleneceğini İYİ Parti TBMM Grup Başkanı Prof. Dr. İsmail Tatlıoğlu’na sordum.

2 ihtimalin olduğunu söyledi Tatlıoğlu:

Ön seçim, merkez yoklaması.

Bu iki seçenek için de yüzde 50, yüzde 50 ihtimalinden söz etti.

Yani, “ön seçim kararı da sürpriz olmaz, merkez yoklaması da sürpriz olmaz” dedi.

Son noktayı Akşener ve Genel İdare Kurulu belirleyecekmiş.

Ancak Tatlıoğlu, ön seçim veya merkez yoklaması kararını seçim atmosferinin belirleyeceğini kaydetti.

Grup toplantıları kentlerde olacak

2 Ağustos’ta Erzurum, 9 Ağustos’ta Edirne…

Ardından sırasıyla Nevşehir, Yalova, Afyonkarahisar, Samsun, Giresun, Sakarya.

Bu program CHP’nin grup toplantılarını yapacağı kentlerin sıralaması.

Nitekim Kılıçdaroğlu, Meclis tatilde olmasına rağmen, grup toplantılarına devam etme kararı aldı.

Grup toplantıları her salı bir kentte yapılacak.

Kentler, CHP’nin en düşük oy aldığı veya milletvekili çıkaramadığı seçim bölgeleri arasından seçildi.

Mesela grup toplantılarının başlayacağı Erzurum, CHP’nin en güçsüz, AK Parti ve MHP’nin ise en güçlü olduğu kentlerin başında geliyor.

CHP’liler “Erzurum’da biz de varız” mesajı verecek.

Tabii sadece mesaj vermeyecekler, onlarca milletvekili ile kenti dolaşıp, şehrin sorunlarını tespit edecekler, Erzurumluların  taleplerini dinleyecekler.

BESAŞ

Geçen hafta BESAŞ Genel Müdürü Hakkı Gülşen’i Pazartesi Söyleşileri’nde konuk etmiş, halk ekmek ile ilgili merak edilenleri sormuştum.

O da tek, tek, tane, tane ama’sız, fakat’sız yanıtlar vermişti.

Mesela tesisi yüzde yüz kapasiteyle çalıştırmalarına rağmen talebe yetişemediklerini anlattı, günlük 300 bin ekmek üretmelerine  rağmen, talebin çok daha yüksek olduğunu hatırlattı, bayi sahiplerine verdikleri ekmeklerin sayısını arttırmalarına rağmen, bazen vatandaşın ekmek bulamadığını hatırlattı.

Ancak BESAŞ’ın hem mevcut kapasitesi, hem de kuruluş amacı daha fazla ekmek üretmesine geçit vermiyor.

Çünkü mevcut tesisle üretilebilecek en yüksek sayıya ulaşılmış zaten.

Ayrıca BESAŞ’ın daha fazla ekmek üretmesi, fırıncı esnafını mağdur eder.

Ancak röportaj çıktıktan sonra okuyuculardan gelen mektuplarda, “BESAŞ ekmeği bulamıyoruz” iddiaları sürüyor.

Anladığım kadarıyla, vatandaşı, bayi sahipleri yönlendiriyor.

Çünkü şöyle demiyor bayi sahipleri:

“BESAŞ bize daha çok ekmek  gönderiyor ama talep çok fazla olduğu için yetmiyor.”

Ya ne diyor bayi sahipleri:

“BESAS, yeteri kadar ekmek göndermiyor. Biz ne yapalım?”

Hal böyle olunca, günah keçisi BESAŞ, bir diğer ifadeyle Büyükşehir Belediyesi oluyor.