Çevre Şehircilik ve İklim  Bakanı Murat Kurum, kira artışı düzenlemesini kısa zamanda hazırlayacaklarını açıkladı.

Ancak Bakan Kurum, hem ev sahiplerini hem de kiracıları mağdur etmeyeceklerini söylediği  düzenlemeyle ilgili detay vermedi.

100 binlerce ev sahibi ve kiracıyı ilgilendiren düzenlemeyle ilgili bazı bilgiler edindim.

Düzenlemeyle ilgili 4 formül masada.

Birinci formül:

Yıllık kira artışlarında baz alınan TÜFE uygulamasından vazgeçilecek. Evlerin değeri ekspertizin belirleyeceği bedel üzerinden tespit edilecek. Güncel kira, ekspertiz değerinin 240’ta (20 yıl) birini geçemeyecek. Yani diyelim ki ekspertiz evinizin değerini 1 milyon lira olarak belirledi. Evinizin kirası 4 bin 166 lirayı geçmeyecek. Her yıl ekspertiz değeri yenilenecek ve evin değerinin 240’ta birine denk gelen fiyat, kira bedeli olacak.

İkinci formül:

Asgari ücretin üzerindeki kiralara ağır vergiler getirilecek. Yani bugün için örnek vermek gerekirse… Normal şartlarda yıllık kira gelirinizin yaklaşık 1 ayını gelir vergisi olarak öderken, eğer aylık kira tutarınız 4 bin 250 liranın üzerindeyse çok daha yüksek vergi ödemek zorunda kalacaksınız.

Üçüncü formül:

Bölgenin gerçek emlak değeri neyse kiralar o değere göre belirlenecek. Kiralar bölgenin gerçek değerini aşamayacak.Yani bir bölgede ortalama kira 3 bin lira ise, siz evinizi 4 bin liraya, 5 bin liraya veremeyeceksiniz.

Dördüncü formül:

Gayrimenkul sayısı birden fazla olanların, 2. kiradan elde ettikleri gelirinin vergileri yükseltilecek.

Paylaştığım 4 formülün dışında başka çözümler de hayata geçirilebilir.

Ben Ankara kulislerinden edindiğim bilgileri paylaştım.

Ancak bu ve benzer formüller sorunu kökten çözer mi, emin değiliz.

Bunların yerine, geçen haftaki yazımda belirttiğim gibi devletin sosyal konut üretmesi şart.

Zaten Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanı Murat Kurum da birkaç gün önce sosyal konut üretmek için Hazine arazilerin satışa çıkaracaklarını açıkladı.

Kira artış düzenlemesi kayıt dışılığa yol açabilir

Kira artış düzenlemesinde masada olan

formülleri, ilk  yazıda paylaştım.

Bunların, ne kadar çözüm getireceği, tartışmalı bir konu.

Ancak bu formüllerin hayata geçmesi, akıllara kayıt dışı kiralamaları   düşürüyor.

Bunu önlemenin tek yolu da denetim.

O araziye ne yapılacak?

Nilüfer’de İzmir Yolu’na cephe, 19 dönümlük arazinin satıldığını geçen hafta yazmıştım.

Bursa’da son yılların en değerli satışı olarak kayıtlara geçen ihaleyi, İstanbullu bir firma kazanmıştı.

293 milyon lira gibi rekor bir  bedelle satılan arazinin vasfı mera.

Peki İzmir Yolu’na cepheli, son derece değerli  olan bu araziye ne yapılacak, nasıl bir plan değişikliği uygulanacak, inşaat yapılacaksa ne kadar emsal verilecek?

Bugüne kadar yetkililerden konuyla ilgili hiçbir açıklama gelmedi.

Bırakın detayı, projenin ne olduğu dahi bilinmiyor.

Ancak kulağıma gelenlere göre bu değerli arazinin bir bölümü, Nilüfer’de de hatırı sayılır miktarda inşaatları olan  Bursalı büyük bir inşaat firmasına  verilecek.

Yakında belli olur.

Bu  da alarmlı süt

Hatırlarsanız, geçen hafta Bursa’daki bir markette ayçiçek yağı ve traş bıçaklarına alarm takıldığını yazmıştım.

Artık süte de alarm takıldı.

Bu fotoğraf Bursa’dan değil ama sosyal medyada yayılıyor.

Geçen haftalarda süte yüzde 30 zam gelmiş ve çiğ sütün fiyatı 5,7 liradan 7,5 liraya yükselmişti.

Sonuç, ortada.