Sokağa çıkalım ve 10 kişiye ülkenin en büyük sorunu nedir diye soralım.

En az 8 kişinin ekonomi diyeceğine şüphem yok.

Ancak elimde olumsuz ekonomik koşullara bağlı işsizlikle ilgili ezber bozan bir veri var.

Belki basında çok fazla haberleri çıkmıyor ama belediyelerin iş ofisleri veya  istihdam merkezleri işsizlerle, işverenler için bulunmaz nimet.

Yıldırım Belediyesi de İŞKUR ve BTSO işbirliğiyle kurduğu Yıldırım İstihdam Merkezi aracılığıyla hizmet veriyor.

İstihdam merkezinin verilerine göre ocak ile mart ayı arasında Yıldırım’daki işsiz sayısı 26 bin 673.

İş arayan işsizlerin sayısı ise 5 bin 101.

Aynı dönemde kamu ve özel sektörden istihdam merkezine 3 bin 700 işçi talebinde bulunulmuş.

Mart ayında işe girenlerin sayısı bin 244 kişi.

Bu tabloyu nasıl okumalıyız?

Pandemi nedeniyle ciddi bir ekonomik kriz yaşadığımız dönemde, geçen ay bin 244 yurttaşımızın iş bulması, fevkaledenin de fevkinde bir gelişme.

Ancak talep edilen işçi sayısı 3 bin 700 iken ve Yıldırım’da iş arayan 5 bin 700 işçi varken neden sadece bin 244 kişi işe girmiş olabilir?

Cevabı çok net:

İş var ancak iş alanları, işsizlerin beklentisini karşılamıyor.

Çünkü ikinci yazıda aktaracağım verilerden de anlaşılacağı üzere, istihdam edilenlerin büyük çoğunluğu sanayi işçisi.

İşçi açığının en çok hangi sektörlerde olduğuna bakalım.

İkinci yazıda.

 

Bursa ekonomisi, sanayi sayesinde ayakta

Yıldırım Belediyesi, BTSO ve İŞKUR işbirliğiyle kurulan Yıldırım İstihdam Merkezi aracılığıyla, bin 244 yurttaşımızın işe girdiğini yazmıştık.

İşe girenlerin sektörel dağılımına göz atalım.

İşe girenlerin 752’si erkek, 488’i kadın.

Mart ayında istihdam edilenlerin 203’ü hizmet sektöründe iş başı yapmış.

İnşaat alanında istihdam edilenlerin sayısı 11, tarım, ormancılık ve balıkçılık alanında işe girenlerin sayısı ise 3 kişi olarak kayıtlara girmiş.

İstihdamda aslan payı ise sanayinin.

Bin 23 kişi sanayi sektöründe iş başı yapmış.

Buradan şu sonucu çıkarabiliriz:

Pandemiden en az etkilenen sektör sanayi.

Çünkü fabrikalarda çarklar dönüyor, üretim sürüyor.

Bir diğer sonuç da şu:

Bursa ekonomisi sanayisi sayesinde ayakta.

Eğer Bursa, sadece hizmet veya tarım sektörleriyle beslenen bir kent olmuş olsaydı, içinde bulunduğumuz durumdan bile daha kötü bir tabloyla karşı karşıya olacaktık.

 

O dernekten açıklama: Bu organizasyon talebinden haberimiz yok

Dün programıma konuk olan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’ın gri pasaportla ilgili açıklamalarına yer vermiş, Almanya’ya gri pasaportla 55 kişi götürme talebinin Bingöl İli ve İlçeleri Dayanışma ve Tanıtma Derneği’ne ait olduğunu yazmıştım.

Yazımın ardından bir bilgi notu ve belge geldi.

Evet talep dilekçesinde Bingöl İli ve İlçeleri Tanıtma ve Dayanışma Derneği’nin ismi geçiyor.

Ancak dernek yetkilileri, dilekçe  sahibi Ali İhsan Topçular isimli kişinin, derneği kullandığını öne sürüyor.

Yani  bizim bu dilekçeden haberimiz yok diyorlar.

Öyle anlaşılıyor ki, gri pasaport suistimalcileri hem belediyeleri, hem de dernekleri kullanmaya çalışıyorlar.

Dün de belirttiğim gibi, gri pasaportlarla ilgili geçmişe dönük ciddi bir araştırma yapılıp, skandalın görünmeyen yüzü ortaya çıkarılmalı.

 

Bu kafayla pandemi biter mi?

Bursa’da ölüm sayıları bundan 3 hafta öncesine kadar 5’in altında, bazı günler sıfırdı.

Ancak 3 haftadır ölüm sayısı 5’in altına düşmüyor, bazı günler 7’ye, 8’e çıkıyormuş.

Ölüm sayılarındaki artışın nedeni kuşkusuz pandemi.

Ne var ki pandemiye bağlı ölümler, başka ölümleri de tetikliyor.

Nasıl mı?

Ölenin yakınları yüzünden.

Birincisi taziye evlerinin ve cenazelerin dolup taşması.

İkincisi de gasilhaneye gelen cenaze yakınlarının yarattığı kalabalık.

Bazen bir cenazenin gasilhanedeki yıkama işlemine 100 araçlık kalabalığın bile katıldığı oluyormuş.