İtalya’da komünler dönemi…

Toscana’nın maceraperst tüccarlarının uzak diyarlara yelken açtıkları o efsanevi günlerde, Prato’dan bir tüccar Kanarya Adası denilen uzak bir diyara gelir ve kral kendisini yemeğe davet eder. Ve tüccar peçeteler serili masaya baktığında en az kolu uzunluğunda sopalar görür ama ne amaçla oraya konulduklarını anlayamaz. Masaya oturduktan ve yiyecekler getirildikten sonra ortaya çıkan koku bir sürü fareyi buraya çeker. Misafirler yemeğe devam etmek için bu sopalarla onları kovalamak zorundadırlar. Gece gemisine dönen tüccar ertesi gün gömleğinin içinde bir kediyle geri gelir. Yemekler göründüğünde fareler tekrar geri gelirler ve tüccar kediyi gömleğinin kolundan çıkarır. Kedi hızla yirmi beş, otuz fareyi öldürürken geri kalan fareler kaçarlar. “Bu hayvan kutsal” diye bağırır kral. Bunun üzerine tüccar, “Efendim bana gösterdiğiniz nezaket öyle büyük ki size bu kediyi hediye ederek karşılığını ancak ödeyebilirim” yanıtını verir. Kral hediyeyi minnettarlıkla kabul eder ve tüccar adayı terk etmeden 4 bin İtalyan altını değerinde mücevher gönderir. Ertesi yıl tüccar adaya döndüğünde yanında bir erkek kedi getirir ve bu defa 6 bin İtalyan altını kazanır. Protolu tüccar evine zengin bir adam olarak döner.”

Bu zeki tüccar kim mi?

İtalyanların efsane tüccarı, Prato’da heykeli dikilen Francesco Marco Datini.

Datini’nin nasıl zengin olduğunu anlatan bu hikaye doğrulanmış değil.

Ancak gözü pek tüccar adayları için ibretlik bir hikaye.

Kıvrak zeka ve cesaretin harmanlanması işte böyle başarı hikayelerini yazdırıyor.

***

Geçen haftaya damga vuran hadiselerden biri de Dardanel Ton üretim tesislerindeki bir görüntünün sosyal medyada yayılmasıydı.

İşçilerin  eldiven takmadan çalıştıkları görüntüler bir anda en bilinen balık markasının güvenirliliğiyle ilgili tartışma yarattı.

Bu görüntülerle birlikte eski bir tartışma da yeniden alevlendi:

Eldivenli mi çalışmak hijyen, yoksa temiz ellerle mi?

İşin üretim kısmında olanlar, sürekli yıkanması halinde  çıplak elle yapılan üretimin çok daha hijyen olduğunu savunuyorlar.

Ve birçok kez kullanılan plastik eldivenlerin sağlıksız olduğunu öne sürüyorlar.

Gerçek böyle olsa bile algı çok farklı.

Eldiven nedense insanda derin bir güven hissi yaratıyor.

Çıplak eller ise tarifsiz bir kaygı uyandırıyor.

Hele şu pandemi döneminde.

***

Siyasi yaşamı savrulamalarla dolu Doğu Perinçek’in, “MHP’nin başına geçmek benim için şereftir” sözlerine sizi bilmem ama ben hiç şaşırmadım.

Ancak şunu merak etmiyor değilim:

Bugüne kadar Perinçek’ten hiç hoşlanmayan, hoşlanmadığını da defalarca açıklamaktan geri durmayan Devlet Bahçeli’nin ‘antiPerinçekçi’ tutumu sürecek mi?

***

AK Parti’nin pandemiye rağmen ülke genelinde düzenlediği ‘lebaleb‘ kongrelerden birisi de Hatay’da yaşandı.

Bu kez söz konusu olan gençlik kolları kongresi.

Sazlı sözlü, davullu zurnalı, yani düğün havasında yapılmış kongre.

Öyle ki AK Partili bir ilçe başkanı omuzlara alınıp oyun oynuyor ortaya çıkan görüntülerde.

Şahtı, şahbaz oldu diye buna derler.

***

Bursa’da üretim yapan Oyak Renault’ta işler iyi gitmiyor.

Yetkililerinin geçen yıl zararı  ettiğini açıkladıkları dev otomobil şirketinin Bursa tesislerinde de vardiya sayısı düştü.

Ancak konu sadece pandemi değil.

Bu önemli konuya devam edeceğiz ama şimdilik virgül koyalım.

***

Pazartesi Söyleşileri’nin bu haftaki konuğu Tapu ve Kadastro Bölge Müdürü Adnan Cevher.

Son görev yeri Trabzon olan Adnan Cevher kimdir?

Şehircilik bakımından Bursa nasıl bir kent?

2020’de gayrimenkul satışları.

Yüksek faizler 2021’de  gayrimenkul satışlarını nasıl etkiledi?

En fazla ve en az konutun satıldığı ilçeler hangileri?

Konut ve arsa mülkiyetinin cinsiyet ve yaş grubu dağılımı nasıl?

Bursa’da ne kadar tapu harcı toplandı, ne kadar döner sermaye tahsilatı gerçekleşti?

Ev sahibi olma yaşı düştü mü?

Adnan Cevher’in sporseverliği.

Ben sordum, Cevher yanıtladı.

Efendim iyi pazarlar.