Mustafa Özdal
Mustafa Özdal

Pazar Çeşnisi

Köşe Yazısını Dinle

Bizim gazetenin yazı işleri Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın1 yılda koronavirüs’ konulu basın toplantısıyla ilgili sözlerini  “Sıradan bir hastalık olacak” başlığıyla ne güzel manşete taşımış.

Günlerdir, artan vaka sayılarına karşı yaratılan felaket  senaryolarına karşı, içimizi ısıtan, dahası gelecek günlere umutla bakmamızı sağlayan şeyler söyledi Sağlık Bakanı.

Yani ilk kez bizzat sağlığın başındaki isim, bu hastalığın grip gibi sıradan bir hastalık olacağını itiraf etti.

Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, yasaklamaların kalkmayacağını ima eden açıklaması geldi.

Tüm bunlar, kısıtlamaların kalkmasıyla ‘entübe’ olmuş esnaf, 1 yıldır kan ağlayan turizm sektörü temsilcileri, işsiz kaldığı için evine ekmek götüremeyen valeler, garsonlar, çarklarını döndürmekte zorlanan  imalatçılar, düğün yasağı olduğu için iflasın eşiğine gelmiş işletmeciler ve aylardır psikolojisi bozulan kadınından erkeğine, gencinden yaşlısına tüm toplum rahat bir nefes aldı.

Benim için geride bıraktığımız haftanın en önemli gelişmesi buydu.

 

**

 

Dünya bin yıl önce da salgınlarla mücadele ediyordu, bugün de ediyor.

Ve dünya var oldukça salgınlar da olacak.

Homo Deus, Sapıens ve 21. Yüzyıl İçin 21 Ders isimli kitaplarının yazarı Yuval Noah Harari’nin salgınla ilgili tespit ve öngörülerini okuyorum.

Koronavirüs tedbirlerinin, insan tabiatını ve sosyal yaşamı değiştirmeyeceğini söylemiş Harari.

Daha açık bir ifadeyle, evet yeni patojenlerin çıkması engellenmeyecek belki ama sağlık ve ilaç araştırmalarına yatırım yaparak, büyük salgınların önüne geçebiliriz.

Madem öyle dünya, koronavirüs salgınında neden başarısız oldu?

Harari’ye göre bunun tek sorumlusu siyasi liderler.

Harari’nin tezlerine itiraz etmek mümkün mü?

 

***

 

Harari’nin öngörüleriyle devam edelim.

Dünyanın önünde 3 büyük tehdit var:

Yeni ve daha güçlü silahlarla çıkacak bir üçüncü dünya savaşı.

Ekolojik çöküşü beraberinde getirecek iklim krizi.

Teknolojinin gelişiminin kötü amaçlarla kullanılması. Harari, veri toplama ve bu verileri analiz etme teknolojilerinin tarihte asla görülmemiş bir boyuta ulaştığını ve hem devletlerin hem şirketlerin eline, denetlenmesi mümkün olmayan, kötüye kullanıma açık bir güç verdiğini söyledi.

Yani, ey dünya tehlikenin farkında mısın?

 

***

 

Cuma gece saat 23,00 suları CHP Yenişehir İlçe Başkanı Ahmet Köse, cep telefonuma bir haber ve açıklama yolladı.

Yenişehir Adliyesi’nde 5’i kadın, 4’ü erkek 9 vatandaş, köylerinde kurulmak istenen tesise karşı eylem yaptıkları için yargılanıyormuş.

CHP milletvekilleri ve ilçe başkanı olarak da köylülere destek için ordalarmış.

Ne güzel…

Muhalefetin görevi de budur zaten.

Ahmet Köse, köylülerin yargılanmasına tepki göstermiş.

Buna da itirazımız yok.

Ancak duruşmayı takip eden Köse’nin şu sözlerine anlam veremedim:

“Ben hakim olsaydım, 9 sanık için de beraat kararı verirdim. İçten ve samimi şekilde konuştular. Bu insanlar kimseye zarar vermediler. Mağdur olan onlar. Bu tesis Bursa’da değil de Güneydoğu’da herhangi bir yerde olsaydı çoktan yerle bir edilmişti.”

Ahmet Köse son cümlesiyle ne demek istiyor acaba?

Bu nasıl bir genelleme, nasıl sorunlu bir yaklaşımdır?

 

***

Gelişmeyi biliyorsunuz…

Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, AK Parti Milletvekili Dr. Mustafa Esgin ve AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, cuma günü Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı İlker Avcı’yı ziyaret ediyor.

Bursalı heyet, Avcı’dan Yenişehir Havaalanı’ndan Erzurum, Muş ve Trabzon’a uçak seferlerinin başlatılmasını rica ediyor.

Ve Avcı da olur veriyor.

Böylece pandemi nedeniyle ara verilen 3 sefer, bu ziyaret sayesinde yeniden başlayacak.

Ancak Bursa Diyarbakır Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Şehmuz Seviş’ten itiraz var.

Seviş’in itirazı Erzurum, Muş ve Trabzon seferlerinin başlayacak olmasına değil, Diyarbakır seferleriyle ilgili bir karar olmamasına.

Seviş bir açıklama yollamış.

Diyor ki, “Doluluk oranı neredeyse yüzde 100 olan Diyarbakır uçak seferleri yapılmıyor. Diyarbakır seferlerinin doluluk oranlarının yüksek olmasından havalimanı yetkilileri, çalışanları ve yolcuları çok memnundu. Kaldı ki Diyarbakır uçak seferleri yalnız Diyarbakırlılara değil Bursa’da yaşayan Güneydoğu Anadolu bölgesi  insanlarına da kısa ulaşım imkanı sağlıyordu. Böylesine yolcu potansiyeli olan önemli bir merkeze uçak seferlerinin düzenlenmemiş olması bizi çok üzmüştür. Bayram müjdesi eksik kalmıştır. AK Parti Milletvekili, İl Başkanı ve Büyükşehir Belediye Başkanı’ndan girişimde bulunmasını bekliyoruz. Geçmiş yıllarda yine böyle bir durumda yapılan haksızlığı Cumhurbaşkanlığı’na bildirmiş ve Cumhurbaşkanı’nın emirleriyle Diyarbakır’a da seferler başlamıştı. Bugün yine Cumhurbaşkanı’ndan yapılan haksızlığı ortadan kaldırması için ricada bulunacağız.”

 

***

 

Pazartesi Söyleşileri’nin bu hafta konuğu değil, konukları var.

Soğanlı Kanalboyu Nilüferspor Kadın Futbol Takımı temsilcileri ve futbolcuları konuğum oldular.

Söyleşide Bursa’nın gururu olan kızların, başarı öyküsünü okuyacaksınız.

İyi pazarlar.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X