Mustafa Özdal
Mustafa Özdal

Sürücüler trafiği işte böyle katlediyor

Teknolojinin gelişmesi, adına internet denilen bilişim devrimimin en büyük icatlarından birinin bulunmasına yol açtı.

Ancak diğer icatlarda olduğu gibi interneti de amacının dışında kullanmakta pek mahiriz.

Facebook isimli sanal alemde her gün 100 binlerce klavye delikanlısı kontrolsüz bir şekilde dolaşıyor.

Ancak sosyal medyayı gerçekten çok iyi kullananlar da var.

İşte onlardan biri Cengiz Duman.

Duman, tam bir yurttaş gazetecisi.

Dün de Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin şehir kameralarından aldığı 3 tane fotoğrafı yollamış bana.

Cengiz Duman’ın sadece 10 dakika izleyerek edindiği 3 fotoğraf Bursa trafiğinin içler acısı durumunu göstermeye yetiyor da artıyor.

Gelin o fotoğrafları tek tek inceleyelim.

Birinci fotoğraf, Emek Kavşağı-Korupark önünden.

İki detaya dikkat.

Bir araç sürücüsü elini kolunu sallaya sallaya ters yönde ilerliyor.

Diğer detayda da bir iş makinesi, trafiğin en işlek arterinde arz-ı endam ediyor!
 

Geçelim diğer fotoğrafa.

Yine aynı bölge…

Geçit Kavşağı’nda iğne atsanız yere düşmeyecek bir trafik var.

Trafiğe takılmamak için şantiye içinden geçip, çok kısa süre sonra trafiğe dahil olacak uyanık servis aracına  dikkat!

Kendisi çok uyanık diğer sürücüler saf ya, yüzlerce araç milim, milim ilerlerlerken  o şantiye içinden geçip, trafik kurallarını yerleyeksan ediyor, araç içindekileri de tehlikeye sürükleyerek!
 

Son fotoğraf…

Yine 1 araca dikkatinizi çekmek isterim.

Arkadaki kamyonet ve onun önünde ilerleyen TIR.

Saat kaç peki bu TIR Mudanya Yolu’nda seyrederken?

08,40…

Oysa UKOME kararına göre bu araçlar oradan o saatte geçemez.

“Resmi ve özel plakalı TIR’ların, trafiğin çok yoğun olduğu, 06.00-10.00 ile 16.00-20.00 saatleri arasında kesinlikle şehir içine sokulmamasına, diğer saatlerde Bursa Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürlüğünden alacakları izin belgesiyle, yükleme ve boşaltma yapmalarına izin verilmiştir. Azami yüklü ağırlığı 3 bin 500 kg ile 17 bin kg olanlara, trafiğin çok yoğun olduğu 06.00-10.00 ile 16.00-20.00 saatleri arasında, kesinlikle şehir içine sokulmamasına, diğer saatlerde, Bursa Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürlüğünden alacakları izin belgesiyle, yükleme ve boşaltma yapmalarına izin verilmiştir” deniliyor UKOME kararında.

Ne zaman alınmış bu karar?

2006 yılında…

BU 3 fotoğraf, Bursa’nın ‘trafik katili sürücüler’ tarafından esir alındığının resmidir.

Evet yollar yetersiz, denetimler hak getire…

Ancak kural tanımayan sürücülerin pervasızlıkları da trafik sıkışıklığına tüy dikiyor.

Artık birileri bu sürücülere dur demeli.

 

————————-

 

TEOG kalkmalı

 

TEOG’un kalkması gündemde.

Konu henüz çok taze.

Ancak şiddetle destekliyorum TEOG’un kaldırılmasını.

Tıpkı dershanelerin kaldırılmasının gündemde olduğu ilk günlerdeki gibi.

TEOG kalkmalı.

Çünkü öğrencilerin kaderi tek bir sınava bağlı olmamalı.

TEOG kalkmalı.

Çünkü 10 binlerce öğrenci bu sınav nedeniyle istemediği okullara gidiyor ve hayatları kararıyor.

TEOG kalkmalı.

Çünkü öğrenciler sınavlara değil, bireysel gelişimlerine odaklanmalı.

 

—————————

 

Kaçakçı

 

​Konusu, kurgusu, türü ne olursa olsun bir filmde Tom Cruise oynuyorsa, sinema salonlarına koşanlar var.

Yıllar geçmesine rağmen fiziğinden çok şey kaybetmemesinin de rolü var Tom Cruise filmlerinin hala rağbet görmesinin.

Tabii Top Gun’daki Tom Cruise hayal artık.

Şimdi gelelim ünlü aktörün son filmine.

Kaçakçı…

Cruise, ihtirasları olan Baryy Seal isimli bir pilotu canlandırıyor filmde.

Ancak tüm ihtiraslarına rağmen, 3-5 paket puro kaçırmaktan ibaret bir yan gelire sahiptir Seal.

Bir gün CIA kapısını çalar ve aslında film de ondan sonra başlar.

Yakışıklı bıçkın iş bitirici ABD’li pilot, CIA’nın ajanlık teklifini kabul ederek yepyeni bir yaşama yelken açar.

Seal’ın görevi komünistlerin iktidarda olduğu ülkelerin muhalif hareketlerine silah taşımaktır.

Ancak Seal bu ülkelerden birinde uyuşturucu baronlarıyla tanışır ve uyuşturucu kaçakçılığı işine de bulaşır.

Sonra gelsin milyon dolarlar…

Kısa zamanda büyük bir servete kavuşan Seal, gün geçtikçe bataklığa saplanır ve satmak zorunda kaldığı uyuşturucu baronlarının kurşunlarıyla  yaşama veda eder.

Ancak…

Filmde ABD’nin sömürgeci politikalarına ve kurumlarına sağlam bir eleştiri var.

Öyle ki önce kullandığı, sonra yasa dışı işlerine göz yumduğu, çıkmaza girdiğinde de kağıt mendil gibi atıp korumadığı ajan üzerinden, CIA, FBI ve Beyaz Saray yerden yere vuruluyor.

Bir ABD yapımının, ABD’nin kurumlarını yerden yere vurması.

Demokrasi budur işte…

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X