Okuyucularımızdan gelen her elektronik postayı dikkatle inceliyoruz.

Gönderilen bilgileri ayrıntılı şekilde araştırıyoruz.

Öncelikle son dönemde Bursa’daki bazı belediyelerde dönen çeşitli pazarlık iddialarına dair mesajların sıklaştığını ifade etmek istiyoruz.

Dost sohbetlerinde de bugünlerde aslında hep benzer konuları konuşuyoruz.

Özellikle müteahhit çevrelerinde herkes tarafından bilinen bir husustan söz ediyoruz.

Ancak okuyucu mesajlarındaki artışa, katıldığımız tüm sohbetlerde dile getirilmesine bakılırsa iş artık iyice ayyuka çıkmış durumda!

Sahiden siyasetin ulaştığı seviye mide bulandırıcı konuşulanlar doğruysa…

Şimdilik kısaca değinelim.

Bir okurumuzun iddiasını özetleyerek aktarmakla yetinelim:

Bazı belediyelerde memurların imzalayamadıkları projelerin olduğunu biliyor muydunuz?

Bol rantlı projelerde alttaki memurlar direkt devre dışı bırakılıyormuş.

İmza sadece ilgili başkanın onayıyla atılabiliyormuş.

Çünkü o projelerde yapılan işin mevzuata uygun olup olmadığı herhangi bir önem teşkil etmiyormuş.

İşin mevzuata uygun olup olmadığına bakılmıyorsa neyle ilgileniliyor diyorsanız hemen onu da yanıtlayalım:

Sadece sarı renkli zarfların kabarıklığı ile alakadar olunuyormuş!

Söylenenlere göre bu işler o kadar pervasız bir hâl almış ki açıkça; fazladan 10 daire yapacaksan, geçmişte herkesin aldığı gibi benim de hakkımı vereceksiniz bile deniyormuş.

Usulsüzlük ile fazladan onlarca daireye konan müteahhitlere lokasyona göre iki üç daire parasını zarflamak elbette koymuyor.

Koymuyor da arada işini ahlaklı şekilde yapmak isteyenler de kaynıyor.

Zira onlardan da sarı renkli zarflar talep ediliyor!

Yapılan şikâyetlerin ardından başlatılan soruşturmaların nihayete ermemesi ise yurttaşa kimse kusura bakmasın ama balık baştan kokar dedirtiyor…

Bizden söylemesi.

İddiaları araştırmayı sürdüreceğimiz de bilinmeli.

BURSA’NIN ANAYASASI İÇİN KRİTİK GÜN

Bugün; Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi, Bursa Çevre Düzeni Planı’yla ilgili Büyükşehir Belediyesi’nin süreç bilgilendirme toplantısına ev sahipliği yapacak.

Şehrin istikbaline yön verecek, 2040’ı hedefleyen 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı bir süredir rafa kaldırılmıştı.

Daha önce de ifade ettiğimiz gibi süresi dolan 1/100.000 Ölçekli Bursa 2020 Yılı Çevre Düzeni Planı’nın ardından 2040 planının, 2023 sonrasına kaldığı konuşulmaya başlanmıştı.

Mevcut plansızlık Bursa’daki tahribatların önünü açtı.

Ankara merkezli parsel bazlı düzenlemeler de hayli arttı.

Bu nedenle kentin geleceğinde belirleyici olacak yeni Bursa Çevre Düzeni Planı bir an önce hazırlanmalı.

Büyükşehir’in bilgilendirme toplantısına tüm siyasi partilerin, iş dünyasının, akademik odaların, sivil toplum kuruluşlarının, esnafın ayrım gözetilmeksizin davet edilmesi anlamlı.

Halkın sürece doğrudan katılımı da sağlanmalı.

Çevre Düzeni Planı her zaman altını çizerek vurguladığımız gibi ortak akılla hazırlanmalı.

Herkesin farklı bir Bursa hayali olabilir.

Ancak bunların tamamı; 19 Ocak 1998’de tüm kentin uzlaşısı ile tek itiraz olmadan kabul edilen 1/100.000 Ölçekli Bursa 2020 Yılı Çevre Düzeni Planı’ndaki gibi yine ortak paydada birleştirilebilir.

Bursa, işlenen sayısız kent suçuna karşın hâlâ yüksek potansiyele sahip bir şehir.

Yeri gelmişken yine belirtelim:

Sanayiyi öncelemek tarımdan da turizmden de vazgeçmek anlamına gelmiyor.

Kentin doğru mekansal planlama ile her alanda büyümesinin önünde aslında hiçbir engel bulunmuyor.

Yeter ki farklı hesaplar içine artık girilmesin.

Siyasi irade sorumluluk üstlenmekten çekinmesin.

Sadece Bursa’nın menfaatleri düşünülerek hareket edilsin.

Onaylanan planın delik deşik edilmesine de izin verilmesin.

Son olarak şunu ilave edelim:

Bursa Çevre Düzeni Planı hayata geçmeden önce Ankara merkezli parsel bazlı düzenlemelerin, sanki yeterince çoğalmamış gibi daha da artmasından endişe ediliyor.

Ne var ne yok halledelim, ardından plan hayata geçirilsin düşüncesiyle hareket edilebileceği konuşuluyor.

Umarız bu senaryo asla gerçekleşmez.

Toplantılar oyalama aracına dönüşmez.

Aksi takdirde şehirde bir daha kapanamayacak yaralar açılacak.

Bursa’ya tarihî bir kötülük yapılmış olacak.

BURSA’NIN MARKA MERKEZİNDE ULUSLARARASI ÖNEMLİ BULUŞMA

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (BTSO) Büyükşehir Belediyesi ve TÜBİTAK iş birliğiyle kente kazandırdığı Avrupa’nın en büyük uzay ve havacılık temalı eğitim merkezi Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezi’nde (GUHEM) önemli bir buluşmaya imza atılacak.

2022 Uluslararası Uzay Kongresi, GUHEM’de yapılacak.

Dünyanın uzay endüstrisi liderleri ve uzay ajansları 9-11 eylül tarihleri arasında Bursa’da buluşacak.

Kongrede; alanında yetkin uydu, donanım ve yazılım şirketlerinden ünlü bilim insanları ve astronotlar konuşmacı olarak yer alacak.

Bursa’daki dev uzay buluşmasına NASA ve ESA astronotları ile birlikte Spire, GMV Aerospace and Defence, Redwire Space Europe, Planet, AAC Clyde Space, Maxar Technologies, Nanoracks Europe, Beyond Gravity, Türksat, PlanS, Arianespace gibi uydu, yazılım ve donanım firmalarından 90’dan fazla konuşmacı katılacak.

Eskiden daha ziyade sağlık alanındaki kongrelerle anılan Bursa’nın üstelik uzay gibi bir alanda önemli buluşmalara ev sahipliği yaparak kabuk değiştirdiğini görmek sahiden sevindirici.

Bu satırları yazarken GUHEM’in inşa sürecinde uzaya mı gideceğiz minvalindeki sığ yaklaşımlarla projeyi eleştirenlerin sözleri bir an aklıma geldi.

Türkiye’de, dürüst olmak gerekirse özellikle de Bursa’da vizyon sahibi olmak, türlü zırvalama ile karşılaşmayı da beraberinde getiriyor ne yazık ki…

Kongreyle ilgili size aktardığım detaylı bilgileri GUHEM Genel Müdürü Halit Mirahmetoğlu verdi.

Yaptığımız görüşmede, GUHEM’in üstlendiği misyonun önemine ise şu sözlerle değindi:

“Bizzat Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan Milli Uzay Programı’nın 9 numaralı ‘Uzay Farkındalığı Yaratılması ve İnsan Kaynağının Geliştirilmesi’ hedefi doğrultusunda faaliyetlerimizi hızlandırıyoruz. Bu kapsamda her gün bine yakın gencimizi uzay ve havacılık teknolojileriyle tanıştırmanın yanı sıra uluslararası faaliyetlerimize de önem veriyoruz. Uzay endüstrisinin dünyaca ünlü isimlerini 3 gün boyunca merkezimizde ağırlayacak olmamız da GUHEM’in kısa sürede Bursa’nın bir markası olarak sektörde bilinirliğini artırdığını gösteriyor.”