Ekolog ve bitki bilimci Goodall’un ölümcül bir hastalığı yok ancak kendi kendine bakmakta zorlandığı için hayatına devam etmek istemediğini söylüyor.

İnternet üzerinden başlatılan kampanyada Goodall’ın İsviçre’ye gidebilmesi için 15 bin dolar toplandı.

Bu parayla bilim insanına birinci sınıf bir uçak bileti alındı.

Goodall’un hayatına son vermek istemesi, Avustralya’da doktor yardımıyla intiharın ya da ötenazinin yasal olmaması nedeniyle ülkede tartışmaları da beraberinde getirmişti.

‘Bu yaşa geldiğim için büyük üzüntü duyuyorum’

David Goodall geçen ay doğum gününde verdiği bir röportajda, “Bu yaşa geldiğim için büyük üzüntü duyuyorum” demişti.

Avustralya merkezli ABC televizyonuna şunları söylemişti:

Goodall, “Mutlu değilim. Ölmek istiyorum. Üzücü olmak zorunda değil. Asıl üzücü olan, bunun engellenmek istenmesi.”

Avustralya’nın Victoria eyaletinde geçen yıl yardımlı intihar yasallaşmıştı ancak ötenazinin uygulanabilmesi için kişinin ölümcül bir hastalığının olması gerekiyor.

Ötenazi, ülkedeki diğer eyaletlerde ise yasa dışı.

Goodall, İsviçre’deki bir klinikte yardımlı intihar uygulaması yaptırmayı planlıyor.

Yardımlı intihar, bir doktorun öldürücü maddenin olduğu iğneyi hazırladığı ancak kişinin iğneyi kendi kendine uyguladığı durumlara deniyor.

24 saat bakım ihtiyacı

Goodall’a, ötenazi ve yardımlı intihar hakkını savunan Exit International isimli gruptan arkadaşı Carol O’Neill da eşlik ediyor.

Carol O’Neill, Goodall’ın bu kararında üniversite kampüsünden uzaklaştırılmak istenmesinin etkisi olduğunu düşünüyor.

İki sene önce Goodall’ın ücret almadan öğretim üyeliği yaptığı Perth’s Edith Cowan Üniversitesi, bilim insanının yolda başına bir şey gelmesinden endişe ettiğini açıklayarak, evden çalışmasını istemişti.

Uluslararası bir kampanyanın ardından Goodall’ın evine daha yakın bir merkezde çalışmasına karar verilmişti.

O’Neill, tam bu zamanlarda tiyatroda yer almaktan ve araba kullanmaktan da vazgeçmeye zorlandığını, bunun arkadaşını çok etkilediğini anlatıyor.

“Eski ofisindeki arkadaşlarını görememeye başladı. Eski neşesi yoktu ve bütün kitaplarını koliliyordu. Artık mutlu olmadığı dönemin başlangıcıydı” diyor.

Goodall’ın kararı geçen ay dairesinde düşmesinin ardından hızlandı. İki gün boyunca kendisinden haber alınamadı. Doktorları bu olayın ardından 24 saat bakım görmesi ya da bakımevinde yaşaması gerektiğini söyledi.

O’Neill, “O bağımsız bir kişi. Etrafında sürekli birilerinin olmasını, bakıcı rolünde bir yabancı olmasını istemiyor” diye konuşuyor ve ekliyor:

“Entelektüel sohbetler yapabilmek ve otobüse atlayıp şehre inebilmek gibi daha önce yaptığı şeyleri yapabilmek istiyor.”

Ölmeden önce ailesini görecek

Goodall’ın İsviçre’de yakın ailesi tarafından karşılanmadan önce, Fransa’daki ailesini ziyaret etmesi planlanıyor.

O’Neill, Goodall’ın son günlerini veda mektuplarını yazarak ve torunları da dahil olmak üzere ailesiyle sohbet ederek geçirdiğini kaydetti.

İsviçre’de yardımlı intihar 1942 yılında yasallaştı. İsviçre, yabancı ülkelerin vatandaşlarına yardımlı intihar hakkı tanıyan tek ülke.

Avustralya Tabipler Birliği, ilaç kullanımının etik olmayan bir yolu olarak gördükleri yardımlı intihara karşı çıkıyor.