Alparslan Türkeş Bulvarı’nda bulunan 18 daireli Ezgi Apartmanı, 6 Şubat’ta meydana gelen depremde yıkıldı, 36 kişi enkaz altında hayatını kaybetti. Binanın zeminin bulunan pastanenin tadilat sırasında kolon kesildiği, kirişlerde, tablada ve perde betonda tahribat yapıldığı iddiaları üzerine Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatıldı. Soruşturmada görevlendirilen bilirkişi, yaptığı incelemede 40 santimetre çapında kolon kesildiğini, zemin kat perde taşıyıcı elemanlardan 50X70 santimetre ebadında kuzey perde sınırında kesilerek boşluk açıldığı ve karot numunelerin ortalama değerinin 18,8 olduğu belirtildi.
KERVANCIOĞLU: KOLON KESMEDİK
Soruşturma kapsamında pastanenin ortakları Sami Kervancıoğlu ile Mustafa Pekel’in ifadeleri alındı. Kendisinin şirketin pazarlama işlerine baktığını, iş yerlerindeki değişikliklerle ilgili Mustafa Pekel’in ilgilendiğini belirten Kervancıoğlu, iş yerinde kolon ve perde duvarı kesme gibi herhangi bir tahribat yapılmadığını belirtip suçlamaları reddederek, “Depremden sonra mimarlarımız ve ortağım Mustafa Pekel ile konuştuğumuzda konuya vakıf oldum. Biz kolon falan kesmedik, sadece dekoratif olarak kullanılan bir döner merdiven vardı, onu kaldırdık” dedi.
Mustafa Pekel de ifadesinde Sami Kervancıoğlu gibi suçlamaları reddetti. İfadelerinin ardından mahkemeye sevk edilen Sami Kervancıoğlu ile Mustafa Pekel, yurt dışı çıkış yasağı ile serbest bırakıldı.
KENGER: 2017’DEN SONRA O KOLONU ORADA GÖRMEDİM
Konuyla ilgili soruşturma kapsamında binadan sağ çıkan Mulla Kenger ile ölen 36 kişinin yakınlarından bazıları apartman enkazında toplanıp açıklama yaptı. 1999 yılından bu yana görevli olarak çalıştığı apartmanda eşini kaybettiğini söyleyen Mulla Kenger, pastanede daha önce kolon bulunduğunu belirterek, “Ama 2017’den sonra o kolonu ben orada görmedim, çünkü orada taşıyıcı bir kolon vardı. Ondan sonra tablayı keserek üst kata merdiven çıktılar. Merdiven çıktıkları yer hem komple tabla hem de kolonla bağlı yatay kiriş vardı, alttaki kiriş tablayı tutuyordu. İkisini de yok ettiler. Binanın projesinde var ama bunların projesinde yok. Ben suçlamıyorum, olanı söylüyorum” diye konuştu.
‘KİRİŞ YIKILIP, PERDE DUVARLARA DELİK AÇILMIŞ’
Depremde ölenlerin yakınlarının avukatlarından Uğur Biricik ise apartmanda hayatını kaybeden 36 kişiden 2’sinin avukat olduğunu belirtti. Binanın yıkılmasıyla ilgili soruşturmanın sürdüğünü ve pastanede kolon kesildiğinin de bilirkişi tarafından tespit edildiğini ifade eden Biricik, “Yapılan tek tadilat işlemi kesilen kolon değil, kolona bağlı kirişin yıkılması, havalandırma bacalarının dışarıya çıkarılması adına perde duvarlarda delik açılması, yine zemin kat ile asa kat arasında asansör yapılması, tabla delinmek suretiyle merdiven çıkılması suretiyle aslında bunların hepsi binanın yıkılmasına yönelik negatif anlamda taşıyıcı unsurları etkileyen unsurlardır. Bilirkişi raporları sadece kesilen kolona yönelik bir ön rapor hazırlamış ve binanın statiğini etkileyebileceğine asıl yıkıma sebebiyet verip vermediğinin gerekli hesaplamalar yapıldıktan sonra ortaya çıkacağına yönelik ucu açık bir rapor hazırlamıştır. Bunun dışında ayrıca biz olayın taksirle ölüme değil, olası kastla ölüme sebebiyet verdiği kanaatindeyiz. Zira yapılan işlemlerin birçoğu ilgili işletme tarafından bilinerek ve istenerek yapılmıştır” dedi.
UÇKAÇ: İDDİALAR DOĞRU DEĞİL
Kolon kestiği iddia edilen pastanenin işletmecileri Sami Kervancıoğlu ile Mustafa Pekel’in avukatı Ali Uçkaç, iddiaların asılsız olduğunu öne sürerek, binanın zemin katındaki iş yeri dışında 18 dairenin 9’unun müvekkillerine ait olduğunu, binanın yarısından fazlasına sahip birinin binaya bilerek ya da bilmeyerek herhangi bir zarar vermesinin mantık dışı olduğunu kaydetti. Uçkaç, şunları söyledi:
“Bina 1996 yılında yapılıyor ve müvekkiller 2 parça halinde olan alttaki iş yerlerinin ilkini 2002-2003 yıllarında, bir diğerini de 2007 yılından sonra alıyorlar. Müvekkiller iş yerini aldığında orada bahsi geçen herhangi bir kolon yok. Müvekkilim apartman zeminindeki dükkanı kendisine işletme yapıyor ve yıllar içerisinde 9 tane daire satın alınıyor. Bu dairelerde yakınları ve kendisi oturuyor, ramazan ayında hep beraber o binadalar. Yani müvekkilin böyle bir şeyi bilerek, isteyerek bir kolon görerek ve bu kolonu kesmesi kesinlikle söz konusu olamaz. Bir insan kendi ayağına sıkar mı?” dedi.
Perde betonda 50 santimetre çapında delik açıldığı iddialarının da asılsız ve o bölümün binanın projesinde mevcut olan bir pencere olduğunu belirten Uçkaç, sosyal medyada paylaşılan asansör fotoğrafının da pastaneye ait olmadığını kaydetti. Avukat Uçkaç, binanın neden yıkıldığına dair kendilerinin de uzman bilirkişilerden yardım alarak araştırma yaptıklarını kaydederek, şöyle konuştu:
“Bunların en başındaki husus, binaya mimari ve statik projede olmayan, daha sonra da yapılan bir kaçak kat ilave edilmiş. 3,80 ve 4,10’luk, yani toplamda 8 metreye denk gelen ve binanın taşıyıcı askları üzerinde olması gereken perde beton yapılmamış bile. Karot incelemelerinde, bu karot numunelerinin, binanın beton kalitesinin olması gerekenden çok çok aşağı olduğu tespit edilmiştir. Binanın beton incelemesinde C20 ve C25 aralığında olması gerekirken ne yazık ki yapılan ölçümlerde 10,8 ve 13,2 çıkmıştır. Mimari ve statik projede yer alan demirler ne yazık ki binada kullanılmamıştır.”
Öte yandan 36 kişinin hayatını kaybettiği apartmana ilişkin incelemelerin sürdüğü ve ilerleyen günlerde soruşturmanın tamamlanmasıyla kusurlu bulunan kişiler hakkında iddianame hazırlanacağı belirtildi.