’40 yaş üstü gebeliklerin yüzde 40’ı düşükle sonuçlanıyor’

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Buyru “35 yaş üstü gebeliklerde düşük riski daha fazladır. 40 yaş üstü gebeliklerin %40’dan fazlası ise düşükle sonuçlanmaktadır. Bunun nedeni yumurtalarda kromozom problemi riskinin artmasıdır.” dedi.

’40 yaş üstü gebeliklerin yüzde 40’ı düşükle sonuçlanıyor’

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Faruk Buyru, AA muhabirine yaptığı açıklamada, günümüzde çeşitli nedenlerle ileri yaşta hamile kalanların sayısının giderek arttığını, kadınların çalışma hayatında daha çok yer almalarının, kariyer planlamalarının, daha az sayıda doğum yapmalarının ileri yaş doğum yapma nedenleri arasında sayılabileceğini söyledi.

Kentleşmenin de daha az sayıda ve daha geç doğum yapmada etkili olduğunu dile getiren Buyru, sosyo-ekonomik düzey arttıkça ileri yaşta doğum oranının da yükseldiğini ifade etti.

Prof. Dr. Buyru, günümüzde tüm doğumların yüzde 9’unun 40 yaş ve üzerinde gerçekleştiğine işaret ederek, şunları anlattı:

“Ortalama doğum yaşı 30 yaş civarıdır. En çok doğum ise 30-39 yaş arasında olup, tüm doğumların yüzde 60’ını oluşturmaktadır. İdeal hamilelik yaşı ise 20-30 yaş arasıdır. Doğurganlık dönemi 15-45 yaş arası olarak kabul edilse de 20 yaş öncesi ve 40 yaş sonrası gebelikler çeşitli açılardan riskli gebelik olarak kabul edilmektedir. Bu riskler hem anne adayı hem de doğacak bebek için söz konusudur. İleri yaşta gebe kalma şansı azaldığı gibi gebe kalmak için de daha fazla beklemek gerekebilir. 35 yaş üstü gebeliklerde düşük riski daha fazladır. 40 yaş üstü gebeliklerin yüzde 40’tan fazlası ise düşükle sonuçlanmaktadır. Bunun nedeni yaşlanmayla birlikte yumurtalarda kromozom problemi riskinin artmasıdır. Yine aynı nedenle bebeklerde de kromozom bozukluğu daha fazla görülür.”

İleri yaş tüp bebek tedavilerinin de başarı şansını olumsuz etkiler

Yine ileri yaş doğumlarda doğum esnasında vakum, forseps uygulanması gibi müdahalelerin, sezaryen gereksiniminin de daha fazla olduğuna dikkati çeken Buyru, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Ayrıca dış gebelik riski de ileri yaşta daha fazladır. Diğer riskleri de şu şekilde sıralamak mümkündür; bebeğin eşinin önde olması, doğum sonrası kanama riskinde artış, doğumdan sonra hastanede daha fazla kalma, gebeliğe bağlı şeker hastalığı, gebeliğe bağlı tansiyon yükselmesi ve preeklampsi riskinde artış, su kesesinin erken açılması, bebeklerin yoğun bakım gereksinimi. İleri yaşta gebe kalmaya hazırlanan anne adayları daha ayrıntılı olarak değerlendirilmelidir. Bu yaşlarda rahimde miyom bulunması, tansiyon ve şeker hastalığı gibi sorunlar daha fazla görülür ve gebelik esnasında probleme yol açabilir. Gebe kalmadan hem ayrıntılı jinekolojik muayene hem de sistemik muayene yapılarak bunlar araştırılır hem de kullanılan bir ilaç varsa buna devam edilip edilmeyeceğine karar verilir. Gebelik esnasında sorun yaratabilecek ilaçlar, daha az sakıncası olabilecek ilaçlarla değiştirilir. Gebe kalmadan 2 ay önce folik asit başlanarak doğacak bebekte sinir sistemiyle ilgili anomali riskinin azalması sağlanır. Aşırı kilo problemi olanlarda kilo verme önerilir.”

HABERİ PAYLAŞ
ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X