Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, ABD’de Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen’in iadesine ilişkin temasları sırasında Huffington Post’a açıklamalarda bulundu.

Türkiye’nin hem PKK hem DEAŞ ile mücadele ettiğini ancak FETÖ’nün bunlardan çok daha tehlikeli olduğunu anlatan Bozdağ, FETÖ’nün devletin kurumlarına sızan yeni nesil bir terör örgütü olduğunu ifade etti.

FETÖ mensuplarının ABD’de kendilerini eğitim ve din kisvesi altında gizledikleni belirten Bozdağ, Türkiye’den FETÖ’nün ABD ayağına para transferleri yapıldığını ve ABD yetkililerinin, bu okullar ve diğer kurumlar arasındaki para trafiğini incelemesi gerektiğini söyledi.

“ABD’nin bir teröristi Türkiye’ye tercih etmeyeceğine inanıyoruz”

ABD için Usame bin Ladin neyse Gülen’in de Türkiye için o anlama geldiğini belirten Bozdağ, “ABD’nin bir teröristi Türkiye’ye tercih etmeyeceğine inanıyoruz.” dedi.

Gülen’in 241 kişinin ölümüne neden olduğunu, darbe gecesi Meclisin bombalandığını, Cumhurbaşkanına suikast girişiminde bulunulduğunu anlatan Bozdağ, ABD’nin Türk halkının hassasiyetini anlaması gerektiğini vurguladı.

Bozdağ, Gülen’in iade edilmemesinin ise Türk-Amerikan ilişkilerini kötü etkileyeceğini ifade etti.

“FETÖ üyelerinin ayıklanması kanunlar çerçevesinde yapılıyor”

Kamudan ihraç edilen memurlarla ilgili de değerlendirmede bulunan Bozdağ, FETÖ üyelerinin ayıklanmasının kanunlar çerçevesinde yapıldığını belirterek, ABD’nin de herhangi bir terör örgütü üyesini veya bir DEAŞ üyesinin yargıda, orduda veya kamunun herhangi bir yerinde çalıştırılmasına müsade etmeyeceğini söyledi.

Kamudan sadece FETÖ mensuplarını değil terör örgütleri ile bağlantılı herkesi temizlemeye çalıştıklarını belirten Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra bağımsızlığını kazanan birçok ülke de komünist rejimle bağlantılı olan kişileri tasfiye etmişti. Aynı örnek Almanya için de geçerli. Doğu Almanya’da yaklaşık 500 bin kişi görevlerinden ihraç edilmişti. Bütün ülkelerde bunun örneklerini görüyoruz.”

Bozdağ, bir soru üzerine, olağanüstü hal uygulamasının günlük hayatı etkilemediğini kaydetti.