AHBAP Derneği Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bölgede yardım çalışmaları ilk günden bu yana sürdürüyor. Bölgeye yeniden giden Haluk Levent, yaptıkları çalışmalar ve Hatay’daki son durumu Selçuk Tepeli’ye anlattı. Kurulan çadır kentten yayına bağlanan Levent, “Şu anda arkadaşlarımız birlikte Ahbap çadır kentini kurduk. 3.000 aileyi barındırabileceğiz. Yemek çıkaracağız. 3 bin 200’e yakın konteyner. Burada sadece Ahbap yok. Birçok STK var. Bu konuda gerçekten hakkaniyetli davranmak lazım. Çok güzel çalışmalar yapılıyor. Jandarma, polis, valilik, AFAD. Hepsiyle koordineli çalışıyoruz. Herkesin tek bir amacı var” dedi.
“PROFESYONEL EKİPLERLE GÖRÜŞMEYE BAŞLADIM”
Geçtiğimiz günlerde ünlü sanatçılarla birlikte yaptıkları çalışmanın ardından 850 milyon TL’lik deprem bölgesine yardım projelerini açıklayan Haluk Levent, derneğe maddi yardımların 1 milyar TL’yi geçtiğini kaydetti. Önümüzdeki günlerde yerli ve yabancı denetim kuruluşlarıyla çalışacaklarını da belirten Levent, “Türkiye’nin en önemli denetim mekanizmalarından birinde satın almalarda yanımızda olmasını isteyeceğim. Denetlemelerini isteyeceğim. Çünkü bu halkın parası. Ben bir müzisyenim. Aynı zamanda Ahbap başkanıyım. Orman yangınlarında topladığımız bağışları ve nereye gittiklerini tek tek Twitter ve sosyal medyadan yayınlamıştım. Bu yıl da aynısı yapacağım fakat profesyonel ekiplerle görüşmelere başladım. Çünkü satın almalar daha profesyonel olacak. Spekülasyon olmasın biz bir derneğiz. 1 milyar TL’yi geçtiğini biliyorum. 850 milyon TL’lik paketi zaten açıkladık. Diğerlerini de lojistik olarak değerlendireceğiz. Gelen her parayı bölgede harcıyoruz. Yarın da Samandağ’ın köylerine gideceğim” dedi.
“BİZ FAZLA BAĞIŞ TOPLAMA DERDİNDE DEĞİLİZ”
Levent açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Biz kamu yararına dernek statüsünde olmak istemiyoruz çünkü biz fazla bağış toplama derdinde değiliz. 6 yıldır kim yardım ederse teşekkür için onlara gittim yemek yaptım, kahvaltı hazırladım şarkı söyledim. AHBAP platformunda para diye bir şey yok. 6 yılda 1,5 milyar TL para dağıttım ama parayı ben görmedim. Kamu yararına olduğu zaman şirketler vergiden düşüyor. Bu konuda eleştiri alabilirim, belki gaf da yapabilirim ama vergiden düşerek yapılacak yardımı ben istemiyorum. Bağış yapanlar gönlünden koparak versinler, vergiden düşsün diye değil. O yüzden başvuruda bulunmadım, bulunmayı da düşünmüyoruz. Bir de biz yeterince bağış aldık, bundan sonra kalanlar, yardım yapmak isteyenler AFAD’a yollasın. AFAD’la birlikte çalışıyoruz”
NEYE İHTİYAÇ VAR? NASIL ULAŞTIRILABİLİR?
“Benim söyleyeceğim en net şey şu. Bunu kaç kez yazdım ama emin olun burada sinirimden ağlayacak gibi oldum. Buradan irtibat kurmadan kamyonlar göndermeyin. Bakın Adana ile Hatay arası önceki gün 9.5 saatti. İnsanlar giremiyor. Yardımı bırakın kurtarma faaliyetleri aksıyor. Belki de birkaç kişi yolda vefat etti. Yazık değil mi? İnsanlar güzel kalpleriyle gönderiyorlar ama bazen sonucu kötü olabiliyor. Buradaki sıkıntılar trafiğin sıkışması, insanların bir yerlere gidememesi çok daha zor. Tekrar ediyorum. Bizim burada alacak yerimiz yok, depo oluşturuyoruz. Halkımız içinden gelerek yolluyor ama keşke yollamasa. Keşke bir irtibat bulsa. Yollarda telef oluyorlar. AFAD ihtiyaç listesini yayınlıyor. Bence insanımız önce ihtiyaç listesine baksın. Oradaki ihtiyaçlara göre valiliklerle, AFAD’la, AHBAP’la ya da başka bir dernekle koordineli çalışsın. Gelişigüzel olduğu andan itibaren sistem çöküyor. Haluk Levent olarak ben istiyorum. Lütfen gelişigüzel ‘Ben 3 kamyon yolladım’ böyle bir şey yok. Bu sistemi mahvediyor.”