‘Akademik terörün aktörleri’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Güneydoğu’da yaşananlarla ilgili yayımlanan bildiriye imza atan bin 128 akademisyeni sert bir dille eleştirdi.

‘Akademik terörün aktörleri’

Kayseri Ticaret Odası’nda konuşan Erdoğan, Diyarbakır’da karne günü okula bomba atıldığına dikkati çekerek, “Ey akademisyenler, siz öğrenci yetiştirmiyor musunuz? Bu alçakların yanında nasıl duruyorsunuz? Siz nasıl akademisyensiniz? Aslında bunlar akademik terörün aktörleridir. Omuz omuza olacağız bunlara asla bu fırsatı vermeyeceğiz. Bu milleti parçalamaya bu vatanı parçalamaya devletin içine nifak tohumları ekmeye kimsenin atabileceği adım olamaz” dedi.

‘ZALİMLERİN AKIBETİ KORKUNÇTUR…’

Erdoğan, şöyle devam etti: “Evlere, okullara, kamu binalarına saldırıları yaşıyoruz. Bunlar Allah korkusu olmayanların yapabileceği eylemlerdir. Zulüm payidar olmaz. Zalimlerin akıbeti her zaman korkunç olmuştur. Güvenlik güçlerimiz hiçbir sivilin zarar görmemesi için hassasiyet gösteriyor. Müttefikimiz dediğimiz devletler de ısrarla terör örgütünün gerçek yüzünü görmek istemiyor. Yüz yüze konuştuğumuzda bu bir terör örgütüdür diyorlar. O zaman çıkıp bunu açıkça ortaya koy. Destek mahiyetindeki tavırlar bizi üzüyor. Ülkemizi terörle mücadelesinde yalnız bırakanlar yarın kendileri aynı duruma düşer olacak. Bu mesele bizim beka meselemizdir.”

“MÜCADELEMİZ TERÖRLE…”

Güneydoğu’daki mücadelenin terör örgütü ve teröristlere karşı olduğunun altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti: “Yaşananların Kürt kardeşlerimizle bir ilgisi yoktur. Birileri çıkıyor devlet Kürtleri öldürüyor diyor. Elinize dilinize dursun.  Biz yaradılanı yaradandan ötürü sevdik. Bunu diyenler bin 128 akademisyen. Oralara gitmişlikleri yok. Biz o hayatı yaşadık. Bizim oradaki mücadelemiz Kürt kardeşlerimizle değil, bizim mücadelemiz terör örgütü ve teröristlerledir.”

YENİ ANAYASA SÜRECİ

Türkiye’ye huzuru ve refahı getirene kadar mücadelenin devam edeceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan diğer başlıklar ise şöyle: “12 Eylül darbesi ve onun kurduğu çarpık düzenin uzun süren etkileri yüzünden geride kaldık. Bugün güçlü yönetim arayışı içinde olmamız 12 Eylül’ün vesayetçi yapısı nedeniyledir. Bu nedenle her fırsatta yeni anayasa ve başkanlık sistemi diyoruz.

Yeni anayasa tartışmasından olumsuz tavır alanların ortak özelliği milletin iradesinden çekiniyor olmalarıdır. Bundan çok korkuyorlar. Başkanlık sisteminden bundan dolayı çekiniyorlar. 

Millete güvenen yeni anayasa ve başkanlık sisteminden neden korksun? Önümüzdeki dönem Türkiye’nin reformları hayata geçirdiği bir dönem olacak.’

HABERİ PAYLAŞ
ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X