MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i işaret ederek “Adalet ve İçişleri bakanları, FETÖ’nün seçmen ayağını takip etti mi?” diye sordu. Bahçeli, üstü kapalı bir şekilde cumhurbaşkanı adaylığı için imza veren seçmenlerin de örgütle iltisaklı olup olmadığının araştırılmasını istedi.
Demokrat Parti ziyareti çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Akşener “Milleti korkutma ve sindirmeye yönelik açıklamalardan herhangi birisi zarar görürse, buna pabuç bırakmam” dedi.
CHP: KORKUNUN ECELE FAYDASI YOK, GİDİCİSİNİZ
Bahçeli’ye bir tepki de CHP’den geldi. Cumhurbaşkanı adayı için imza atmanın anayasal bir hak olduğunu belirten CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Bahçeli’nin aymaz birisi olduğunu söyledi.
Altay, sosyal medya hesabı Twitter’dan şunları yazdı:
“Daha fazla Demokratik, anayasal hakkını kullanan vatandaşlarımızı FETÖ ile ilişkilendirmek aymazlıktır. Milletten umudunu yitirenler, ikbal hırsıyla 100 000 imzaya kelepçe takma peşinde.. Korkunun ecele faydası yok. Gidicisiniz.”
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ümit Özdağ
‘YSK DERHAL AÇIKLAMA YAPMALI’
CHP İstanbul Milletvekili İlhan Cihaner de Bahçeli’nin sözlerine tepki gösteren bir diğer isim oldu. Cihaner, bu talebin seçmen iradesi üzerinde baskı oluşturacağını söyledi ve Yüksek Seçim Kurulu’nun konu hakkında derhal bir açıklama yapması gerektiğini belirtti.
Cihaner, Twitter’dan şunları yazdı:
“Sayın Bahçeli’nin talep ettiği şey ancak siyasi bir “merak” ya da “iddianın” konusu olabilir. Böyle bir inceleme talebi seçmen iradesi üzerinde baskı oluşturur. YSK derhal açıklama yaparak kişisel veri niteliğindeki bu bilgilerin sadece ilgili adaya verileceğini açıklamalıdır.”
‘BAHÇELİ SEÇMENİ TEHDİT EDİYOR’
CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem de Bahçeli’nin seçmenleri tehdit ettiğini vurgulayarak şu mesajı paylaştı:
“Devlet Bahçeli; ‘Fetönün siyasi ayağı varsa seçmen ayağı da vardır’ diyerek 100 bin imza ile aday olanlara imza verecek vatandaşları tehdit ediyor. Ülke bir seçime gidiyor; sıkıyönetim komitesi; tehdit, baskı, OHAL dışında hiçbir şey yapamıyor. Kaybedeceğini bilmenin sonucu bu..”