Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatkı (AGİT) İslamofobi ile Mücadele Özel Temsilcis,  Fransa Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Eğitim Bakanlığı yetkilileri ile Türk ve Fransız din adamları ile yüz yüze görüşerek, ‘Adalet ve güvenlik bürokrasisi Müslümanların hassasiyetleri konusunda bir eğitim alıyor mu?’ diye sordu. 

AGİT’e sunacakları raporda hem cevaplara yer verildi hem de İslam karşıtlığının yasal zemine oturtulması talep edildi.

Fransa’da 12 kişinin yaşamını kaybettiği mizah dergisi Charlie Hebdo dergisine yapılan kanlı saldırının yankıları sürerken, Dünya ülkelerini temsil eden üç kişiden biri olan (AGİT) İslamofobi ile Mücadele Özel Temsilcisi Talip Küçükcan, saldırıdan bir gün sonra soluğu Paris’te aldıklarını açıkladı. İslamofobiye yönelik propagandaları engellemek ve Müslümanların Dünyada eşit haklara sahip olabilmesi için yüz yüze görüşmeler yaparak çeşitli rapor hazırlığında olduklarını belirtti.

Fransa Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Eğitim Bakanlığı yetkilileri ile Türk ve Fransız din adamları yapılan görüşmeler hakkında bilgi veren AGİT İslamofobi ile Mücadele Özel Temsilcisi Talip Küçükcan,” Fransa ziyaretimiz de Charlie Hebdo dergisine yapılan saldırının hemen arkasında oldu. AGİT olarak farklı ülkelerin Müslümanlara yönelik politikalarına ilişkin bir karne hazırlanıyor. Bu saldırının etkilerinin canlı olduğu yaşandığı bir dönemde Fransa’yı ziyaret ettik. 

Bir taraftan Müslüman sivil toplum kuruluş örgütleri ile görüşme imkanımız oldu. Fransa’da karşılaştıkları temel sorunların neler olduğunu devletten beklentilerinin neler olduğunu dinledik. 

Ardından da Fransa Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Eğitim Bakanlığı’ndan yetkililer ile görüştük. Özellikle aşırı sağın yükselmesi, “Müslümanlara ve camilere yönelik saldırıların artması sonrasında Fransız Hükümeti nasıl mücadele edebilir?” Sorusu gündeme geldi. 

Fransız siyasetçilerine baktığımız zaman İslam ve terör arasında bir özdeşleşme kurmamaya özen gösterdiklerini bu anlamda Müslümanların Fransa toplumunun bir parçası olduğunu terör örgütü üyelerinin ise dışarıdan geldiklerine yönelik izlenimler elde ettik” dedi.

 

Fransa’da eşitlik, özgürlük ve kardeşlik kavramlarından sonra laiklik ilkesinde önemli bir yükseliş gösterdiğini bunu da dini konularda getirdiği kısıtlamalar üzerinden sağladığına dikkat çeken Küçükcan; “ Laiklik Fransızlar için olmazsa olmaz gibi bir değer olarak görünüyor. Ancak Fransa’daki laiklik anlayışı dini konularda kısıtlayıcı bir örneğin başörtülü kızların Fransız okullara gidemediğini görüyoruz” dedi.

NELER SORULDU?

Yapılan görüşmelerde özellikle Müslümanların eşit haklara sahip olabilmesine yönelik yürütülen politikalara ilişkin sorulara ağırlık verildiğini aktaran Küçükcan, “Müslümanlara yönelik ayrımcılık ve hoşgörüsüzlükle mücadele konusunda geliştirilen politikalar nelerdir?, Nefret söylemi ve suçlarının önlenmesine yönelik adımlar nelerdir?, Müslümanlara yönelik saldırıların nedeni nedir?, Devlet nasıl önlemler alıyor?, İslam karşıtlığına karşı hangi politikalar üretiliyor?, Din özgürlüğü engellerinin kaldırılması konusunda neler yapılıyor?, Adalet ve güvenlik bürokrasisi Müslümanların hassasiyetleri konusunda bir eğitim alıyor mu? “ gibi sorular sorduk.

“MÜSLÜMAN KARŞITLIĞI YASAL ZEMİNE ALINSIN” TALEBİ

Cevaplar ve bareberinde taleplere yer verilen raporun hazırlık süreci bittikten sonra AGİT’e sunacaklarını açıklayan AGİT İslamofobi ile Mücadele Özel Temsilcisi Talip Küçükcan şunları söyledi: “ Biz raporumuzu AGİT’e sunacağız. AGİT’e Türkiye’de üye. Bu raporu tüm üyeler okuyacak. Bunlar üzerinden raporu yazan kişiler olarak bizler tavsiyelerimizi ve somut adımların atılması gerektiğini ifade edeceğiz. Bunların içinde eğitim, ekonomi ayrımcılığın giderilmesi olacaktır. İslam karşıtlığının bir yasal zemine oturtulması olacaktır. Başörtüsü yasağının kaldırılmasına yönelik talepler olacaktır” diye kaydetti.