Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Levent Küçük, AA muhabirine, bayram öncesi çok ayaklı mağduriyetlerin yaşanabileceğini söyledi.

Başta bayram şekeri ve çikolata olmak üzere gıda, kuruyemiş, baklava gibi ürünleri alırken tanıdık, bildik yerlerin tercih edilmesi gerektiğini belirten Küçük, “Bu alışverişlerde özellikle son kullanım tarihine dikkat edilmeli. Çünkü bayram öncesi yaşanacak yoğunluğu göz önünde bulundurarak bazı kötü niyetli satıcılar, ellerinde kalmış ürünleri piyasaya ‘ucuz ürün’ kozuyla sürüp halk sağlığını tehlikeye atabiliyorlar.” diye konuştu.

Küçük, açıkta satılan gıda ürünlerine de dikkat etmek gerektiğini, tüketicinin tezgaha dökülmüş şekeri, çikolatayı değil, güvenli ürünleri tercih etmesinin önemli olduğunu dile getirerek, aksi halde sağlık sorunlarıyla karşılaşılabileceğine işaret etti.

“Bayram rezervasyonlarında bilinen firmaları tercih edin”

Bayram tatilinin 9 gün olması sebebiyle tatil, akraba ziyareti gibi planların da arttığını söyleyen Küçük, burada da hem tatil rezervasyonları hem de ulaşımda bilinen firmaların tercih edilmesi gerektiğini vurguladı.

Küçük, özellikle son dönemlerde bungalov tipi tatil ve çadır tatiline yönelim olduğunu belirterek şöyle devam etti:

“Yeni ivmelenen bir sektör olduğu için burada da bu hizmetleri genelde bireysel işletmeler ya da kişiler veriyor. Çok fazla kurumsallaşmayan bir alan olduğu için aynı doğrultuda suistimale de açık bir alan. Bu yüzden vatandaşlar, güvenilir kişilere, güvenilir firmalara itibar etmeli. Rezervasyon için kapora gönderilirken mutlaka bir sözleşme olmalı. Sözleşme yaptığınız kişi ve firmaların banka bilgisine EFT ya da havale yapılmalı. Sözleşme yapılan isim ile paranın gönderildiği isim kesinlikle aynı olmalı. Gittiğinizde bir sürprizle karşılaşmamak, karşılaşsanız da hakkınızı arayabilmek için önleminizi almalısınız. Bu tarz rezervasyonların kurumsal firmalardan yapılması gerekiyor.

Sahte web sitelerine dikkat, burada çok sayıda mağduriyet yaşanabiliyor. Ulaşımda çok şikayet oluyor. Bazen aynı biletin birden fazla kişiye satılması durumuyla karşılaşabiliyoruz, bu yüzden bu gibi durumlarda mutlaka tüketici bunu belgelesin. Fotoğrafını çeksin, tutanak tutsun ki olası bir mağduriyet durumunda Tüketici Hakem Heyeti’ne başvurabilsin. Mağdur olduğunu düşünen tüketicinin elinde mutlaka bir delil olsun. Bunun için de tüm alışverişlerinin karşılığında mutlaka fatura alsınlar. Çünkü fatura olmadan Tüketici Hakem Heyeti’ne başvuru yapamazsınız.”

“Tatil bölgelerinde fiyat listelerine dikkat”

Bayramı geçirmek için tatil bölgelerini seçen tüketicilere de restoran, kafe ve pastanelerin fiyat listelerini giriş kapısı ve masalara koyma zorunluluğu olduğunu anımsatan Küçük, “Gittiğimiz tatil yörelerinde, turizm bölgelerinde özellikle kapısında ve hizmet alınan masalarda fiyat listesinin olmasına dikkat edilmeli. Tüketicinin orada yiyip içeceği şeylerin fiyatının ne olacağını görmesi gerek. Eğer yoksa bununla ilgili şikayette bulunsunlar. Bayram dönemi diye fahiş fiyatlarla karşılaşılabilir. 50 liralık ürünü 100 liraya satmaya çalışanlar olabiliyor.” dedi.