Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, elektrikli golf ve hizmet araçları üreterek kendi sınıfında Türkiye’de ilklere imza atan Pilotcar’ın, Bursa Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi’ndeki (NOSAB) fabrikasını ziyaretini etti.

“Çok faydalı bir ziyaret olduğunu düşünüyorum”

Ziyarette Bakan Varank’a eşlik eden NOSAB Yönetim Kurulu Başkanı Erol Gülmez, “Kendilerinin elektrikli araçlarla ilgili ciddi bir isteği, talebi, destek gayreti var. Çok ilgililer elektrikli araçlara. Bölgemizdeki Pilotcar firması yaklaşık 5 yıldan beri yoğun şekilde elektrikli araçları trafiğe çıkıp seyahat edilebilecek şekle getirdi. Önce golf tipi arabalarla başlamışlardı. Büyük ölçüde ABD’ye yapıyorlar ihracatlarını. Tam kapasite çalışıyorlar. Sayın Bakanımız yerinde görüp, incelemek istedi. Kendisi de ziyaretinde ifade etti, dünyanın neresine gitsem Pilotcar görüyorum ve en çok kullandığım elektrikli araç Pilotcar dedi. TOGG’da programları vardı. Hazır Bursa’ya gelmişken Pilotcar’ı ziyaret etmek istedim şeklinde ifade etti ziyaret sebebini. Firma sahipleri projelerini daha geliştirmek için taleplerini bizzat Sayın Bakan’a kendileri ifadeler ettiler. O nedenle çok faydalı bir ziyaret olduğunu düşünüyorum” dedi.

Gülmez, “Son 10 yıldır otomotiv endüstrisinde hibritle başlayan bir dönüşüm var. Elektrikli araçlara dönüşüm kaçınılmaz. Dünyada kaynaklarımız sınırlı. İklim koşulları ortada. Son savaşla artan enerji fiyatları da bu süreci hızlandıracak” ifadelerini kullandı.

“Enerji ithalatından kurtulsak cari açığımız kalmayacak”

“Ülkemizde cari açık var. Cari açığın sebebine baktığımızda da yaklaşık yıllık 55 milyar dolar gibi cari açığımız, 60 milyar dolar kadar da enerji ithalatımız var. Yani biz enerji ithalatından kurtulsak cari açığımız kalmayacak” görüşünü dile getiren Erol Gülmez, “Bildiğiniz gibi ülkelerde cari açık en büyük problem. Siz cari açığınızı çözemiyorsanız o ülkenin bağımsızlığı, özgürlüğü, gelişmesi hikayede kalıyor. Çünkü hep borçlusunuz ve o borcunuzu ödemek için daha uzun vadeli borç alarak bunu sürdürmeye çalışıyorsunuz. Şimdi Almanya’da şu an elektrik ihtiyacının yüzde 50’si yenilenebilir enerjiden sağlanıyor. Sanırım bir 10 yıl sonra Almanya’nın hedefi tüm enerji ihtiyacını yenilenebilir enerjiden sağlamak. Şimdi aslında Almanya’yı örnek veriyorum sebebi de şu Almanya’daki iklim koşulları, ortalama güneş alma oranı, rüzgar, dereler yani koşullar Türkiye’nin yarısı bile değil. Çok elverişsiz. Türkiye’nin coğrafi koşulları çok uygun ama maalesef yanlış enerji politikalarımızdan dolayı bunu dönüştüremedik. Hala enerjide ithalata bağımlıyız. İran, kışın en çok enerjiye ihtiyacımız olan dönemde İran bakım var gerekçesi ile doğal gaz vanasını kesti. Böyle olunca organize sanayi bölgelerinde 3 gün üretim yapılamadı. Çok ciddi bir sorun. Enerji işini çözmemiz lazım. Geç kalındı ama yavaş yavaş adımlar da atılıyor. OSB’lerin dışına enerji dönüşümü yatırımı yapamıyorduk şimdi yeni yönetmelik ile yavaş yavaş bunların yolları açılmaya başlandı. NOSAB Bölge Müdürlüğü olarak tüm çatılarımızı güneş panelleri ile donatma kararı aldık, süreci başlattık. Bölgemizde 4-5 firma da yine çatılarını güneş paneli ile kaplatmaya başlattı. Bu enerji fiyatları bu süreci tetikledi” dedi.

“Doğal gaz fiyatları yüzde 500 arttı”

Gülmez, “Tüm dünyada emtia fiyatları artıyor, enerji fiyatları artıyor fakat baktığınızda en fazla Türkiye’de artıyor. Bir yıl içinde doğal gaz fiyatları benim bölgemde yüzde 500 arttı. Elektrik son gelen zamla birlikte yüzde 250 artmış oldu. Aslında şu an konutta kullanılan doğal gazın birim fiyatı ile sanayide kullanılan doğal gazın birim fiyatının arasında yüzde 300 fark var. Bu çok büyük bir makas. Eskiden enerji fiyatları sanayiciyi desteklemek için normal abonelerin daha altında olurdu tarifede. Şimdi tam tersi oldu. Yüzde 300 daha zamlı. Biz ihracatımızı 6 ay-1 yıllık fiyat anlaşmaları ile yapıyoruz. Ham madde en büyük girdidir. Sonra işçilik, enerji gelirdi. Şimdi bazı üretimlerde enerji en büyük girdi haline geldi. Ham madde kadar maliyette pay almaya başladı. Böyle olunca rekabet edemiyorsunuz. Daha önceden müşterinizle yıllık anlaşma yapmışsanız bunu öngöremiyorsunuz. Dünyadaki hiçbir ülkede hiçbir iş insanı bir yıl içinde enerji bedelinin yüzde 500 artacağını öngörüp de maliyetlerini, fiyat anlaşmalarını ona göre planlayamaz” şeklinde konuştu.

“Yılda bir kez asgari ücret artırılması sürdürülebilir değil”

Asgari ücrette bir kez daha artışa gidilmesi gerektiğinin altını çizen Erol Gülmez, şöyle devam etti:

“Yılda bir kez asgari ücret artırılması çalışanlar için sürdürülebilir bir durum değil. Eski enflasyonist dönemlerde bu zaten böyleydi. Sonra enflasyon tek hanelere düşmeye başlayınca bu gereklilik ortadan kalktı. O gün için gereklilik nasıl ortadan kalktıysa bugün için tekrar ihtiyaç haline geldiğini düşünüyorum ben zaten fiili durumda özel sektör bunu yapıyor. Bu yıl yine ikinci ayın sonunda yine ara zam verilecek mi konuşulmaya başlandı. Çünkü enflasyon alım gücünü düşürdü.”

NOSAB Yönetim Kurulu Başkanı Erol Gülmez’in açıklamalarının tamamını videomuzdan izleyebilirsiniz.