Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Erol Küçükbakırcı, son dönemde bisiklet kazalarındaki artışa dikkati çekmek için “Bisiklet de vasıta olarak sayılsın” adı altında farkındalık oluşturmak istediklerini söyledi.

Küçükbakırcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, son bir ay içerisinde otomobil ya da farklı araçların çarpması sonucu 11 bisiklet kullanıcısının öldüğünü ifade etti.

Bu ölümlü kazalarda hatanın bisiklet kullananlarda olmadığını savunan Küçükbakırcı, şöyle devam etti:

“Hata, kazaya karışan otomobil sürücülerindedir. Bisikleti vasıta olarak görmüyorlar. Sporcularımız emniyet şeridinde gitmesine rağmen kazaya kurban gidiyor. Geçen hafta Gaziantep’te bir bisikletçimiz öldü. Keza Ankara, İzmir, Bursa gibi birçok ilimizde ölümlü kazalar meydana geldi. Bunlarla ilgili Bakanlığımızdan müsade alarak temmuz ayı içerisinde bir farkındalık projesi yapmayı düşünüyoruz. Tüm illerde aynı anda bunu gündeme getirmeyi planlıyoruz. Farkındalıktan kastımız ‘Bisiklet de vasıta olarak sayılsın.’ demek. Başka bir düşüncemiz yok. Bunlarla ilgili Bakanlığımızdan da bir adım bekliyoruz. Öte yandan Avrupa ülkelerinin birçoğunda otomobil ehliyeti alabilmek için girilen sınavlarda 5 tane soru da bisikletten geliyor. Artık bizde de ehliyet almak için girilen sınavlara bisiklet sorularının eklenmesi gerekir. Bunun için gerekli yerlere başvurularımızı yapacağız.”

Otomobil sürücülerine bisikletin de bir vasıta olduğunun hatırlatılması gerektiğinin altını çizen Küçükbakırcı, “Çünkü geleceğin vasıtası ve geleceğin sporu bisiklettir. Buna aykırı kimse bir şey diyemez. Neden? İşte trafik sıkışıyor, enerji tüketimi, hava kirliliği… Bunları bisikletle aşacağız. Türkiye Bisiklet Federasyonu olarak bizler üzerimize düşen görevi yerine getirmeye çalışıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Öncelik, uluslararası organizasyonları artırmak

Erol Küçükbakırcı, Türkiye’de bisiklet sporunun gelişimi için yoğun şekilde çalıştıklarına işaret ederek, göreve geldiklerinden bu yana önemli projeleri hayata geçirdiklerini aktardı.

Geçen yıl 41 ilde 79 organizasyon yaptıklarını anlatan Küçükbakırcı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İnşallah bu sene 81 ile de ulaşıyoruz. Federasyonun başına gelirken de ‘Ayak basmadık il bırakmayacağız.’ iddiasıyla yola çıkmıştık. Özellikle Doğu’da organizasyonlar yaptık. Bunların içerisinde Diyarbakır, Batman, Mardin gibi çok özel illerimiz de vardı. Bu organizasyonlarda son derecede başarılı olduk. Bu sene de yine oralarda ‘Mezopotamya Turu’ adı altında tekrar bir organizasyon yaptık. O da uluslararası bir turdu. İnşallah bu tür organizasyonları yaygınlaştıracağız. Bizim önem verdiğimiz konuların başında uluslararası turları ülkemizde artırmak geliyor. Bunu da en iyi şekilde başardığımıza inanıyorum.”

Küçükbakırcı, bisiklet sporunda antrenman yapmanın önemli olduğunu vurgulayarak, “Antrenmanda saatte geçilen 41 kilometre, profesyonel yarışmalarda saatte en az 45 kilometreye kadar çıkıyor. Yarışmacıların da bu rakamlara ulaşabilmesi için yüksek tempo ve yüksek performans harcaması gerekiyor. Bu da yarışmacıları hırslandırıyor.” diye konuştu. 

“4 bin lisanslı sporcuya ulaşmayı hedefliyoruz”

Yönetimi devraldıkları günden bu yana Türkiye’de bisiklet sporunu hem sporcu ve organizasyon sayısı hem de elde edilen başarı bakımından 7 kat büyüttüklerine dikkati çeken Erol Küçükbakırcı, şunları kaydetti:

“Federasyonun 4 yılda bir yapılan genel kuruluna kadar 4 bin lisanslı sporcuya ulaşmayı hedefliyoruz. Bu sene bin lisanslı sporcuya ulaştık. Başarı olarak uluslararası müsabakalarda da Türk sporcular en önlerde gidiyor. Zaten prensiplerimiz gereği arkada giden arkadaşları federasyonumuza kabul etmiyoruz. Eskiden start alıp 2 kilometre sonra yarışmayı terk eden sporcular varmış. Biz bu tip uygunsuz hareketleri takip ediyoruz ve sonraki yarışmalara kabul etmiyoruz. Eğer hızı, performansı, formu bize uyuyorsa yolumuza devam ediyoruz. Çalışanlarla, başarıya gideceklerle yolumuza devam ediyoruz.”