Türkiye ile Rusya arasındaki uçak krizinin aşılmasında tarihi bir rol oynayan eski Nergis Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Devlet eski Bakanı Cavit Çağlar, süreci TRT canlı yayınında Fuat Kozluklu’ya anlattı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından özel bir nişanla ödüllendirilen Cavit Çağlar, bu süreçte esas önemli unsurun iki liderin gösterdiği olgunluk ve özveri olduğunu vurguladı.

Çağlar, “Biz bu konuda sadece elçi olduk. İki liderin özverili olması, birbirlerine olan sevgi ve saygıları olmasa bu iş olmazdı. Bu ödül benim şansıma değil ülkeme verilmiş bir ödüldür” dedi. Çağlar, programda barış sürecini şu şekilde anlattı:

“ERDOĞAN VE PUTİN İKİ DOST”…

“Ben gündeme gelmek istemem bu bir bir devlet görevidir. Ülkesini seven her Türk vatandaşının yapacağı bir hizmettir. 2015 yılında Rus savaş uçağının, Suriye-Hatay bölgesinde düşürülmesiyle bir anda Rusya ile aramızda bir uçurum doğdu.

Bizim ülke olarak Rusya ile büyük ticari ilişkilerimiz mevcut. Ticari ilişkilerde turizm önemli yer tutuyor. Tekstil olsun diğer ürünlerimiz Rusya pazarında önemli yer buluyor. 100 yıla yakın bir zamandır aramızda hiç bir sorun yoktu. Gelişen dünyada insanların biribirine daha çok yaklaşması ticeretle öne çıkıyor. Dünyada iki tane dev görünüyor. ABD ve Rusya. Burada sonradan nasıl oldu bu iş, bu uçak düşürme olayı çok şaibeli bir işti. Bir anda aramıza uçurum girdi. Bu konuda rahatsızlık duydum.

Nisan ayları civarıydı Sayın Cumuhurbaşkanımızdan bazı girişimler yapabileceğimi, benden faydalanabileceklerini söyledim ve bu durumda bu işin çözebileceğime inandım. Büyük bir riskti benim bu girişimim. İpler atılmış, gerilmiş, sert söylemler var. Biz suçlu değiliz. Olay olmuş sınırımız ihlal edilmiş. Bizim suçumuzun olmamasına kaniyim. Bu konunun dostça halledilmesini isteriz. Bazı konularda Sayın Cumhurbaşkanımızdan bilgi aldım. Olmazları çok önemliydi. Özür ve tazminat yoktu. Bu konuda barış sağlanırsa iki ülke için de iyi olacağını teyit etti.

Benim Rusya’daki arkadaşlarımla Dağistan Cumhurbaşkanı ile kardeş kadar yakınız. Abbas Abbasova Azerbaycan eski başbakan birinci yardımcısı. Daha bir çok arkadaşlarımız var orada. 15 Mayıs günü Moskova’ya gittik. Eskiden daha rahat giriliyordu. Vize yoktu. Bu sefer gittiğimizde 2.5 -3 saat bizi kapıda tutular. Niye geldiniz, ne yüzle geldiniz dediler? ‘İki dost arasında bu olur mu? Benim Dağıstan’da yatırımlarım var, dostlarım var. Yatırım yapacağız, iş yapacağız’ dedik. Bizi 3 saat beklettiler. Bu gelişmeler böyle başladı. İki üç ay sonra neticeye geldik. Bu barışın en ömelli unsuru iki liderin Cumhurbaşkanımız Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin iki dost olması. Bu iki dostun gösterdiği olgunluk ve özveriyle oldu.

Biz bu arada bu konularda gelip gittik ama iki liderin özverisi olmasa, onların birbirlerine olan sevgi ve saygıları olmasa bu iş olmazdı.”

“İKİ LİDER DÜNYAYA GEREKEN MESAJI VERDİ”…

“Benim için Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, ülkesini seven bir insan. FETÖ belası ve buna benzer bazı hadiselerde Türkiye’yi bölmeye çalışan dış güçlere karşı çot dik durdu. Ben çok hayranım kendisine. Çünkü burada milli bir duruş gösteriyor. Ülkemizin tek karış toprağının kaybedilmemesi için her türlü gücünü kullanıyor. Zaman, zemin yok onun için.

Biz Rusya ile barış sağlandıktan sonra Türk ordusu olarak Suriye’ye girdik. Burada Sayın Cumhurbaşkanımız risk alıyor. Barzani ve takımı kimle anlaşmışşa anlaşmış, kendine göre bir oylama yaptı devletini kurmaya kalktı. Ama Türkiye bu oyunu bozdu. İleride Türkiye’den toprak isteyecekti bunlar. Bunlar daha önceden hazırlanan planın parçalarıydı. Sayın Cumhurbaşkanımızın dik durması ve olayı iyi sezinlemesiyle bertaraf edildi.

Bana göre Rus uçağının düşürülmesinde FETÖ’nün oyunu var diye düşünüyorum. Hazırlanmış bir oyun ve kurulmuş bir tuzak sergilendi. Geçen hafta Soçi görüşmesinde Sayın Erdoğan da Sayın Putin de eski günlerimize döndük dediler. Bu hem dünyaya hem de iki ülkenin insanlarına çok önemli bir mesajdır.

Yarın Soçi’de İran Cumhurbaşkanı, bizin Cumhurbaşkanımız ve Putin, biraraya gelecek. Artık Suriye savaşında çok canlar yandı çok insan kaybettik. En büyük sıkıntıyı Türkiye çekti. 2.5-3 milyon Suriyeliyi Türkiye’de misafir ediyoruz. Putin müthiş bir girişimde daha bulundu. Beşar Esad’ı Moskova’ya davet etti. Büyük bir hamle. Burada Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür ederim bir Türk olarak. Masada şu anda bizim komşularımızın toprak büktünlüğünü savunmasında. Allah bütün bu liderleri kazadan beladan korusun.”

“İKİ LİDER NOBEL’E LAYIK”…

“24 Haziran günü gelişmelerin neticesinde Şengay Beşlisi’nin Taşken’te toplantısı vardı. Mektubu oraya götümemiz lazımdı. İbrahim Kalın’la beraber gittik. Maceralı bir yolculuk oldu. Olumsuz olan şeyi olumluya çevirdik. Putin, bana devlet özel nişanını vermeseydi ben hep geride kalmayı tercih ederdim, öne çıkmayı istemezdim. Burada Genelkurmay Başkanı benim çok eski bir arkadaşam. Türk ordusunun iyi yetiştirdiği bir komutandır. Bu zor günlerde, bu kadar ihanete rağmen, şanlı ordumuzu birlik ve beraberlik içinde tutan değerli bir komutandır. Bize çok büyük desteği oldu, yol gösterici oldu. Barışın sağlanmasında çok büyük emeği oldu.

Ben Sayın Putin’e ve arkadaşlarına çok teşekkür ediyorum. Bizim görüşmelerimiz sırasında bize ne söylediyseler günü gününe, saati saatine yerine getirdiler. İyi bir dost devlettir Rusya. Şu anda iki tarafta beraber dünyanın barışını sağlamayı uğraşıyorlar. ABD ve Avrupa’daki bazı ülkeler, Irak’ı parçaladı, paramparça etti. Irak kendine gelemedi. Şu anda merkezi hükümete bir anda destek verir hale geldik Türkiye olarak. ABD ve Avrupa Birliği’nin bazı ülkeleri dünyaya silah satıyorlar ve insanların kaybedilmesinden para kazanıyorlar. Sayın Putin olsun, Sayın Erdoğan olsun olsun dünyadaki yarayı kapatmak ve o devletleri birleştirip dünyaya kazandırmanın peşinde. İkisi de alkışlanacak insan. Bana göre ikisi de Nobel ödülüne layıklar. Barış getiriyorlar.”

“SAVAŞIN SONUNA GELİNDİ”…

“Yaşanan süreç bir oyundu. FETÖ’de bir oyundu. Türkiye’de eskiden bu oyunlar oynandı. 60’ta oynandı, 80’de oynandı. 71’de muhtıraları gördü Türkiye. Bu sefer halk Cumhurbaşkanına güvendi ve ihtilali önledi. Allah korudu Türkiye’yi. Putin de Türkiye’nin bütünlüğünü ister. Uçak olayında her şey gün yüzüne çıktı. Gerçekleri gördüler. İki lider birbirlerine güvendiler. Yarın Türkiye, Rusya ve Irak Devlet Başkanları Soçi’de buluşuyor. Bana göre artık bu savaşın frenine gelindi gibime geliyor. Bölgemizin de huzura kavuşacağını düşünoyorum. Ben Perşembe-Cuma günü Moskova’da olacağım. Başbakan Yardımcımız Mehmet Şimşek Bey bulunacak. Oradaki toplantıya ben de davetliyim. Rusya’nın üst düzey yatırımcıları ve bu konulardaki yetkili bakanlarıyla toplantımız var. Türkiye ile Rusya’nın yatırımlarının önünün açılması için görüşmeler yapacağız. Rusya’daki işadamları, ‘bu barış ile biz tekrar kendimize geldik. Burada çalışan yüzbihnler var. İşler durmuştu tekrar açıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve Putin’e teşekkür ediyoruz’ dediler.

Eskisinden daha fazla Türkiye ile Rusya arasında işbirliği olacak ve işadamları birbirine daha da çok yaklaşacak. Ben buna çok seviniyorum. Allah korusun büylük bir dostumuzu kaybediyorduk. Dostun eskisi lazım. Yeni dostlar istemiyorum ben. Bu süreçte, dostlarımızla güvene dayanarak hareket ettik. Beni iyi yönlendirdiler. Her şey çok güzel oldu. Hiç kimse bizim oraya niye gittiğimizi, bilemedi, bilemeyecek de. Biz verilen görevi yaptık. Bu ödül benim şahsıma değil, ülkeme verilen bir ödüldür. Teşekkür ediyorum, Putin bizi onurlandırdı. Benim çocuklarıma, torunlarıma kalacaktır. İleride onlar bunun keyfini çıkarkacaktır. İki ülkenin barışmasıyla, Antalya’ta turist patlaması olacaktır. Ruslar, Antalya’ya kendi evlerine gelirmiş gibi geliyorlar.”