Bursa’da Atış Yapı mağdurları ses yükseltti: “Hayallerimiz çalındı, adalet istiyoruz”

Bursa’da binlerce vatandaşı ev sahibi olma hayaliyle yola çıkartıp yıllardır süren bir belirsizliğe mahkum eden Atış Yapı mağduriyetinde sürecin yeni bir aşamaya taşınmasına rağmen mağdurların bekleyişi sürüyor. Topluluk adına konuşan Sadiye Dinç, “Bizler lüks peşinde koşmadık. Bir evimiz olsun, bir yuvamız olsun istedik. Ancak elimizde kalan yalnızca kandırılmışlık ve belirsizlik oldu” dedi.

Bursa’da Atış Yapı mağdurları ses yükseltti: “Hayallerimiz çalındı, adalet istiyoruz”

TAHA TÜTÜNCÜ

Bursa’da binlerce vatandaşı ev sahibi olma hayaliyle yola çıkartıp yıllardır süren bir belirsizliğe mahkum eden Atış Yapı mağduriyeti devam ediyor.

Konkordato ilan eden ve şirket yöneticileri hakkında “nitelikli dolandırıcılık” suçlamasıyla yürütülen soruşturmanın ardından Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) kayyım olarak atanması, sürecin yeni bir aşamaya taşınmasına rağmen mağdurların bekleyişi sürüyor.

“BİZLER LÜKS PEŞİNDE KOŞMADIK”

Topluluk adına konuşan Sadiye Dinç, yapılan projelerin arkasında bırakılan belirsizliğin artık ekonomik bir sorun olmaktan çıkarak insani bir krize dönüştüğünü vurguladı. Dinç, Carrefour, DownTown, Babylon ve Smart projelerinde yaklaşık 3.500 ailenin yıllardır sürdürdüğü ev hayalinin çöküşüne şahit olduklarını belirterek, “Bizler lüks peşinde koşmadık. Bir evimiz olsun, bir yuvamız olsun istedik. Ancak elimizde kalan yalnızca kandırılmışlık ve belirsizlik oldu” dedi.

“RUH VE BEDEN SAĞLIĞI TEHDİT EDİLMİŞTİR”

Dinç, maketlerle pazarlanan projelerin gerçekte tamamlanamayacak noktaya geldiğini, projelerin ruhsat sorunları, yarım inşaatlar ve tapu ihtilafları nedeniyle yüzlerce ailenin ortada kaldığını ifade etti. Ev sahibi olmak için emeklilik ikramiyesi, yıllarca biriktirilen paralar ve kredi borçlarının kullanıldığını belirten Dinç, “Kredi çekerek, borçlanarak veya senet imzalayarak ödeme yapan binlerce aile, hem bankalara ve finans kuruluşlarına ödemeye devam ettikleri senetlerin ağırlığı altında ezilmekte, hem de “ev sahibi olacağız” hayaliyle sattıkları evlerinin yerine yüksek kiralar ödemek zorunda kalmaktadır. Bu belirsizlik, binlerce masum insanın psikolojisini bozmuş, ruh ve beden sağlığını tehdit etmiştir. Hastalananlar, tedaviye erişemeyenler, uykusuzluk ve depresyonla mücadele edenler… Bu mağduriyetin bedeli artık sadece ekonomik değil, maalesef insani bir krize dönüşmüştür” ifadelerini kullandı.

KURUMLARDAN DESTEK TALEBİ

Sadiye Dinç, yaptığı açıklamada devlet kurumlarına ve siyasi makamlara seslenerek, yaşananların yalnızca bir ticaret ve şirket meselesi değil, toplumsal huzuru ilgilendiren bir sorun olduğunun altını çizdi. Adalet Bakanlığı’ndan soruşturmaların hızlandırılmasını, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan projelerin durumunun şeffaf şekilde mağdurlarla paylaşılmasını, Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan ise TMSF sürecinin mağdurların yararına şeffaf biçimde yürütülmesini talep etti. Yerel yönetimlerin de proje denetimindeki sorumluluklarından kaçmaması gerektiğini ifade etti.

“SAHAYA İNİN VE ÇIĞLIĞIMIZI DUYUN”

Konuşmasının devamında milletvekillerine yönelik sert bir çağrı yapan Dinç, “Bölgede yaşanan en büyük mağduriyetlerden biri gözlerinizin önünde dururken sessizliğiniz bizi yaralıyor. Göreviniz halkın sesi olmaksa, gelin sahaya inin ve bu çığlığı duyun. Biz kolay yoldan kazanmak isteyen insanlar değildik. Yıllarca çalıştık ve bir yuva kurma hayali kurduk. Bu hayalin ayakta kalabilmesi için adalete, devlete ve hukukun üstünlüğüne güveniyoruz. Biz ne ev hayalimizi ne de adalet arayışımızı kaybetmeyeceğiz.”

HABERİ PAYLAŞ
ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X