Aydın, yazısında şu ifadeleri kullandı:

Avrupa Birliği böyle istiyor ve tasarruf edeceğiz diye Adalet Bakanlığı ülke genelinde işlem sayısı az 317 ilçe adliyesini kapatarak, buraları yakın ilçe veya komşu illerin ilçelerine bağladı.

Onların içinde Bursa’nın dört ilçesi de vardı.

Dağ ilçelerimizden Harmancık ve Büyükorhan ile merkezdeki Kestel ve Gürsu adliyeleri de 2009’da kapatıldı. Harmancık’taki adli işlemler Kütahya’nın Tavşanlı ilçesinde yürütülüyordu. Büyükorhan’ın adli işlemleri ise Orhaneli’ne bağlanmıştı.

O dönem, doğup büyüdüğümüz topraklara bir grup idealist meslektaşımızla, hizmet amacıyla çıkardığımız 15 gün süreli Dağ Postası gazetesinin genel yayın yönetmeliğini de yürütüyorduk. Dağ’ın iki ilçesindeki adliyelerin kapatılacak olması buraları daha da ıssızlaştırıcaktı. Bu da göçü tetikleyecekti. Nitekim, öyle de oldu. Adliyeler ve diğer bazı devlet birimlerinin kapanmasıyla bu iki ilçemizin gençleri kente göçtü.

O coğrafya daha da ıssızlaştı.

Unutmuyoruz, o vakit, ‘kapatmayın’ başlığıyla çıkan gazetemiz için dönemin bu ilçelerde görev yapan işgüzar bir savcısı telefonla arayıp, yayını toplatmakla tehdit etmişti.

O savcı yargı sistemimizin şimdi halen içinde mi, neresinde bilmiyoruz ama o tarihten bu yana bu ilçelerin insanı en ufak bir adli işlemleri için oradan oraya sürüklenip durdular.

Oysa, diğer tüm illerde olduğu gibi, ilçelerindeki adliyelileri kapatılmamış olsaydı, bu çileyi çekmeyeceklerdi. Anayasa’nın eşit yurttaş, adil ve sosyal devlet ilkesine aykırı gördüğümüz bu kararı basın mensubu olarak eleştirdiğimiz için savcı bey rahatsız olmuştu.

Beyefendi, ‘Avrupa Birliği böyle istiyor, siz niye kapatmayın başlığı atıyorsunuz. Haber kaynağınız nedir’ diye gazeteciyi tehdit etmişti.

Kime yaranacaksa?

Bakanlık bir bakıma AB’ye şirin gözükmek ve sözde tasarruf etmek için nüfusu az ilçelerimizi adeta cezalandırdı.

Ama 317 adliyeyi kapatan Türkiye o tarihten bu yana da AB’ye alınmadı.

Buralarda suç işlenmemiş olması, işlem ve dava sayısının azlığı devleti sevindirmesi gerekirken, ilçe adliyelerini kapatarak milyonlarca insanın mağdur olmasına yol açtı.

Şimdi görüyoruz ki, Adalet Bakanlığı aralarında ilk etapta Bursa’nın Harmancık, Yalova Armutlu, Eskişehir İnönü ve Kırşehir Çiçekdağı ilçelerinin adliyelerini yeniden açmayı kararlaştırdı.

Sanırız, Bursa’daki Büyükorhan, Kestel ve Gürsu adliyeleri de sonrasındaki bir kararla açılacak.

Devlet hatasından geç de olsa geri döndü. Baktı ki, Avrupa Birliği’nin kendisini bünyesine almışı, alacağı yok.

Bu bize göre baştan yanlış bir uygulama idi. Bir yerleşimi ilçe yapmışsanız, orada tüm birimleri de açık ve ayakta tutmak zordundasınız.

Oranın ilçelik vasfını yitirdiğini düşünüyorsanız, siyaseten bu riski de göze alabiliyorsanız, o halde ilçeyi de kapatmalısınız.
Bir Harmancıklı ve Bursalı olarak Adalat Bakanlığı’nın geri dönüş kararına sevindik. Bu ilçelerde cumhuriyet savcılıklarıyla birlikte yeniden sulh hukuk, sulh ceza, asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinin kurulacak olması suç işlemeyen, yasalara uyan, adliyelerine fazla iş düşürmeyen, yörenin, devletine sadık insanlarının hakkının geç de olsa teslim edilmesidir.

Türkiye’de adliyeleri kapalı bütün ilçelerimizde bundan geri dönülmesini olumlu bir adım olarak değerlendiriyoruz.

Şimdiden hayırlı olsun.

Olay Gazetesi Yazarı İhsan Aydın’ın yazısının tamamı için tıklayın…