TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Fevzi Çakmak, “Sorunlar belli. Türkiye özelinde de Bursa özelinde de çok farklı değil. Bu anlamda öncelikle çiftçinin ürettiği ürünü katma değerli ürünlere dönüştürüp, marka oluşturabileceği bir yapının oluşması lazım” şeklinde konuştu.

“Çiftçi bireysel hareket ettiği için tüccar istediği gibi fiyat koyuyor”

Çakmak, “İkincisi birlik olarak örgütlü bir yapı içinde hareket edilmesi lazım. Çiftçinin tüccar karşısında pazarlık edebilecek güce ulaşması gerekiyor. Çiftçi bireysel hareket ettiği için tüccar istediği gibi fiyat koyuyor. Çiftçinin kar elde edip etmediğine bakmaksızın kendi gelir kalemlerine göre fiyat belirliyor. Çiftçi de o fiyatlardan satmak durumunda kalıyor. Bursa özelinde 290 bin hektar sulanabilecek arazimiz varken şu anda halihazırda 175 bin hektarı sulanabilecek altyapıya kavuşmuş durumda. Kalan 125 bin hektar arazi sulanabileceği halde sulamaya açılmamış, altyapı yatırımı yapılmamış. Bunların acil olarak altyapı yatırımlarına kavuşturulması gerekiyor. Bu altyapı yatırımlarına kavuştuğu zaman ciddi anlamda yüzde 50’lere varan verim artışları sağlanabilir. Bu da çiftçinin doğrudan olarak gelirini etkileyecek bir unsur olarak karşımıza çıkar” dedi.

“370 bin hektar arazinin neredeyse dörtte biri boş bırakılıyor”

Fevzi Çakmak, “Yine yaklaşık 3 milyon hektarın üzerinde bir arazi her yıl Türkiye’de boş bırakılıyor. Bursa özelinde daha da vahim 370 bin hektar arazinin neredeyse dörtte biri boş bırakılıyor. Bursa gibi ciddi potansiyeli olan gerçekten diğer bölgelere göre iklim koşulları daha iyi olan toprak ve ova bakımından daha zengin olan bir ilde yaşıyoruz. Buna rağmen eğer dörtte biri boş bırakılıyorsa bunun nedenlerini doğru analiz etmemiz gerekiyor. Nedenlerine bakacak olursak birincisi arazilerimizin ekonomik işletme büyüklüğünün altında düşmüş olması. İkincisi çok fazla ortaklı olmasından dolayı kimin o araziyi işleyeceği belli olmaması. Miras sorununun çözülmesi gerekiyor. Üçüncüsü ne yazık ki Bursa gibi çok değerli bir ilin tarım arazilerinde yatırımcılar çok fazla alım yapıyor. Çiftçi kazanamadığı için arazilerini satmak zorunda kalıyor. Yatırımcılar bu arazileri ileride nasıl olsa değerlenecek diye boş bırakıp sadece yatırım amaçlı kullanıyor. Yine çiftçinin gelirinin artması için devletin de acilen destekleme politikalarını yeniden gözden geçirmesi gerekiyor. Daha ürün ekilmeden destekleri açıklaması ve çiftçiyi güvenceye kavuşturması şart. Ekim yapılıyor, hasat yapılıyor, ürün bitiyor ertesi yıl destekler veriliyor. O destek ne işe yarayacak” ifadelerini kullandı.

“Meralarımızın yok edilmemesi, talana açılmaması gerekiyor”

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Fevzi Çakmak, sözlerini şöyle tamamladı:

“Hayvancılığın en büyük girdi maliyeti yem. Yem fiyatları da aldı başını gidiyor. Özellikle hayvancılıkta devletin fiyatları belirlerken yem paritesini kullanması önemli. Yem artıyorsa üreticinin aldığı sütü de eti de yumurtayı da ona göre ayarlayıp üreticinin zarar etmeyeceği şekilde standarda bağlanması gerekiyor. Bir de yem girdisinin aşağıya çekilmesinin en büyük etkeni meralar. Meralarımızın yok edilmemesi, talana açılmaması gerekiyor. Mevcut olan meraların da ıslah edilerek değerli bedava yem kaynağı olarak çiftçinin, hayvancının hizmetine sunulması gerekiyor.”

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Fevzi Çakmak’ın açıklamalarının tamamını videomuzdan izleyebilirsiniz.