Aydın, yazısında şu ifadeleri kullandı:

Dün bu sütunlardan Bursa’nın kırsaldaki mahallelerinin toplu ulaşım aracı talebini gündeme getirmiş, 6360 Sayılı Bütünşehir Kanunu’nun bu yönüyle kırsalda hayat bulmadığını ve bölge insanına haksızlık yapıldığını aktarmıştık.

O yazımız üzerine BURULAŞ’ın eski genel müdürlerinden Levent Fidansoy elektronik postamıza gönderdiği iletiyle bilgilendirme yapmış.

“Köy yerleşimlerine toplu ulaşımda çalışmayı çok önceden başlatmıştık. İlk önce Kestel pilot bölge oldu. Sonra İnegöl, Mustafakemalpaşa, Gemlik ve diğerleri devam etti. Buralarda asıl sorun ilk seferin köyden başlaması şartı. Bu nedenle yerel işletici gerekiyor. Aracı olmayan bazı yerlere biz araç verdik. Ancak, nüfus ve hareket az olan yerlerde yakıt parası dahi çıkmadığından kimse talip olmadı” diyor.

Dağ ilçelerinde de küçük nüfuslu köyler ve Osmangazi’nin bazı köylerini buna örnek gösteren Fidansoy, “Eksikleri çalışıyorduk. Örneğin; eski il başkan yardımcılarından biriyle Keles ve Osmangazi’nin köylerinde, Soğukpınar, Deliller, Kıranışıklar, Gelemiç, Sorgun arasında günde iki ring sefer yapacak hattı da çalışmıştık. Fakat, o da yarım kaldı” notunu eklemiş.

Fidansoy, sorunun çözümü için aracı BURULAŞ’ın vermesi gerektiğini hatırlatmış, ardından da, “Avusturya ve İsviçre’de postbus bu modelde” diye önermiş.

Eski Genel Müdür Fidansoy, kırsaldaki mahallelere ters göçü  başlatmak için önerilerini de şöyle sıralamış:

“Tersine göçü sağlayacak çağrı merkezi, tarımsal endüstri, yazılım endüstrisi ve resort yatırımları çalışılmalı.”

BURULAŞ’ta uzun yıllar yöneticilik yapmış olan Fidansoy’un bölgeyi yeniden canlandırma adına yaptığı önerilerin hepsi uygulanabilir şeyler.

Yeter ki, istensin.

Türkiye’nin en uç noktalarına çağrı merkezleri kurabilen hükümet ve özel sektör kuruluşları, Bursa’nın dezavantajlı kırsal bölgelerini kalkındırma adına yatırımlarını buralara kaydırabilirler.