Yılmaz, yazısında şu ifadeleri kullandı:

Gerçek ortada… Bursa için en büyük tehlike, deprem kuşağı üzerinde yer alması. Sık sık yaşadığımız sarsıntılar da bu tehlikeyi sürekli anımsatıyor.

Bu noktada…

Zemin sorunu yaşayan bölgelerin başında da Gemlik geliyor. 2 yıldır devam eden, son hafta peş peşe sarsıntılarla hepimizi korkutan depremlerin merkezi Gemlik bu tehlikeyi şu an fazla yaşayan yer.

Ne var ki…

Gemlik’i deprem riskinden korumak amacıyla 25 Aralık 2017’de Kanun Hükmünde Kararname yayınlanmasına karşın, önemli gelişme sağlanamadı.

Önce…

Kararnamedeki, “… Gemlik İlçesinin deprem tehlikesi altında bulunması ve ilçe sakinlerinin hâlihazırdaki yerleşim yerlerinden nakledilmesinin zorunlu bulunması …” cümlesi genelde Gemlik’in taşınması olarak algılandı.

Kent içinde inşaat faaliyetleri etkilendiği gibi, bankaların kredileri kesmeleri sorun oldu. O kararnamenin çıkmasında emeği geçen ve dönemin Başbakan Yardımcısı olan Hakan Çavuşoğlu’nun “bunun taşınma olarak anlaşılmaması gerektiği, gönüllülük esasına dayalı takas olduğu” açıklamalarına karşın algı aşılamadı.

Ardından…

Gemlik Belediyesi 8 Mayıs 2018’de “… olası Gemlik depremi için Engürücük Gelişme Alanı imar planı” hazırladı. Refik Yılmaz dönemi planı Büyükşehir Meclisi’nden de geçti.

Planda…

Uygulama alanında 7-8 bin kişinin yaşayacağı düşünülerek okul, cami, sağlık ocağı, karakol için de yer ayrıldı.

Fakat…

Onay sürecinde, İl Tarım Müdürlüğü alanın bir bölümünün mera olduğu itirazı yapınca her şey kaldı.

İşte…

Gemlikli emekli öğretmen Feza Atasayar o zamandan beri bu itirazın peşinde. Arazinin mera vasfını yitirdiğine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na defalarca dilekçe yazdı.

En son…

Hafta içinde Bursa Valiliği’ne dilekçe verdi. “Burada bir ilçenin kaderi, insanların yaşamı söz konusu” dedi.

Şimdi…

Gemlik’in önce algıya, sonra meraya takılan umutları Vali Erol Ayyıldız’da.

Olay Gazetesi Yazarı Ahmet Emin Yılmaz’ın yazısının tamamı için tıklayın…