Yılmaz, yazısında şu ifadeleri kullandı:
Göreve geldiğinde… Belediyeye ait, ama kira bile ödenmeden kullanılan 420 dönüm araziyi geri aldı. 100 dönümüne buğday ekip ata tohumu elde etti, 240 dönüme ekilen ayçiçeklerinden yağ üretilmesini sağlayıp çiftçiye dağıttı.
İşte…
Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Şükrü Erdem’in girişimini aktardığımız yazı üzerine, Erdem Saker’le görüştük.
DSİ’de 35 yıl projeler üretip Doğancı, Nilüfer, Çınarcık barajlarını projelendiren, 5 yıl da Büyükşehir Belediye Başkanı olarak kente hizmet eden Saker tarımsal üretim konusunda çok duyarlı.
Önce…
Yıllarını DSİ’ye vermiş mühendis olarak Mustafakemalpaşa Ovası’nı anlattı:
“1950’lerde Mustafakemalpaşa Ovası’nda, taşkın sularının çekildiği haziran sonuna kadar tarım yapılamazdı. Tarlalar temmuz, ağustos, eylül, ekim aylarında sürülür, ekilir, biçilirdi. Kasımdan itibaren yine taban suyu yükselir, tarlalara girilemezdi.”
Şunu anımsattı:
“DSİ Mustafakemalpaşa Çayı Islahı ve Uluabat Gölü seddelerini yapıp taşkınlardan kurtardı. Derin drenaj kanalları döşeyip toplanan suyu göle pompaladı. Ova 4 mevsim tarım yapılabilir konuma geldi.”
Şunu da ekledi:
“Mustafakemalpaşa Çayı’nda inşa edilen regülatörden suyu kanaletlere aktarıp sağ ve sol sahilde ovanın tamamı sulanır konuma getirildi.”
Dikkat çektiği şu:
“Yapıldığı dönem kanalet sulama gelişmiş ülkelerin kullandığı çağdaş sistemdi, ama artık buharlaşmayı önleyip su kaynaklarının tasarruflu kullanımını sağlayan damlama sulaması uygulanıyor.”
Sonra da…
Başkan Erdem’in tarımsal devrimine yeni bir yol gösterdi:
“Sayın Başkanı ziyaret ettiğimde, bu bilgileri kendisine de anlattım. Şimdi atacağı en önemli adım, Hollanda modeliyle köy bazında kooperatifler oluşturup işlemesini sağlamak.”
Önerisi şu:
“Mustafakemalpaşa Ovası tarım için çok önemli. Hollanda’ya gidip köy bazında kooperatifleri yerinde incelemeli ve oluşturmalı.”
Olay Gazetesi Yazarı Ahmet Emin Yılmaz’ın yazısının tamamı için tıklayın…

Flipboard