TAHA TÜTÜNCÜ
Bursa’nın simge tatlarından biri olan kestanenin kaderi, üretici sorunları ve pazarlama stratejileriyle birlikte Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen kapsamlı bir panelde masaya yatırıldı. Bursa Kestanesinin Geleceği başlığıyla gerçekleşen toplantıda, hem üretim verileri hem de kestanenin Türkiye’deki ticari değeri uzmanlar tarafından tüm yönleriyle ele alındı.

“BURSA TEKRARDAN MARKA OLMALI”
Panelde konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, kentin yıllardır kendi ürünü yerine başka şehirlerden kestane alıp işlediğini vurgulayarak, “Bu Bursa’ya yakışmıyor” dedi. Bozbey, üretimin yeniden canlandırılması için çalışmaların başladığını belirtti. Bozbey, “1970’li yıllarda kestanenin giderek yok oluşuna şahit olmuş biri olarak söylüyorum; Bursa kendi kestanesini yeniden kazanmak zorunda. Tekrardan marka olmalı. Tescili aldık, üreticilerimizle birlikte sahip çıkacağız. Alanları belirleyip yeniden üretime döneceğiz. Bu yıl yine fide dağıtacağız. Bilimsel verilerle, aldığımız tedbirlerle Bursa kestanesini dünyaya tanıtacağız” diye konuştu.

Panelin ilk oturumunda akademisyenler, kamu temsilcileri ve üreticiler kestanedeki verim kaybına yol açan hastalıklar ve zararlı böcek türlerine dikkat çekti. Sunum yapan isimler arasında Cevriye Mert, Doç. Dr. Himmet Tezcan, Kıymet Senan Savaş, Bursa Kent Konseyi Başkanı Ertuğrul Aksoy, Orman Yüksek Mühendisi Özden Açıcı ve üretici Ertuğrul Sünel yer aldı. Katılımcılar, üretimdeki tahribatın özellikle kestane gal arısı ve mürekkep hastalığı nedeniyle her yıl arttığını ifade etti.

TÜRKİYE 4. SIRADA
Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Cevriye Mert’in moderatörlüğünde yapılan panelde paylaşılan verilere göre dünya kestane üretiminde 1 milyon 521 bin tonla Çin zirvede yer alıyor. Türkiye ise 71 bin 156 tonluk üretimiyle dünya sıralamasında dördüncü sıraya oturuyor.

EN ÇOK KESTANE ÜRETEN İL AYDIN
Türkiye’de en çok kestane üreten il 24 bin 315 tonla Aydın olurken, Bursa’nın üretimi beklentilerin oldukça gerisinde kaldı. 3 bin 426 tonluk üretimle Türkiye sıralamasında dördüncü olan Bursa’nın, “kestanenin başkenti” unvanını koruması için üretim ve pazarlama alanında yeni adımlar atması gerektiği vurgulandı.
SAĞLIK VE GIDA AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR HAMMADDE
İkinci oturumda ise kestanenin yalnızca geleneksel bir lezzet olmadığı, sağlık ve gıda endüstrisi açısından önemli bir hammadde olduğu vurgulandı. Mudanya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi’nden Dr. Ayşen Özduran, kestanenin besin değerlerini aktarırken; kalite ve Ar-Ge çalışmaları üzerine sunum yapan Ebru Aygün ve Emir Topuk, ürünün işlenmiş halde çok daha yüksek katma değer sunduğunu belirtti. Bursa Aşçılar Derneği’nden Oktay Gülbahar ve Hakan Aydın ise kestanenin mutfakta yenilikçi kullanım alanlarını örneklerle anlatarak gastronomi dünyasında yaratacağı potansiyele dikkat çekti.

Flipboard