Aydın, yazısında şu ifadeleri kullandı:

Ülkemizdeki teknolojik her gelişmeyi ilgiyle takip ediyoruz. Bir dönemler, şehirlerimize yüksek faizli kredi ve döviz borçlanmalarıyla satın aldığımız toplu taşıma araçlarının artık bir çoğu kendi ülkemizde imal edilir hale geldi.

Onların başında raylı sistem ve lastik tekerlekli toplu taşıma araçları geliyor. Bunlar yerel yönetimlerimiz ve metropollerimiz için son derece önem arz eden araç gereçlerdir.

Şehrimizde Bursaray projesine başlanırken, Türkiye’de raylı sistem aracı yapan tek devlet kuruluşu TÜVAŞAŞ idi.

O da, TCCD’ye tren vagonlarından başka bir şey yapmıyordu.

Alman Siemens’ten alınan B-80 vagonları Bursa’da halen kullanılıyor. Siemens’in ilk aracının Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne teslim töreni için 2000’lerin başında gittiğimiz Düsseldorf yakınlarındaki Wildenrath test merkezini görme fırsatımız olmuştu. İçerisi adeta bir teknoloji üssü gibiydi.

Şimdi ise bu alanda kendi firmalarımız çoğaldı. Bursa merkezli (her ne kadar el değiştirse de) Durmazlar, yine Ankara merkezli Bozankaya Avrupa şehirlerine ray araçları satmaya devam ediyorlar.

Bozankaya’nın 2019’da Romanya’nın Timişoara şehrinin tramvay ihalelerini kazandığını, ilk partide 17, sonraki ihalede ise 23 adetlik imalatları tamamlandıkça teslim edildiği haberlerine rastlıyoruz. Bunlar ülkemiz adına sevindirici gelişmeler. Mayıs ayındaki ilk teslimatın ardından  yeni araçların da tamamlandıkça Romanya’ya sevk edildiği belirtiliyor.

Başkent’te üretilen ve Romanya’ya satılan her araç Türkiye’ye döviz getiriyor. Bu şirketlerimizin daha çok teşvik edilmesi gerek. Bugün belediyelerimiz isterlerse raylı sistem araçlarını artık Türk firmalarından temin edebilir durumdalar.

Bitişi yılan hikâyesine dönen Bursaray’ın Emek-Şehir Hastanesi hattında kullanacağı raylı sistem araçları da yine yerli firmalarımızdan temin edilerek, ülkemizden döviz çıkışı önlenmeli. Büyükşehir Belediyesi’nin bu yöndeki ihalesinin sonuçlarını merak etmiyor değiliz.

Bildiğimiz kadarıyla araç alımını Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tümüyle kentimize yıkmıştı. Başka kentlere anahtar teslimi metro projeleri yapan bakanlık, nedense Bursa’ya bunları çok görüyor. Bursalılar da son yerel seçimde o bakanlığın bağlı olduğu partiye belediyeyi çok gördüler. Ankara’daki bakanlıkların Bursa’nın talep ve projelerine olumsuz yaklaşımları bu şekilde devam ederse, bırakın yerel seçimi, genel seçimde iktidar partisinin kazanacağı milletvekili sayısı daha da düşecektir.

Düşmekle kalsa iyi, belki iktidar da gidecek.

Acaba, bakanların ve bürokratlarının Bursa’ya bu olumsuz bakışlarının iktidar partisine nelere mal olacağı da hesaplanıyor mu dersiniz?

Olay Gazetesi Yazarı İhsan Aydın’ın yazısının tamamı için tıklayın…