Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, şehrin ulaşım, imar ve şehirleşmesiyle ilgili 2035 yılını planladıklarını belirterek, “Şehir iddialı bir şekilde büyümeyecek. 2035 yılında 3 milyon 900 bin nüfus ön görülüyor. Buna göre biz de tüm master planlarımızı hazırlıyoruz. Kasım ayında bunu kamuoyu ile paylaşacağım” dedi.
Aktaş, Bursa’yı turizmle ve katma değeri ileri teknoloji sanayi yatırımlarıyla büyüteceklerini ifade ederken, 2 yeni üniversite açılacağını bunun çalışmalarının sürdüğünü söyledi.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Bilimsel ve teknik bir altyapı ile 2035 yılının yol haritasını hazırladıklarını ifade eden Başkan Aktaş, “Eldeki sayımlarla verilerle 20 yıllık bir öngörüden dolayı 2035 yılını hedef koyduk. Bursa’nın nüfusu “çok çok büyüyecek” diye bekleyenlere söylüyorum. Gelişmeler de onu gösteriyor. 2035 yılı nüfusu 3 milyon 900 bin olarak tespit edilmiş. Yüzde 30’luk bir büyüme var. Ancak nüfus hareketliliklerinin değiştiği yerler olacak. Yıldırım ve Osmangazi stabil kalıyor. Yıldırım bir miktar küçülüyor. Nilüfer ve şehir batıya doğru gelişiyor. Nilüfer bölünür mü bilemem ama şehrin batı tarafı büyüyor. Büyüyen ilçelerimiz var. Dağ yöresiyle ilgili stratejiyi iyi koymak lazım. Kaçınılmaz gerçek. Dağ yöresinin kaderi hayvancılık ve eko turizm. Bununla ilgili doğru hamleler yapmak lazım” dedi
“Bursa’yı turizmle büyüteceğiz”
Boşa gidecek yatırımlar yapmadıklarını, her şeyi planladıklarını kaydeden Başkan Aktaş, “En kötü plan, plansızlıktan iyidir. Bursa artık katma değeri yüksek, nitelikli yüksek teknolojili sanayilerle büyümek zorunda. Ne olursan ol yine gel mantığıyla sanayi Bursa’ya zarar getirir. Bursa turizmle alakalı atıl ve bakir alandır. Turizm gelişen yüzüdür. Yapılacak çok önemli işler var. Unesco miras listesi, dağ, deniz, İznik, Karacabey Longozu, Mustafakemalpaşa Suuçtu Şelalelesi. Otel doluluk oranları çok iyi. İlk 7 ayda, geçen yılın 10-11 aylık verileri yakalanmış. Bursa ciddi turist çekebilir. Daha kalıcı turistler olabilir. Geçen yıl kişi başı gece ortalaması 1,9 idi. İstanbul’a yakınlığı dezavantaj değil, yeter ki burada destinasyonları iyi tutmamız lazım. Özellikler var ama altyapısı bitmemiş, ya da kopukluklar var. Turizmle büyümek şehri daha değerli kılacak, daha sorunsuz hale getirecektir. Eğitimli bir grup devrede olacak. Turizmi parlatmamız gerekiyor. Kültür turizmi, sağlıklı yaşlanma, termal turizmi. Ben eğitimi de konuşacağım. 2 tane üniversitemiz var. En büyük üniversite bizde. 90 bin öğrencisi var. Keşke bizim 20’şer bin öğrencisi olan 5 tane üniversitemiz olsaydı. Konya 5, Kayseri’de 4 tane üniversite var. Yeni dönemde 2 yeni üniversite açmamız lazım. Çalışma da var. Uludağ Üniversitesi’ni böl ikiye. Farklı mekanlarda 2 üniversite diye teşekkül ettirmemiz gerekiyor. Mali, sosyo kültürel açıdan özel üniversiteler farklı oluyor” diye konuştu.
“Merinos Kongre Kültür Merkezi’ni özelleştirebiliriz”
Sıcaksu bölgesine inşa edilecek “termal kent” ile ilgili bir grupla görüşmelerin son aşamaya geldiğini hatırlatan Başkan Aktaş, “Yatırımcı firma müthiş heyecanlı. Bursa’yla ilgili hedefleri var. Konuşmaktan ziyade icraat zamanı. Sıcak su özelliğimizi ön plana çıkartan, kongre turizmini destekleyecek hamleler yapmamız lazım. Sabah sekiz, akşam beş olmaz. Böyle kongre merkezi işletilmez. Özelleştirilecek mi gerekirse özelleştirilecek. Bursa’nın misli misli turist ağırlayacak kapasitesi var. Altyapısı var” şeklinde konuştu.
“Uzun vadeli hesap kitap yapılması gerekiyor”
Ova eylem planı içinde kalan, yolun alt tarafıyla ilgili toplantı yaptıklarını da ifade eden Aktaş, “Yıldırım, Osmangazi Belediye Başkanları, Vali Beyle toplantı yaptık. Önümüzdeki hafta bakanlığa taşıyacağımız konu var. Öteleyerek bir yere varamayız. Birikmiş konular var. Ya olacak, ya olmayacak. Hep gri çözülmez. Sanayicilerle konuşuyorum. Her hafta iki fabrika geziyorum. Sanayilerde doluluk yüzde 54, Deri Sanayi Bölgesi’nde doluluk yüzde 30, yeni yer açmak istiyorlar. Bursa’ya ne katma değer katacak. Bize ileri teknoloji sanayi bölgelerine ihtiyacımız var. Kyoto Belediye Başkanı Dünya Tarihi Kentler Birliği Başkanı ile konuştuk. Her oturduğumuzda ben yollar, ulaşım, master plan, raylı sistem anlatıyorum. Adam bana her oturduğumuzda karbon gazındaki oranı ne kadar düşürdüklerini, kültür sanat faaliyetleri, asayiş olaylarının azaldığını, uluslar arası organizasyonlara yaptıkları ev sahipliğini anlatıyor. Şehri nasıl yaşanabilir hale getirdiğini anlatıyor. Bursalılar ulaşımı çok konuşuyor ama bundan sonra kalite ve huzur istiyor. Bursa yığınlar halinde nüfus kalabalığı ile yaşayacak şehir değil. Daha huzurlu güvenli, gezecekleri alışveriş yapacakları şehir istiyorlar. Bunu altyapı ile hazırlamak lazım. 10 bin kişiyle yapılan araştırmada, Bursa 2026 projeksiyonu, yani kuruluşun 700.yılına atıfta bulunarak yapıldı. Yapılan görüşmelerde 4-5 farklı konu üzerinde yoğunlaşarak şehrin ortak söylem ve beklentilerini bulmaya çalışıyoruz. 2035 projeksiyonunu Kasım ayında açıklayacağım. Birileri eleştirecek. Bundan sonraki ulaşımla ilgili yatırımlarımız 3-6 sene sonra ne olacak, onu bileceğiz” şeklinde konuştu.
“T1-T2-T3 hatları tamamen fantezi”
İpekböceği olarak bilinen T1-T2-T3 hatlarının tamamen fantezi olduğuna dikkat çeken Aktaş şunları söyledi:
“T2 hiçbir şekilde işletilmesiyle alakalı kendi kendini finanse etmiyor. Entegre olmuyor. Demirtaş OSB’yi işin içine katmazsan, 8100 metrenin önemi yok. Beraberinde Çalı, Kayapa, Hasanağa gelişiyor. Gelişecek, burayla alakalı ulaşımla ilgili plan yapmadıktan sonra raylı sistemi merkezde gezdirmenin anlamı yok. Acemler’in trafik yükü için farklı konbinasyonlar gerekiyor. Bursaray’ın 20 milyon Euro sinyalizasyon yatırımı önemli. Acilen bekleme süresini azaltmamız, daha fazla yolcu taşımamız lazım. T2 farklı format, metro farklı formatta. Ortak yapmazsan, birbirinden bağımsız şekilde olmamalı. Kesinlikle ortak kombinasyon oluşturmamız lazım.T2 yerine metrobüs olsaydı çok daha ucuz bir maliyetle bu iş yapılırdı. Beşyol Kavşağı’nı tartışıyoruz. Ocak ortasına kadar firmaya süre verdik. Yeni yapılan kavşağın kolları için orayı kamulaştırma yapmamız lazım. 120 milyon lira bedel çıkıyor. Farklı geçiş yöntemi, hemzemin geçiş yöntemi üzerinde çalışıyoruz. Bu kadar bedel ödemeden çözüme kavuşturacağız”
“Her şeyi Ankara’dan beklemiyoruz”
Her şeyi Ankara’dan beklemediklerinin altını da çizen Aktaş, “Ben her ay cumhurbaşkanımızın başkanlar toplantısına katılıyorum, iki ayda bir cumhurbaşkanımız toplantı da yapıyor. Ankara fotoğrafını iyi okumaya çalışıyorum. Cumhurbaşkanımızı moralli gördüm. “Türbülanstan geçiyoruz. Elinizdeki yarım işleri tamamlayın, yeni büyük işlere başlamayın seçim öncesi sıkıntı yaşarsınız” dedi. Bursa bunların hepsini başarır. Yap işlet devret imkanları var. 2 Çinli, bir yerel firmayla sinyalizasyon ve şehir hastanesi ulaşım yatırımını konuşuyoruz. Devlet yaptığı zaman bakanlık yapıyor, seni 20-30 yıllık hasılatından kesinti yapıyor. Devlet imkanları kullanılır. Devletten gelecek mi gelmeyecek mi hesabıyla yapılmaz. Sinyalizasyon ve Şehir Hastanesi en acil konu. Sayımlarla hareket ediyoruz. Mudanya’nın trafiğini de halledeceğiz, onu da bilimsel olarak yarın mecliste açıklayacağım. Devletten para gelirse diye beklersek 50 sene olmaz. Dörtte biri mi yarısı mı tamamı mı gelir bilinmez. Konya metrosunu örnek veriyorlar. 3 sene önce onaylandı, daha başlanmadı. Devlet de yatırımları dengelemeye çalışıyor. Ciddi yatırımlar yapıldı. Altyapı Genel Müdürlüğü’nden onay almadan bir şey yapmıyoruz. 2035 hedefini de onlarla istişare halinde yapıyoruz. Devlet de onayladığı projeleri destekliyor”şeklinde konuştu.