Talihsiz kızın annesiyle birlikte içinde bulunduğu otomobilin sürüklendiği Ağva Deresi’nin denizle birleştiği noktanın açıklarına giden Sahil Güvenlik timi 12 metre ile 20 metre arasındaki derinlikte Buse’nin izlerini aradı. Dalgıçların arama yaptığı sırada sahilde bekleyen baba Ahmet Acar, sık sık dua okurken, arada bir eşine göndermek için cep telefonuyla fotoğraf çekti.
Kemer’de 24 Ocak’ta meydana gelen hortum felaketi sırasında kaybolan 20 yaşındaki Kader Buse Acar, 155’inci günde Sahil Güvenlik Komutanlığına bağlı dalgıçlar tarafından yeniden denizde aranıyor. Deniz altında görüş mesafesinin 20 metre civarında olduğu belirtilirken, bu imkanı değerlendirerek aramaların Kumluca istikametinde Alacasu ve Phaselis koylarına kadar devam edeceği öğrenildi.
“Umutluyuz, çaresiziz”
Aramaları izlerken gazetecilerin sorularını yanıtlayan baba Ahmet Acar, umutlu ancak çaresiz olduklarını belirterek şöyle konuştu:
“Belirlediğimiz noktalarda arama yapmaya çalışıyoruz. Eşim ve ben umudumuzu yitirmedik bulmaya çalışacağız. Allah verirse bulmaya gayret gösteriyoruz. Devletten, sahil güvenlikten, jandarmadan Allah razı olsun. Çok iyi çalıştılar ama bulamadık. Çaresiziz. Umutları değerlendirmeye çalışıyoruz. Belirlenen kritik noktaları tekrar aramaya çalışıyoruz. Allah kimsenin başına böyle bir acı vermesin.”
“Allah’ımıza inanıyoruz, devletimize güveniyoruz”
Buse’nin nerede olduğuna ilişkin kesin bilgi bulunmadığını belirten Ahmet Acar, “Suyun akış noktalarına göre bakılıyor. Derede mi denizde mi olduğunu bilmiyoruz bir yerde taşa takılıp kaldı mı bilmiyoruz. Bazı eşyaları derede bulundu; şalı, küpesi, çantası, telefonunun şarj cihazı derede ayakkabısı sahilde bulundu. Dere ve sahile önem veriyoruz. DSİ de zemin temizleme çalışmasına bir an önce başlarsa umudumuz var. 160. güne yaklaşırken Allah’ımıza inanıyoruz devletimize güveniyoruz, umudumuzu yitirmedik” diye konuştu.
“Dere yatağı temizlense iyi olacaktı”
DSİ’nin dere yatağında biriken kum ve çakılı temizleme çalışmalarına başlamasının Buse’nin bulunması açısından iyi olacağını belirten Ahmet Acar, “Ama sanırım Korkuteli’nde ihtiyaç olmuş makineleri oraya göndermişler. Buraya gelmeleri Ağustos sonunu bulur dediler. Aslında bir an önce başlanılsa iyi olur da kimseye bir şey diyemiyorum. Herkes elinden gelen gayreti gösterdi. Aşırı derecede aradım ama bulamadık. Sadece üzüntüyle eşim ve ben yaşamaya çalışıyoruz” dedi.