Cumhurbaşkanı Erdoğan, sel felaketinin yaşandığı Giresun’da önemli açıklamalar yaptı. Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle;
“Sevgili Giresunlular, Dereli’nin saygıdeğer güzel insanları, sevgili kardeşlerim, sizleri en kalbi duygularımla, hasret, muhabbetle selamlıyorum.
Giresun 22 Ağustos günü merkeziyle Dereli’siyle, Espiye’siyle, Doğankent’i, Tirebolu, Görele, Güce, Yağlıdere’siyle ancak 50 yılda rastlanabilecek büyük yağış felaketine maruz kaldı. Bu felakette ilçelerimizde ve köylerimizde çok sayıda ev, işyeri, altyapı zarar gördü.
Tüm siz değerli kardeşlerime geçmiş olsun diyorum. Ebediyete intikal eden kardeşlerime Allah’tan rahmet diliyorum. Geride kalan ailelerine, özellikle sabırlar diliyorum, milletimizin başı sağ olsun diyorum. Devlet felaketin ilk anından itibaren kurumları ve imkanlarıyla vatandaşın yardımına koşmuştur. İçişleri Bakanımız felaket gününden beri ekibiyle birlikte burada çalışmaları koordine ediyor.
Çevre ve Şehircilik, Tarım ve Orman ile Ulaştırma Bakanlarımız başta olmak üzere ilgili bakanlarımız kendi görev alanlarıyla ilgili her hususu yakından takip ediyor. Çeşitli kurumlarımız 1264 araç ve 3 bin 672 personel ile çalışmalarda yerlerini almışlardır. Arama-kurtarma, afet kaldırma çalışmalarımız için 36 ilden ekiplerimiz görev yapmıştır. Sivil toplum kuruluşlarımız da çalışmalara iştirak etmişlerdir.
Mahsur kalan 172 vatandaşımızı hamdolsun sağ salim kurtarmışlardır. Şu ana kadar asker ve sivil 10 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Tekrar Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Yaralanan 47 vatandaşımızın tamamı taburcu edilmiştir. Halen 5 insanımız kayıptır. En son kaybımızı bulana kadar çalışmalar sürecektir.
Yol, su, elektrik gibi birkaç istisna yer dışında halkın istifadesine sunulmuştur. Kapanan 118 köy yolu açılmıştır. Halen temizlik çalışmaları devam ediyor. 101 bin metreküpün üzerinde rüsumat kaldırılmıştır. Bu rakam 920 bin metreküpe kadar çıkabilecektir. Dereli’de 80 bin metreküp rüsumat temizliği yapılmıştır. Afet bölgesinde 43 bina yıkılmış, 94 bina acil yıkacak şekilde ağır hasar görmüş, 492 bina hafif hasar almıştır.
AFAD ve çeşitli bakanlıklarımız yürütülen çalışmalar için Giresun’a 73,5 milyon lira ödenek göndermiştir. Dün gece imzaladığım bir kararla tek seferde 20 milyon liralık kaynağı AFAD’a aktardık.
İlçe kaymakamlarımıza ve belediye başkanlıklarımıza 13 milyon lira kaynak tahsis ettik. Hazine ve Maliye Bakanlığımız mücbir durum ilan etmiş, beyannameleri ve ödemeleri ertelemiştir. Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerinin çiftçilere Halkbank’ın esnaflara kullandırdığı hazine destekli kredilerin ödemeleri ötelenmiştir.
Esnaflarımıza yapılan çalışmayla 50 bin liraya kadar olan zararların tamamı bu rakamları aşanların da 50 bin liralık kısmı TEZKOP aracılığıyla hibe olarak verilecektir. TEZKOP bu parayı esnaf kardeşlerimin hesabına yatırıyor ve esnaf kardeşlerimiz de bütün ihtiyaçlarını bununla karşılama imkanını bulacak, bunun ödemesi yok.
Ekonomik ve sosyal hayatın normale dönmesi için afetten zarar gören KOBİ’ler için 100 bin liraya kadar faizsiz kredi desteği ayrıca devreye sokulmuştur. Belediyelerin İlbank’a olan borçlarının ödemeleri 6 ay süreyle tehir edilmiştir. Tüm belediyelere altyapı çalışmaları için İlbank tarafından 25 milyon lira hibe desteği sağlanmıştır.
Üreticilerimize tarımsal destekleme ödemeleri erkene alarak 8 milyon lira ödeme yapılmıştır. Toprak Mahsülleri Ofisi fındık alım tarihini 1 hafta öne çekmiş ve alım noktası sayısını arttırmıştır. Üreticilerimizin ödemeleri aynı hafta içinde yapılmaktadır. Balık yetiştiricilerimize 8 bin adet kırmızı benekli alabalık hibe olarak dağıtılmıştır. Bugün aynı zamanda balıkçılık sezonunun açılışı ve bunu da Giresun’dan yapacağız inşallah.
Orköy destekleri kapsamında toplam 5 milyon liralık hibe verilecektir. 2020 sonuna kadar Giresun iline özel hayvanlara yapılacak aşılarda bedel alınmayacaktır. Afet kapsamında 55 bin dekar mera ve yaylanın ıslahı gerçekleştirilecektir. Konut, işyeri hasarları için 6,5 milyon lira nakdi yardım yapılmıştır. TOKİ’nin Dereli’de 142 konutu için çalışmalara başlanmıştır. Doğankent’te 120 konut yapılacak, köylerimizde 250 köy konutu inşa edilecek.”
Bunlar da gerçekten çok çok güzel konutlar. Toplam keşif bedeli 1 milyar 290 milyon lirayı bulan proje hayata geçirilecektir Giresun’un bir daha böyle bir felaket yaşamaması için. 120 milyon liralık bütçeyle bent yapımı, ıslah, kanal inşası ile köprü yapımı gerçekleştirilecektir. Harşit çayı vadisindeki tüm kum, çakıl ocakları kapatılacak, derelere yapılacak müdahaleler kontrol altına alınacaktır.
Aksu deresi, Yağlıdere, Gelevera deresi, Harşit çayında entegre havza projesi hazırlanacaktır. Yaraları sarmak, afetin izlerini ortadan kaldırmak, ilçelerimizin sosyal ve ekonomik olarak yeniden canlandırmak için her türlü tedbiri aldık, çalışmalara başladık.
Rabbimiz dünyayı bir düzen üzere kurmuştur. Bu düzende tabiatın hakkı vardır. Tabii insanın hakkı vardır. Diğer canlıların da hakkı vardır. Tabiatın hakkına riayet etmediğinizde bunun sonuçlarıyla yüzleşmek zorunda kalırsınız. İnsanın hakkına riayet etmediğinizde bunun vebaliyle karşı karşıya kalırsınız.
İnsanoğlu maalesef dünyadaki diğer varlıkların hakkına riayet etme konusunda giderek hoyrat, ihmalkar, cüretkar davranır hale gelmiştir. Bu dünya hepimize yetecek kadar büyük, Rabbimizin hepimize yetecek kadar ihsanı sonsuzdur. Tabiattaki dere yatakları büyük yağışlar olduğunda kolayca akıp gitsin diye vardır.
Biz bu yatakları evlerle, işyerleriyle işgal edersek gün geldiğinde sel gelir bunları alıp götürür. Yaylalar, hayvanlar rahatça otlasın, insanlar imkanlarından istifade etsin diye vardır. Yaylaları betona boğarsak gün gelir pişmanlığını yaşarız. Ülkemizde imar ve şehirleşme çalışmaları en başından itibaren sorunlu ve sıkıntılı şekilde büyümüştür.
Dere er ya da geç yatağını bulur. Taşkın geldiğinde yatağını bulur, istediğiniz kadar işyeri ve ev yapın. Onun önünde hiçbir şey dayanamaz. İstanbul başta olmak üzere kadim şehirlerimiz altyapısız şekilde dolmuş sonra buralar ıslah edilmeye çalışılmıştır. Halbuki tam tersi gerekiyordu. İlk düğme yanlış iliklendiğinde sonrakilerini düzeltmek ya hiç mümkün olmuyor ya da çok büyük bedel istiyor.
Türkiye son 20 yılda planlı ve altyapı öncelikli şehirleşme anlayışıyla buluşabilmiştir. Giresun’da yaşanan sel felaketinden aldığımız dersler önümüzdeki çalışmalarımızda inşallah bize ışık tutacaktır. Milletimizin de devlete gerektiğinde kendi menfaatinden vazgeçme pahasına destek vermesi gerekiyor.
Dere yatağına bina yapmaktan belediye başkanı eninde sonunda pes eder. Vatandaşımızın anlayış göstermesi şarttır. Bu tür yerlerde dikey yapılaşma intiharla eşdeğerdedir. TOKİ olarak konutlar yapacağız, dükkanlar yapacağız. Ama bu dükkanları konutlarla beraber çok yüksek yapmayacağız. Zemin artı üç bilemedin dört yapacağız. Fazla yapmak istemiyoruz. Allah göstermesin bir depremde ortaya çıkacak olan bir bela ile karşı karşıya kalmak istemiyoruz.
Hem güzel binalar yapalım esnafın dükkanı gayet güzel olsun, üzerinde konutlar gayet güzel olsun, şöyle bakıldığı zaman bambaşka bir güzellik olsun. Bakıyorum zemin altı 5, 5 kat bina var. Bu plana uygun mu? Değil. Şimdi bunların hepsini bitişik nizam yapacağız. Ben de İstanbul’da belediye başkanlığı yaptım ya, biraz bilirim bu işleri. Şimdi diyorum biz Dereli’yi yeniden inşa edelim.
Bu konuda Çevre Şehircilik Bakanım çok hassas. Sağolsun bu işlerde, buralarla ilgili projeleri getirdi, gördüm ve ben de hayran oldum. Şimdi bu projeleri biz siz de yardımcı olur bunları buralarda uygularsak göreceksiniz 6 ay 1 sene sonra diyeceksiniz ki Allah sizlerden razı olsun, bu ne kadar güzel bir projeymiş. Bu arada dere yataklarını ıslah edeceğiz.
Oralardan da tehdit almak istemiyoruz. Yıkımsa yıkım, yapacağız. İnşa ise inşa, ihya ise ihya onu da yapacağız. Bizim derdimiz, benim Derelili, Doğankentli, Yağlıdereli, Espiyeli kardeşim hepsi modern konutlarda, modern dükkan ve mağazalarda yerini bulsun, inşallah altyapı çalışmalarını en güzel şekilde yapacağız. Buradaki köprüleri yıkıp gayet güzel kemer köprüler inşa edip işi sağlama alacağız.
Coğrafyanın zorluğu, arazinin kıtlığı, nüfus artışı inkar edilemez bir gerçektir. Bize burada rezerv alan lazım. Ama Dereli’de rezerv alan bulmak zor, dik yamaçlar. Olsa olsa oralarda konut inşa etme şansımız olabilir. Devasa bir projelendirmeye gitmek zor. Tabiatın kuralları çok daha büyük aşılmaz bir gerçek olarak karşımızda duruyor. Devlet ve millet olarak el ele verip bundan sonra dünyanın kadim işleyişine uygun şekilde şehirlerimizi geliştireceğiz.
Buraya Ordu-Giresun havalimanından geldik. Doğankent’e gidecek arama ve kurtarma ekipleri, vatandaşlarımızla görüşeceğiz. Akşam da Giresun’da balıkçılık sezonunun açılışını gerçekleştireceğiz. İnşallah kayıklarımızın tamamen bulacağımızı, yapılacak işlerimizi tamamlayacağımızı ümit ediyorum.
Her bir çalışmanın bizzat takipçisi olacağız. İlçelerimizi ve köylerimizi tamamen ayağa kaldırana kadar tek bir anımızı boşa geçirmeyeceğiz. Bir kez daha hayatını kaybeden vatandaşlarıma, askerlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Hepinize geçmiş olsun temennilerimi tekrarlıyorum. Hepinize sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum. Kalın sağlacakla”